``terörden Kaynaklı Yaşam Hakkı İhlali Tespit Edilsin``

AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, alt komisyon kurulmasına ilişkin önergede, var olma ve yaşama hakkının her türlü siyasi, ideolojik ve inanç yorumlarının ötesinde ortak bir değer olarak algılandığı, hakların başlangıç noktası olarak genel kabul gördüğü belirtildi.İnsanların yaşama hakkından mahrum bırakılamayacağı, insan hayatına kastetmenin tüm haklarıyla birlikte insanlığa kastetmek olduğu anlatılan önergede, şöyle denildi: ``Şiddet, terör, savaş ve çatışma ise bu temel hakkın karşısındaki en büyük tehlike olarak belirmektedir. Ülkeler ve politik güçler arasındaki mücadeleler bazen silahlı güçlerin işe karıştığı, insanların hayatlarının tehdit edilerek bu politikalara geçerlilik kazandırılmak istendiği aşamalara yönelir. Bir ülke içinde mücadele veren farklı grup ve kesimlerin şiddeti bir yol ve yöntem olarak görmesi, silahlı mücadeleyle hedefine ulaşacağına inanması, yaşam hakkını tehdit eden olaylara ve eylemlere sebep olmaktadır. Şiddet ve terör yöntemini kullanan gruplar belli bir kesimin haklarını savunma iddiasıyla ortaya koydukları gayrimeşru eylemelerle en temel hak olan yaşam hakkını ortadan kaldırmakta, insanların özgürlük alanını daraltmakta ve mağduriyetler yaşanmasına sebep olmaktadırlar.Terör, şiddet ve çatışma, uğruna mücadele verildiği iddiasındaki kesimleri de mağduriyet içine sokmakta, hangi siyasi, etnik veya dini gruptan olursa olsun, insanların yaşam hakkını ve özgürlük alanlarını tehlikeye düşürmektedir. Terör olaylarının yaşandığı dönemlerde yaşam hakkını güçlü bir şekilde savunmak, bu çerçevede ortaya çıkan olumsuzlukların özgürlük alanlarını ortadan kaldırmasına engel olmak, insanın var olma hakkını her türlü ideolojik ve siyasi mülahazanın ötesinde gür bir sesle savunmak, insan haklarına ve insana verilen değerin bir gereğidir.`` -``Tehdit sürüyor``- Türkiye`nin 1984`den sonra yoğunlaşan terör eylemlerinde on binlerce insanın hayatını kaybettiği, yaralandığı, halen olayların devam ettiği, insanların en temel hakkı olan yaşama hakkına karşı tehdidin sürdüğü kaydedildi.TBMM`nin bu olumsuzluklara sessiz kalmasının mümkün olmadığı ifade edilen önergede, ``TBMM İnsan Hakları Komisyonu olarak görevimiz, en temel insan hakkı olan yaşama hakkı konusunda politik mülahazaları aşan bir duyarlılığın altını çizmek, arkasındaki nedenlere ilişkin tartışmalar saklı kalmak kaydıyla, yaşama hakkını yitirmiş olan insanların durumuna dikkat çekmektir`` denildi.Önergede, demokratik sistemin imkan ve kabiliyetlerinin gelişmesinin, hak ve özgürlük meselelerini de içinde barındıran kronik sorunların çözülebilmesi için uygun bir vasat oluşturduğu kaydedilerek, son dönemde birçok alanda kaydedilen gelişmelere ve iyileştirmelere rağmen terör ve şiddet yöntemiyle kestirme yoldan sonuç alma arzusunun devam ettiği belirtildi.Bir yandan güvenlik güçleri ve sivil vatandaşların hayatını kaybettiği, şehirlerde en kalabalık yerlere, turistik mekanlara bombalar konulduğu, daha fazla can kaybı oluşturması için özel düzenekli bombalar hazırlandığı anlatılan önergede, ``Diğer yanda ise terör örgütünün gayri insani amaçlar için kullandığı örgüt üyeleri bu kapsamda hayatlarını kaybetmektedirler`` ifadesine yer verildi

-``Çekilen acıları ortaya koymak...``- Önergede, şunlar kaydedildi: ``Tüm vatandaşları için esenlik ve şiddetten azade şartlar sağlama yükümlülüğü bulunan devletin, nihai olarak sorunu çözecek adımlar atarken, yaşam hakkını koruma altına alacak tedbirler geliştirmesi önem taşımaktadır. Komisyonumuz, terör olayları sebebiyle tüm yitirilen hayatlara dikkat çekerek, bu dramatik insani durumu kamuoyunun dikkatine sunmak, politik farklılıkların ötesinde toplumun ortak bir duyarlılığına dönüştürmek, dünya kamuoyuna terör olaylarının sebep olduğu yaşam hakkı ihlallerinin dehşetini anlatabilmek amacıyla kapsamlı bir değerlendirme yapmak durumundadır. Alt komisyonun görevi, ulaşılabildiği ölçüde tüm yitirilen hayatlara ilişkin insani durumları açıklığa kavuşturmak, çekilen acıları ortaya koymak, bunları dünya kamuoyunun bilgisine taşımaktır.Bu amaçla, terör olaylarının doğrudan veya dolaylı olarak mağduru olan vatandaşlarımızla ve terörle mücadele esnasında hayatını kaybedenlerin aileleriyle görüşmek, terörün her yönde doğurduğu iç acıtıcı sonuçları gün ışığına taşımak amacıyla `terörden kaynaklı yaşam hakkı ihlallerinin tespit edilmesine yönelik bir alt komisyon` kurulmasını arz ve talep ederiz.`` (COŞ-KUD)