Kültür Ve Turizm Varlıklarını Koruması

Mersin Valisi Hasan Güzeloğlu, turizm alanında belirlenen hedeflere ancak ortak çaba ve bütüncül bir yaklaşımla ulaşılabileceğini vurguladı. Güzeloğlu, belirli bir fiziksel alanda öncelikler doğru belirlenip, hedefe ulaşabilme noktasında da; kurumlar aras

IHA0382106-YRL/25-01-2011/382106/F:2 YRL- KÜLTÜR VE TURİZM VARLIKLARINI KORUMASI- KÜLTÜR VE TURİZM VARLIKLARININ KORUNMASINA YÖNELİK OLARAK GELİŞTİRİLEN ’ALAN YÖNETİMİ’ KONUSUNDA MERSİN’DE HAYATA GEÇİRİLMESİ UYGULAMALAR, KÜLTÜR VE TURİZM VARLIKLARINI KORUMA VE GELİŞTİRME KURULU’NDA ELE ALINDI- MERSİN VALİSİ HASAN GÜZELOĞLU:- “TURİZMDE BELİRLENEN HEDEFLERE ANCAK ORTAK ÇABA VE BÜTÜNCÜL BİR YAKLAŞIMLA HEDEFE ULAŞILABİLİR”(FOTOĞRAFLI)MERSİN (İHA) - Mersin Valisi Hasan Güzeloğlu, turizm alanında belirlenen hedeflere ancak ortak çaba ve bütüncül bir yaklaşımla ulaşılabileceğini vurguladı. Güzeloğlu, belirli bir fiziksel alanda öncelikler doğru belirlenip, hedefe ulaşabilme noktasında da; kurumlar arası işbirlikleri doğru tanımlanıp, sorumluluklar oluşturulup, bunların kurumsal yapılara dağıtılması ve tüm bu sürecin denetlenip, değerlendirilip ve sürekli takip edilmesiyle sağlıklı sonuçlar alınabileceğini söyledi.Mersin İli Kültür ve Turizm Varlıklarını Koruma ve Geliştirme Kurulu toplandı. Vali Güzeloğlu başkanlığında İl Özel İdare Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen oturumda; Mersin genelindeki kültürel ve turizm varlıklarının korunması ve geliştirilmesi amacıyla hayata geçirilen projeler ele alındı. Toplantıda ayrıca kültür ve turizm varlıklarının korunmasına yönelik olarak geliştirilen ’alan yönetimi uygulamaları’ konusu da görüşülürken, bu alanda Türkiye’deki örnek uygulamalar ortaya konulup, Mersin için geliştirilen örnek model üzerinde çalışıldı.“TURİZMDE YENİ BİR YÖNETİM VE BUNA BAĞLI PLANLAMAYA İHTİYAÇ VAR”Burada konuşan Hasan Güzeloğlu, turizm olgusu adına sürdürülebilir ve sürekli bir yönetim anlayışının, kurumlar arası işbirliğinin, çalışmaya dayalı ortak bir bakışın ve buna dönük planlama yaklaşımının önemli olduğunu vurguladı. Turizmin istihdam başta olmak üzere hizmetler sektöründe doğrudan ve dolaylı olarak önemli kazanımlar sağladığını anlatan Güzeloğlu, bu kapsamda da turizm alanında önemli adımlar atılmasına rağmen, Türkiye ve Mersin’in mevcut turizm potansiyeli ve zenginliklerinin dinamik bir anlayışla tam olarak değerlendirildiğinin söylenemeyeceğinin altını çizdi.Mersin’in, turizmin çeşitlendirilebilir, kullanılabilir ve sunulabilir bütün özelliklerini bünyesinde barındırdığını, bu anlamda da kentin Türkiye’nin geliştirilebilir turizm zenginlikleri açısından en önemli kenti olduğunu vurgulayan Güzeloğlu, Mersin’in tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini ortaya koymaya çalıştı. 300 kilometrelik sahil bandı, doğal bitki örtüsünün yanında Toroslar’dan başlayan ekolojik yaşamın flora ve fauna açısından kentin önemli bir birikime sahip olduğunu anlatan Güzeloğlu, ekoturizm, sağlık turizmi, inanç ve kültür turizmi gibi alanlarda Mersin’in sahip olduğu zenginliklerle öne çıktığını, bu noktada da turizmin tüm dinamikleriyle yeni bir yönetim ve buna bağlı planlama anlayışına ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.“ORTAK ÇABA VE BÜTÜNCÜL BİR YAKLAŞIMLA HEDEFE ULAŞILABİLİR”Valilik olarak söz konusu süreci doğal ve kültürel yanıyla turizmde bir bütün olarak kullanıp, bunu en iyi şekilde değerlendirmek istediklerini anlatan Güzeloğlu, Mersin özelinde ’alan yönetimi’ konusunda ilk örneklerinin de ortaya konulduğunu belirterek, her ne kadar alan yönetimi konusunda Türkiye’de çok fazla örnek olmamasına karşın, bu modellemenin çoğaltılmasının bir zorunluluk olduğunu savundu. Güzeloğlu, “Belli bir fiziksel alanda öncelikler doğru belirlenerek, hedefe ulaşma noktasında kurumlar arası işbirlikleri de doğru tanımlanarak ve sorumluluklar oluşturulacak kurumsal yapıda dağıtılarak bir denetim ve değerlendirme birimi ve merkezi tarafından da bunlar sürekli izlenerek sağlıklı bir sonuç elde edilecektir” dedi.Yapılması gerekenin önceliklerin belirlenmesinin ardından ortaya konulacak çalışmaların birbiriyle ilişkilendirilmesi, bunun denetlenerek yönetilmesi olduğunu vurgulayan Güzeloğlu, turizm alanında özellikle yerel yönetimlerin söz konusu süreç içerisinde kendilerine tanınan tüm yetkileri imar da dahil olmak üzere tüm çalışmalarını bir bütünlük içinde uyum içerisinde gerçekleştirmesinin bir zorunluluk olarak öne çıktığını söyledi. Ancak böylesi bir yapılanma ve bütüncül bir yaklaşımla belirlenen hedeflere ulaşılacağı gibi beklentilerin de karşılanabileceğinin altını çizen Güzeloğlu, aksi taktirde tekil çabalar ve birbirinden kopuk çalışmalarla sonuca ulaşılamayacağı gibi zaman ve kaynak kaybıyla da karşı karşıya kalınacağını dile getirdi.