'Altyapısı Yetersiz Fırınlar Katkısız Ekmek Üretemiyor'

Tüketiciler Birliği, Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği'nin öngördüğü katkısız ekmek döneminin 1 Temmuz itibariyle tüm yurtta başladığını ancak altyapısı yetersiz fırınlar nedeniyle uygulamanın birçok ilde hayata geçirilemediğini savundu.


Tüketiciler Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Dinç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, son 2 yılda katkısız ekmek tüketimine dikkati çekmesinin ardından Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının yaptığı düzenlemeyle ekmek üretiminde kullanılan 17 katkı maddesinin yasaklandığını anımsattı.

Ekmeğin sadece buğday unu, maya, tuz ve su karışımıyla üretileceğinin açıklandığını ancak birçok ilde uygulamanın sadece birkaç gün sürdüğünü, bazı şehirlerde ise istenilen şartların hiç yerine getirilmediğini savunan Dinç, şunları kaydetti:

"1 Temmuz itibariyle fırın ve marketlere giden birçok tüketici kanunla belirtilmiş şekilde üretilmiş ekmek bulamadı. Çünkü, fırınların çoğunda böyle bir ekmek üretecek altyapı yok. Fırınların uzun süre mayalanmayı sağlayacak mayalanma odaları yok. Fırınlar, hamuru makinelerle yoğurup yasaklı maddelerle kabartıp hemen satışa çıkaracak şekilde organize edilmiş. Bu tarz fırınların mutlaka kapatılması gerekiyor. Ya da 3-5 fırıncıyı bir araya getirip daha sağlıklı ekmek üretecekleri ortamların hazırlanması lazım. Katkısız ekmek diye satılanlarda da azaltılmış katkı var. 17 değil de 6 katkı maddesi var. Yönetmeliğin tam anlamıyla uygulanması için mevcut fırınların 4'te 1'inin kapatılması lazım. Normal şartlarda hamurun mayalanması için 4 saat beklenmesi gerekiyor. Katkı maddeleriyle bu süre 35 dakikaya düşüyor. Bu işte bir yanılgı var. Türkiye'nin başka yerlerinde üreten fırınlar varsa bilmiyorum ama normal halk tipi ekmeğin içinde katkı maddesi var. Bu hususa Başbakanımızın ilgisinin azalmamasını istiyoruz."

- Hastalıkların yüzde 40'ının kaynağı ekmek

Dinç, "herkes ekmek yapma makinesi alsın ekmeğini kendisi üretsin" demenin çok ütopik olacağını, sağlıklı ekmek üretiminin daha kesin kurallar ve denetimlerle net çözüme kavuşturulması gerektiğini vurguladı.

Bir dönem "kepekli ekmek" diye vatandaşa boyalı ekmek satıldığını anlatan Dinç, "Sağlık Bakanlığının yaptığı bir araştırmaya göre Türkiye'de hastalıkların yüzde 40'ının kaynağı ekmek. Ekmek açıkta satılan bir madde. Yol kenarında satılıyor. Fırıncının, şoförün, bakkalın, tezgahta çok sayıda müşterinin eli değiyor. Herkesin elinin aynı hijyende olmasını bekleyemezsiniz. Dolayısıyla her türlü mikrop sofralara ekmek vasıtasıyla taşınıyor. Sağlıklı ekmek üretimi ile hem hastalıkların önüne geçeriz hem de sağlıklı besleniriz" diye konuştu.

Kaynak: AA