Merkez Bankası Başkanı Yılmaz’ın Basın Toplantısı...(2)

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Merkez Bankası olarak para politikasını oluştururken maliye politikasına ilişkin gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceklerini belirterek, "Mali duruşun bu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta

Yılmaz, Merkez Bankası İdare Merkezi binasında düzenlediği basın toplantısında, ’2011 Ocak Enflasyon Raporu’nu açıkladı.Yılmaz, kısa vadede işlenmemiş gıda fiyatlarındaki düzeltme ve 2010 yılının ilk aylarındaki yüksek bazın etkisiyle enflasyonun aşağı yönlü belirgin bir hareket göstererek orta vadeli hedeflerin altına düşeceğini, sonrasında ise bir müddet dalgalı bir seyir izleyeceğinin tahmin ettiklerini söyledi. Emtia fiyatlarındaki artışların etkisinin ortadan kalkmasıyla, enflasyonun 2012 yılının ortaları itibarıyla yüzde 5 düzeyindeki orta vadeli hedeflere ulaşacağının öngörüldüğünü ifade eden Yılmaz, "Bu noktada,açıklanacak her türlü yeni veri ve haberin para politikası duruşunun değiştirilmesine neden olabileceğini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Dolayısıyla, tahminlerimizi oluştururken para politikasının görünümüne ilişkin ifade etmiş olduğum varsayımlarımızın, tarafımızca verilmiş bir taahhüt olarak algılanmaması gerektiğinin altını önemle çiziyorum" dedi.Yılmaz, önümüzdeki dönemde enflasyon görünümüne ilişkin risklere ve bu risklerin gerçekleşmesi durumunda uygulanması muhtemel para politikası stratejileri hakkında da bilgi verdi. Orta vadeli tahminlerin dayandığı temel senaryoya göre; enflasyonun hedeflerle uyumlu seyretmesini sağlamak için politika faizi ve zorunlu karşılık oranlarından oluşan politika bileşiminin sınırlı bir parasal sıkılaştırma gerçekleştirilecek şekilde belirlenmesini öngördüklerini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:"PARASAL SIKILAŞTIRMANIN HEDEFİ""Söz konusu sıkılaştırmanın temel hedefi kredi genişlemesini ve yurt içi talep artış hızını yavaşlatarak bir yandan enflasyonu kontrol altında tutmak, diğer yandan finansal istikrara ilişkin riskleri azaltmaktır. Aralık ve Ocak aylarında uyguladığımız parasal sıkılaştırmanın krediler üzerindeki etkisinin yakın dönemde görülmeye başlayacağını tahmin etmekteyiz. Bununla birlikte, uyguladığımız para politikası bileşiminin etkisinin boyutu ve zamanlaması, para politikasının kontrolü dışındaki gelişmelerebağlı olarak farklılaşabilecektir. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde aldığımız tedbirlerin etkilerini yakından takip edeceğimizi, zaman içinde kredilerin büyüme hızının veya enflasyonun arzu edilen görünümden farklılaşacağını değerlendirmemiz halinde ilave tedbirler alacağımızı ifade etmek isterim. Küresel ekonomiye ilişkin gelişmeler, yurt içi enflasyon ve para politikasının görünümü açısından belirleyici konumunu korumaktadır. Mevcut konjonktürde Merkez Bankası olarak fiyat istikrarının yanı sıra finansalistikrarı da gözeten bir bakış açısıyla birden fazla araç kullanmaktayız. Bu nedenle, küresel iktisadi gelişmeler, önceki dönemlerden farklı olarak, uyguladığımız politikanın sadece yönünü değil aynı zamanda bileşimini de etkileyecektir. Bu çerçevede, küresel ekonomiye ilişkin riskleri toplam talebin büyüme hızının yanı sıra kompozisyonuna ilişkin görünümü yönünden de değerlendireceğimizi belirtmek isterim."Yurt içi talebin güçlü seyri dikkate alındığında, emtia fiyatlarındaki artışların, kalıcı olması halinde, genel fiyatlama davranışlarına yansıma riski bulunduğuna işaret eden Yılmaz, "Önümüzdeki dönemde böyle bir riskin gerçekleşmesi ve orta vadeli enflasyon hedeflerine ulaşılmasını tehdit etmesi halinde baz senaryoda öngördüğümüze kıyasla daha güçlü bir parasal sıkılaştırmaya gidebileceğiz" diye konuştu."MALİ DİSİPLİNİN SÜRDÜRÜLMESİ BÜYÜK ÖNEM TAŞIMAKTADIR""Merkez Bankası olarak para politikasını oluştururken maliye politikasına ilişkin gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz" diyen Yılmaz, şöyle devam etti:"Mevcut konjonktürde iç ve dış talep arasındaki ayrışmaya bağlı olarak artan cari açığın getirdiği risklerin sınırlanması bakımından kamu tasarruflarının artırılması, dolayısıyla mali disiplinin sürdürülmesi büyük önem taşımaktadır. Enflasyon tahminlerimizi üretirken kamu maliyesinde Orta Vadeli Plan (OVP) hedeflerini esas almış bulunmaktayız. Mali duruşun bu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi halinde para politikası duruşumuzun dagüncellenmesi söz konusu olabilecektir. Önümüzdeki dönemde para politikası fiyat istikrarının kalıcı olarak tesis edilmesine odaklanmaya devam edecektir. Bunu yaparken Bankamız ve ilgili kurumlarca finansal istikrara yönelik olarak alınan önlemlerin enflasyon görünümü üzerindeki etkilerini de dikkatle değerlendireceğiz. Orta vadede mali disiplinin sürdürüleceğine dair taahhütlerin yerine getirilmesi ve yapısal reform sürecinin güçlendirilmesi, ülkemizin kredi riskindeki göreli iyileşmeye katkıda bulunarakmakroekonomik istikrarı ve fiyat istikrarını destekleyecektir. Mali disiplinin devamı aynı zamanda para politikasının hareket alanını genişletecek ve faizlerin düşük düzeylerde kalıcı olmasını sağlayarak toplumsal refahı destekleyecektir. Bu çerçevede, OVP’nin ve Avrupa Birliği’ne uyum ve yakınsama sürecinin gerektirdiği yapısal düzenlemelerin hayata geçirilmesi konusunda atılacak adımların büyük önem taşıdığını bir kez daha hatırlatıyorum".
Kaynak: İHA