“YAPILMASI GEREKEN BİRLİKTELİĞİN VE İŞBİRLİĞİNİN SAĞLANMASIDIR”Güzeloğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; “Bugünkü değerlendirme ve tespitler sonrasında olması gereken, birlikteliğin ve işbirliğinin sağlanması olacaktır. Toplantıdan çıkan sonuçlar uygulama alanına valiliğimizce tüm kurum ve kuruluşlar için uygulama zorunluluğu olan ilkeler haline dönüştürülecek ve uygulaması böylelikle modelleme olarak Mersin’de ilk defa alan bazlı ve alan ölçekli çalışmalar başlatılmış olacaktır. Merkezi yönetime dönük öneriler ve beklentiler varsa ilgili bakanlıklar dahil, oralara da bu talepler taşınacak, bizim tarafımızdan takip edilecek ve sonuca ulaşmak adına bu çalışmalar bizim tarafımızdan artık izlenecektir. İnanıyorum ki, tüm bu çalışmalar aslında hepimizin beklediği ve özlediği özellikle ilimizin gelişmesi ve kalkınması adına bir an önce hayata geçmesine yönelik bir dönemi başlatacaktır.”“DEĞERLERİMİZİ KORURKEN ONLARIN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ DE ÖNEMLİ”’Koruma’ kavramının hala tartışılan bir konu olduğuna dikkat çeken Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Şehircilik Kürsüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr Ruşen Keleş ise, “Koruma bir şeyi, bir değeri, kültür değerini, mimarlık değerini, tarih değerini olduğu gibi koruma mıdır? Hiç el sürdürmeme midir, yoksa onu geliştirerek koruma mıdır?” sorularını sorarak, konunu hala tartışılmakta olduğunu anlattı. Keleş, “Ya olduğu gibi hiç el sürmeden koruyacaksınız ya da onu insanların kullanabileceği hale getirip, geliştirip hatta ıslah edip koruyacaksınız. Son yıllarda çevre ile ilgili hareketler güçlendikten sonra uluslararası toplantılardan bazılarında ’koruma kullanma dengesi’ terimi sık sık kullanılmaya başlandı. Bir başka şekilde buna ’sürdürülebilirlik’ de diyorlar. Yani değerlerimizi koruyacağız, fakat sürdürülebilirliği de önemli. Bizden sonrakilerin de onları kullanma şanslarını sıfıra indirmeden bu kullanma işini yapmak lazım” dedi.“NEYİN NASIL VE NE ŞEKİLDE KORUNACAĞI MEVZUATTA BELİRTİLMİŞTİR”Her ne kadar bu durumun kavram ve fikir olarak iyi görünse de uygulama açısından istenilen sonucun alınamadığını belirten Prof. Dr. Keleş, korumayla kullanma arasındaki dengenin, fiiliyatla kullanmanın lehine olduğu gibi korumanın aleyhine de rahatlıkla bozulabildiğini anlattı. Keleş, konuşmasının devamında şu görüşleri dile getirdi; “Neyin, nasıl ve ne şekilde korunması gerektiği, korunması gereken kültür, tarih, doğa, mimarlık gibi değerlerin ne olduğu mevzuatta belirtilmiştir. Peki ama bunları kim koruyacak? ’Bu işin tarafları kimler?’ diye sorduğumuzda akla ilk gelen merkezi yönetim, daha sonra yerel yönetimler, halkın kendisi, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarıdır. Bunlar olayın ortaklarıdır. Hepsinin birlikte bu konuya duyarlılık göstermeleri ve işbirliği yapmaları gerekir ki, korunması gerekli olan değerler gerektiği gibi korunabilsinler.”“REDDEDEREK DEĞİL DİYALOG KURARAK ÇALIŞMALIYIZ”Mersin Üniversitesi (MEÜ) Mimarlık Fakültesi Dekanı ve Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Başkanı Prof. Dr Tamer Gök de, “Kültür varlığının şimdi kullanılabilmesi ve gelecek nesillere aktarılabilmesi için mutlaka uzmanların, kurulların ve komitelerin mutlaka yereldeki birim ve yöneticilerle işbirliği yapması gerekir. Bunu da tartışarak, reddederek değil diyalog kurarak ve anlatarak yapılması gerekir” ifadesini kullandı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Neriman Şahin ise, Nemrut turizm bölgesinde geliştirdikleri örnek ’Kommagene Nemrut Koruma Geliştirme Programı’ hakkında toplantıya katılanlara bilgiler verdi. Toplantı daha sonra MEÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nida Naycı’nın, Mersin için geliştirilen; ’Alan Yönetimi Uygulaması’nı katılımcılarla sunmasının ardından yapılan değerlendirmelerle son buldu.
Kaynak: İHA