İhd İnsan Hakları Raporunu Açıkladı
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi‘nde 2011 yılının ilk dört ayında 11 bin 426 hak ihlali yaşandığını açıkladı.
İHD Diyarbakır Şube yöneticisi Raci Bilici, ihlal verilerindeki artışların kendilerini endişelendirdiğini ifade ederek, PKK‘nın geçtiğimiz yıl Ağustos ayında ilan ettiği eylemsizlik kararının çatışmaların ve ölümlerin yaşanmaması konusunda ciddi umutlar yarattığını savundu. Mart ve nisan aylarında yoğunlaştırılan operasyonlarla bu umutların ciddi zarar gördüğünü söyleyen Bilici, bir tarafın eylemsizlik ilan ettiği böylesi bir süreçte askeri operasyonların artırılarak sürdürülmesinin, devletin Kürt
sorununa yaklaşımını ve çözümsüzlük politikasını ortaya koyduğunu öne sürdü. Geçmiş yılların ilk 4 ayıyla kıyaslama yaptıklarında gözaltı ve tutuklamalarda neredeyse iki kat artış yaşandığını da ileri süren Bilici, "Verilere baktığımızda hiçbir dönemde yaşanmadığı kadar toplumsal olaylara aşırı ve orantısız gücün de ötesinde güç kullanılarak müdahale edildiğini görmekteyiz. Geldiğimiz aşama, ‘muhalif ise yok et‘ mantığından başka bir şey değildir. 2011 yılının ilk 4 ayında gerek gözaltında olsun, gerekse
gözaltı yerleri dışında ve toplumsal olaylarda olsun işkence ve kötü muamele haddini aşan bir düzeye ulaşmıştır" dedi.
2 BİN 788 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Hazırladıkları raporda ortaya çıkan tabloyu ülkenin ayıbı olarak gördüklerini söyleyen Bilici, yargısız infaz sonucu polis, asker ve köy korucularının 3 kişiyi öldürdüğünü, 22 kişiyi ise yaralandığını söyledi. Bilici, güvenlik güçleri ile PKK‘lılar arasında 2011 yılının ilk dört ayında çıkan çatışmalarda ölen güvenlik görevlisi sayısının 3, PKK‘lı sayısının da 27 olduğunu kaydetti. Bilici, ilk dört ayda 2 bin 788 kişinin gözaltına alındığını, 772 kişinin tutuklandığını ve gözaltında işkence gördüğünü
iddia edenlerin sayısının 33 olduğunu belirtti. Sınır hatlarında 6 kişinin öldüğü, 4 kişinin de yaralandığı bilgisini veren Bilici, mayın ve arazide bırakılan patlamamış mühimmat nedeniyle 1‘i çocuk 2 kişinin öldüğünü, 15‘nin de yaralandığını kaydetti. 3‘ü kadın 4 kişinin 2011 yılının ilk dört ayında namus cinayetlerine kurban gittiğini açıklayan Bilici, aile içi şiddet, tecavüz gibi çeşitli nedenlerle 30 kadın ve 10 çocuğun intihar ettiğini bildirdi.
Anadilde savunma talebini de ‘ifade özgürlüğü‘ kapsamında gördüklerini söyleyen Bilici, 516 kişinin anadilde savunma hakkının engellendiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA
sorununa yaklaşımını ve çözümsüzlük politikasını ortaya koyduğunu öne sürdü. Geçmiş yılların ilk 4 ayıyla kıyaslama yaptıklarında gözaltı ve tutuklamalarda neredeyse iki kat artış yaşandığını da ileri süren Bilici, "Verilere baktığımızda hiçbir dönemde yaşanmadığı kadar toplumsal olaylara aşırı ve orantısız gücün de ötesinde güç kullanılarak müdahale edildiğini görmekteyiz. Geldiğimiz aşama, ‘muhalif ise yok et‘ mantığından başka bir şey değildir. 2011 yılının ilk 4 ayında gerek gözaltında olsun, gerekse
gözaltı yerleri dışında ve toplumsal olaylarda olsun işkence ve kötü muamele haddini aşan bir düzeye ulaşmıştır" dedi.
2 BİN 788 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Hazırladıkları raporda ortaya çıkan tabloyu ülkenin ayıbı olarak gördüklerini söyleyen Bilici, yargısız infaz sonucu polis, asker ve köy korucularının 3 kişiyi öldürdüğünü, 22 kişiyi ise yaralandığını söyledi. Bilici, güvenlik güçleri ile PKK‘lılar arasında 2011 yılının ilk dört ayında çıkan çatışmalarda ölen güvenlik görevlisi sayısının 3, PKK‘lı sayısının da 27 olduğunu kaydetti. Bilici, ilk dört ayda 2 bin 788 kişinin gözaltına alındığını, 772 kişinin tutuklandığını ve gözaltında işkence gördüğünü
iddia edenlerin sayısının 33 olduğunu belirtti. Sınır hatlarında 6 kişinin öldüğü, 4 kişinin de yaralandığı bilgisini veren Bilici, mayın ve arazide bırakılan patlamamış mühimmat nedeniyle 1‘i çocuk 2 kişinin öldüğünü, 15‘nin de yaralandığını kaydetti. 3‘ü kadın 4 kişinin 2011 yılının ilk dört ayında namus cinayetlerine kurban gittiğini açıklayan Bilici, aile içi şiddet, tecavüz gibi çeşitli nedenlerle 30 kadın ve 10 çocuğun intihar ettiğini bildirdi.
Anadilde savunma talebini de ‘ifade özgürlüğü‘ kapsamında gördüklerini söyleyen Bilici, 516 kişinin anadilde savunma hakkının engellendiğini sözlerine ekledi.