Kütahyalı Terzi Ahmet Özer:

Konfeksiyon ürünlerinin artmasıyla birlikte terzilik mesleğinin yok olmaya başladığını bildiren 40 yıllık terzi ve Terziler Odası eski Başkanı Ahmet Özer, zanaatkarların değil, para kazananların asıl sanatkâr olduğunu söyledi.

Kütahyalı Terzi Ahmet Özer:
Özer, terzilik mesleğinin bitme noktasına gelmesinde terzilerin de ihmalinin olduğunu savundu.Terzilik ve Kütahya’daki terzilerle ilgili bilgiler veren Kütahya Terziler Odası eski başkanı ve terzi Ahmet Özer, terzilik mesleğinin şimdilerde değil, 2003-2004 yıllarında çöküş yaşadığını, yok olmaya yüz tuttuğunu öne sürdü. 1970 yılında terzilik hayatına çırak olarak başladığını bildiren Ahmet Özer, “1970 yılında başladığım terzilik mesleğinde 1977 yılına kadar çıraklık ve kalfalık dönemim oldu. Daha sonra usta olarak çalışmaya başladım. O zamanlar terzilik mesleği en gözde mesleklerden biriydi. O zamanlar Kütahya’da konfeksiyon yoktu. Siparişler üst üste yığılır, yetiştirmekte zorlanırdık. Teknoloji şimdiki kadar gelişmediği için eldeki imkânlar da kısıtlıydı. Yanında çalıştığım ustam genelde bürokratlara takımlar dikiyordu. İşler o zaman o kadar çok olurdu ki neredeyse ricayla iş yaptırılırdı” dedi."ŞİMDİ MAKİNE ÇOK, ADAM YOK"1980 yılında işyeri açtığını, işlerinin 90’lı yıllara kadar hızlı devam ettiğini kaydeden terzi Ahmet Özer, “O yıllarda makine azdı, çalışan adam sayımız fazlaydı. İşler iyi olduğu için daha fazla istihdam da söz konusu olurdu. Ayda 45 takım elbise dikip teslim ediyordum. Ayrıca diktiğimiz gömlekler, pantolonlar ve benzeri kıyafetler hariç. Şimdilerde ise makineleşme arttı, ancak çalışan, bu işini yapan sayı azaldı. Bir zamanlar 6 kişi çalıştırabiliyordum. Şimdi bir kişiyi bile çok zor şartlarda çalıştırabiliyorum. Şimdi geriye dönüp baktığımda bazen pişmanlık duyuyorum. Terzilik mesleği bir zanaatkarlıktır. Zanaatkarlık yapanlar şimdilerde yok oldular. Ama terzilik işinde küçük iş, büyük iş ayrımı yapmadan çalışanlar, para kazananlar günümüzde tutunabildiler" şeklinde konuştu."BİZ TERZİLER ZAMANA AYAK UYDURAMADIK"Terzilik mesleğinin bitme noktasına gelmesinde terzilerin de büyük ihmali olduğunu savunan Ahmet Özer, “Terzilik mesleği yenilerde bitme noktasına gelmedi. Esasında terzilik mesleği 2003-2004 yıllarında çıkan konfeksiyon furyasıyla sarsılmaya, çökmeye başladı. Bunun nedenini de gene biz terzilere bağlıyorum. Çünkü biz terziler zamana, çağa, teknolojiye ayak uyduramadık. Şimdi konfeksiyon işi yapanlar çeşitli malzemeler kullanarak bu işi daha pratik ve daha ucuza mal ederek yapabiliyorlar. Ama biz terziler bunu denemedik bile. Belli bilindik işlerimize devam ettik. Halbuki birlikte hareket edip seri üretimler yapsaydık, teknolojik yenilikleri mesleklerimizde uygulasaydık belki de şimdi mesleğimiz buralarda olmazdı” diye konuştu."TERZİLİK DEĞİL, TAMİRCİLİK YAPIYORUZ"Günümüzde terzilik diye bir mesleğin isminin yanlış telaffuz edildiğini öne süren Özer, “Günümüzde terzilik diye bir meslekten söz etmek çok zor. Bizim şimdi yaptığımız bu iş terzilik değil, tamircilik. Çünkü terzi kıyafet tasarlayan ve diken kişinin yaptığı işe, mesleğe denir. Biz bunu yapmıyoruz, dikilmiş, hazır konfeksiyon ürünlerinin tamirini yapıyoruz. Bana, “ne iş yapıyorsun?” diye soranlara da öyle cevap veriyorum" ifadelerini kullandı."TERZİ SAYISINDA BÜYÜK DÜŞÜŞ VAR"1997-98 yıllarında Kütahya Terziler Odası Başkanı iken Kütahya’da faaliyette olan terzi sayısının yaklaşık 200 civarında olduğunu, şimdilerde ise 50-60 civarında terzinin faaliyette olduğunu bildiren Ahmet Özer, mesleğe yeniş başlayanların terzilik mesleğini tam anlamıyla bilmediğini iddia etti. Özer, “Günümüzde 50 ve üstü yaşta olanların terziliği iyi şekilde yapabildiğini düşünüyorum. 50 yaş altındaki meslektaşlarımız maalesef bu işi hakkıyla yerine getiremiyor. Çünkü öğrenirken yarım öğrenilmiş, ya da iyi yetiştirilememiştir.”Kütahya Terziler Odası eski başkanı ve terzi zanaatkarı Ahmet Özer, son olarak da ilgili makamların bu sanatı ayakta tutması için çalışmalar yapması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA