Batı Trakya Türkleri, İftar Yemeğinde Bir Araya Geldi

Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Merkezi tarafından düzenlenen iftar yemeği, Edirne’nin Keşan ilçesinde yapıldı.

Batı Trakya Türkleri, İftar Yemeğinde Bir Araya Geldi

Şapçı Ağadayı Tesisleri’nde gerçekleştirilen iftar yemeğine, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Burhaneddin Hakgüder, Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç, Yunanistan İskeçe Milletvekili Çetin Mandacı, Rodop Milletvekili Ahmet Hacıosman, İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, Dostluk, Eşitlik, Barış Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş, Batı Trakya’da bulunan sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, AK Parti Edirne Milletvekili Dr. Mehmet Müezzinoğlu, CHP Edirne Milletvekili Recep Gürkan, Keşan Kaymakamı Ahmet Narinoğlu, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan ve çok sayıda Batı Trakyalı katıldı.
Ezanın okunması ve iftar yemeğinin yenilmesinin ardından başlayan protokol konuşmalarının ilkini Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Burhaneddin Hakgüder yaptı. Derneğin 1946 yılından bu yana birçok ilke imza attığını ifade eden Hakgüder, “Batı Trakya Türkleri, 1923 yılında imzalanan Lozan Anlaşması’nın ardından değişik baskılara maruz kalmaları sonucu dünyanın dört bir yanına değişik nedenlerle dağılmak zorunda kalmışlardır. Bu nedenle 750 bin Batı Trakya Türkü, Türkiye’de yaşamak zorunda kalmıştır. Onlar, burada yaşamaktan onur ve gurur duymaktadırlar. Çünkü onların anavatanı Türkiye’dir. Bu salonda bulunan herkesin anavatanı olduğu gibi. Hiç şüphe yoktur ki doğduğu topraklarda yaşamak her insanın en temel hakkıdır. Ancak çağımızda insan hakları havarisi kesilen Avrupa Birliği’nin İnsan Hakları Sözleşmesi’ne baktığımızda tek korumadığı kurum vatandaşlık kurumudur. Vatandaşlık kurumunu Avrupa Birliği’nin korumaması sonucunda 60 bine yakın Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı Türkiye’de vatandaşlıktan ıskat edilmeleri nedeniyle yaşamak zorunda kalmışlardır” dedi.

"TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİMİZ ESİRGENMEDİĞİ SÜRECE KİMSEYLE KAVGAMIZ OLMAZ"
Hakgüder, 150 bin Batı Trakyalıyı bu iftarda bir araya getirmeyi arzu etseler bile bunun mümkün olmadığını ve bunun yerine onların temsilcilerini ağırlamaktan onur duyduklarını ifade ederek, şunları söyledi: “Hemen 36 kilometre ileride yaşayanlara tarih boyunca hep dostluk elimizi uzattık. Bugün de yine dostluk elimizi uzatıyoruz. Hiç şüpheniz olmasın ki temel hak ve özgürlükleri Batı Trakya Türklerinden esirgenmediği sürece bizim kimseyle kavgamız ve mücadelemiz olmaz. Ancak o insanların temel hak ve özgürlükleri verilinceye kadarda mücadeleden bir nebze olsun atmamızı kimse bizden beklemesin.”
Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç, Yunanistan’dan Keşan’a gelen herkesin gözlerinde bir ışıltı olduğunu dile getirerek, “Hakikaten çok memnuniyet duyduklarını gördüm. Hepsinde bir bayram sevinci vardı. Burada şu anda birlik ve beraberlik havasının en güzel örneğini sergiliyoruz. Hangi görüşte olursak olalım Ramazan ayının bereketi içerisinde aynı çorbaya kaşık sallıyoruz” şeklinde konuştu. Sarnıç, “Özellikle Sayın Başbakanımızın 2010 yılı Mayıs ayında Atina’ya yaptığı ziyaretten sonra 2 ülke ilişkilerinde hemen her anlamda çok büyük açılımlara gidilmiştir. O ziyaretler sırasında imzalanan 20 anlaşmadan sonra süreç hızlı bir şekilde ilerletilmeye çalışılmaktadır.”
Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, Batı Trakya Türklerinin nerede olursa olsun bir araya geldiği zaman başaramayacağı bir durumun söz konusu olmayacağını kaydederek, kendi imkanları ile bazı mesafeler kat ettiklerinin altını çizdi.

"AVRUPA BİRLİĞİ VATANDAŞI OLMAMIZA RAĞMEN 3. SINIF VATANDAŞ OLARAK YAŞAMAK İSTEMİYORUZ"
Eşitlik, Barış Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş, “Ülkemiz Yunanistan, 30 yıldır Avrupa Birliği üyesi olmasına rağmen, biz azınlık konularında bir arpa boyu yol alabilmişsek ne mutlu bizlere. Bizler, 21. yüzyılda Avrupa Birliği vatandaşı olmamıza rağmen 3. sınıf vatandaş olarak yaşamak istemiyoruz. Bizler, vatandaşlık görevlerimizi yerine getiriyoruz. Eğer bizler vatandaşlık görevlerimizi yerine getiriyorsak ülkemiz Yunanistan’da eşit vatandaş olarak yaşamak istiyoruz. Son zamanlarda yaşanan birkaç olumsuz örnekten bahsetmek istiyorum. Bu örnekler azınlığı derinden yaralamıştır. Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın Batı Trakya’yı ziyaretleri sırasında bizim yıllardan beri azınlığın oylarıyla desteklediği insanlar, bütün partiler Gümülcine meydanlarından benim ırkımı soykırımla itham ettiler. Yunanistan azınlıklar konusunda adım atmaya korkuyor. Bende buradan çağrıda bulunuyorum. 1993 yılında %3’lük baraj getirilmişti. Gelin diyorum, bu % 3’lük barajı kaldırın. Gelin Batı Trakya Türklerinin hoşgörüsünü meclise yansıtalım” ifadelerini kullandı. Protokol konuşmalarının ardından ise program sona erdi.