Bakan Yıldırım`dan Ab`ye Samimiyet Tepkisi

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İzmir temasları kapsamında katıldığı sempozyumda, Türkiye`nin Gümrük Birliği Anlaşması`na harfiyen uyduğu halde Avrupa`nın aynı duruşu sergilemediğini belirterek, "Avrupa samimiyet testinden geçmelidir" dedi.

Bakan Yıldırım`dan Ab`ye Samimiyet Tepkisi
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ve Rekabet Kurumu iş birliğinde gerçekleşen `Ulaştırma Sektöründe Serbestleştirme, Rekabet, Rekabet Hukuku` konulu sempozyuma katılan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ulaştırmada araç muayenesi, telekomünikasyon, denizcilik gibi alanlarda serbestleşmenin olduğunu ancak demir yolları ve postada serbestleşmenin söz konusu olmadığını söyleyerek, "Demir yollarında serbestleşme henüz fiilen gerçekleşmiş olmasa da postada fiilen serbestleşme var. Bunu resmi hale getiriyoruz.Orada çok fazla işimiz yok ama demir yollarında hala tekelimiz var. Üzerinde biraz daha fazla çalışmamız gereken bir konu. Burada dikkatli olmamız gerekiyor. Bir kere altyapıyı yenilemek lazım. Sektör kalite, altyapı, zihnen hazır değilse serbestleşmeden fayda yerine zarar görürsünüz. Onun için demir yollarında yol yenilemeleri hızla devam ederken, yeni hatlar, yüksek hızlı tren hatları devreye sokmak suretiyle serbestleşme olsa bile altyapı ve kaliteyi artırmamız lazım" dedi.

Uluslararası taşımacılık alanında Türkiye`ye karşı keyfi bir durumun söz konusu olduğunu öne süren Bakan Yıldırım, uluslararası geçiş belgelerinde haksız uygulamaların olduğunu açıklayarak, "Uluslararası taşımacılıkla ilgili bir başka konu; serbestleşme olmasına rağmen tarife dışı engellerle fiili durum yapılarak bizim bu alandaki rekabetimizin önüne geçmek. Uluslararası geçiş belgelerinde haksız uygulamalar yapılıyor. Kotalarımız kısıtlanıyor, gümrük geçişlerinde farklı muameleler yapılıyor. Keyfimuameleler yapılıyor, vizeler verilmiyor. Bunlar masum şeyler değil. Arka planında Türkiye`nin gelişen, büyüyen, kaliteli uluslar arası taşımacılık filosunun bir şekilde frenlenmesi, piyasada etkinliğinin azaltılması. Bundan başka bir şey değil. Bu mücadeleyi verdik, vermeye de devam edeceğiz. Uluslararası belgeleri yüzde 400 artırdık her türlü dirence rağmen. Bu belgeleri kaldıralım, diyorlar. Başka birtakım faaliyetler. Maalesef her şeyde adil, dürüst olmak zorundayız. Kamunun gücünü firmaları öldürmekiçin değil, yaşatmak için kullanmalıyız. Kamunun görevi budur" ifadelerini kullandı. "AVRUPA SAMİMİYET TESTİNDEN GEÇMELİDİR" Türkiye`nin AB`ye üyelik sürecinde 1996 yılında imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması`nı hatırlatarak Avrupa`nın samimi davranması gerektiğini kaydeden Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Önce Avrupa bir samimiyet testinden geçmelidir. Önce verdiğiniz sözü yerine getirin. Biz nasıl emin olacağız AB`ye tam üye olduktan sonra bütün kurallarından, sistemlerinden ayrıcalık gösterilmeden, eşit, bütün haklarıyla bir ortak olacağımıza? Bunun ispatı Gümrük Birliğinin vecibelerinin yerine getirilmesidir. Gecikmişbir iştir. Türk milleti antlaşmaya harfiyen uymaktadır. Türk milleti bekliyor." Toplantıda konuşan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı da Bakan Yıldırım`a destek vererek, "Genel uygulamalar açısından gümrük giriş çıkışları ve özellikle emtia taşımalarında tarife dışı engellerle karşılaşmaktadır" diye konuştu. REKTÖR FÜZÜN`DEN SAĞLIK BAKANLIĞINA TEPKİ DEÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün üniversite hastanelerinin bakanlığa bağlı hizmet vermesi ile ilgili gelişen tartışmalara dikkat çekerek üniversite hastanelerinin sadece bir hizmet kurumu olmadığını, hekim yetiştiren kurumlar olduğunu dile getirdi. Rektör Füzün, "Sağlık Bakanlığı yüzünden üniversite hastaneleri güç durumdadır. Üniversite hastanelerinin sadece tedavi veya ameliyat etmek gibi bir hizmeti yoktur çünkü üniversite hastaneleri hekim yetiştirir. Sağlık Bakanlığına bağlı hizmet hastaneleri ileüniversite hastaneleri karıştırılmamalıdır. Sanıldığının aksine her şeyin başı sağlık değil, adalettir. Adaletin olmadığı yerde sağlığın bir anlamı yoktur" ifadelerini kullandı.

Füzün ayrıca, Bakan Yıldırım`a ithafen yaptığı konuşmasında uluslararası sularda araştırma yapmakla görevli olan Piri Reis gemisinin ardından ikinci bir araştırma gemisine talip olduklarını ilettiklerini, üniversite olarak hizmet verebilecek işletme kapasitesine sahip olduklarını söyledi.
Kaynak: İHA