Gaziantep'te 14 sivil toplum kuruluşu referandumda 'evet' diyecek

Gaziantep'te 14 sivil toplum kuruluşu 12 Eylül 2010'da yapılacak anayasa değişiklik paketine 'evet' diyeceğini açıkladı.

Gaziantep Paylaşımcı Genç

Gaziantep'te 14 sivil toplum kuruluşu 12 Eylül 2010'da yapılacak anayasa değişiklik paketine 'evet' diyeceğini açıkladı.

Gaziantep Paylaşımcı Genç İşadamları Derneği (GAPGİAD) hizmet binasında toplanan sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, referandumda 'evet' diyeceklerini duyurdu.

14 sivil toplum kuruluşu adına açıklamayı GAPGİAD Başkanı Mehmet Ali Mutafoğlu yaptı. 12 Eylül'de halk oylamasına sunulacak anayasa değişiklik paketinin kapsamının daha geniş olmasını arzuladıklarını kaydeden Mutafoğlu, "Ülkemizin tüm taleplerine, taleplerimize cevap veremese de bu yolda atılmış çok önemli bir adım olduğunu düşünüyoruz. Bu anayasa değişikliğine 'evet' demenin bizi daha ileri bir demokrasiye sahip olmak için bir basamak olacağına inanıyoruz. Bugün de demokrasi taleplerimizi seslendirme ve demokrasimizi yerleştirme adına millet olarak zor bir dönemden geçmekteyiz. Bununla birlikte omuz omuza vererek yaptığınız işler ve önümüze açılan fırsatlar sevinmemiz ve umutlu olmamız gerektiğini ve bütün çekilenlerin birer doğum sancısı olduğunu bize haber veriyor." diye konuştu.

Çekilen sıkıntıların, sabır ve demokrasi taleplerini geliştirdiğini kaydeden Mutafoğlu, şöyle konuştu: "Bugün yaşadığımız gerilim, 60'ların, 70'lerin ve 80'lerin askeri darbesi, 97'nin balans ayarının ardından gelinen noktayı göstermesi bakımından dikkat çekicidir. Zira, sistemi askıya almadan, hükümeti devirmeden, sistem içinde kalarak mücadele etmeyi öğrendiğimizin belgesidir. Aynı zamanda halkın seçtiklerinin de devrilmeden durabilme gücüne ulaştığının ispatıdır. Ülkemizde her alanda demokraside gelişmeler ve kazanımlar olmaktadır. Son günlerin gündemi olan YAŞ kararları hususundaki gelişmeleri de demokrasimizin olgunlaşmakta olduğunun bir göstergesi olarak yorumluyoruz."

Mutafoğlu, darbe ve cunta gibi suçlarla haklarında iddianame hazırlanmış kişilerin terfisinin ertelenmesi, Türkiye'nin 'hukuk devleti' yapısının güçlendirilmesi açısından önemli olduğunu kaydetti.

Türkiye'nin yeni vizyonun, asker-sivil ilişkilerindeki karmaşayı aşarak, bölgesinin lokomotifi olmayı gerektirdiğini dile getirdi. Bu gerekliliğin yeni bir anayasa ve ona bağlı yeni yasalarla sağlanabileceğini aktaran Mutafoğlu, "Demokratik sistemimizin aksayan en önemli ayaklarından biri de hiç şüphesiz yargı sistemimizdir. Hem bağımsızlığı hem de tarafsızlığı ciddi bir şekilde sorgulanan ve uluslararası finans çevreleri tarafından ülkemizin öngörülebilirliğinin önünde ciddi engellerden biri olarak kabul edilen yargımızın içerisinde bulunduğu durum bir an önce demokrasi çerçevesinde ele alınmalı ve düzenlenmelidir." şeklinde konuştu.

Her yıl yayınlanan AB İlerleme Raporları'nda ele alınan konulara işaret eden Mutafoğlu, "Yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı ülkemizde ciddi bir tehdit altındadır. Ancak çoğu zaman anlaşıldığının ötesinde asıl bağımsız olması gereken yargı kurumundan ziyade, kararı alacak olan yargıçlardır. Ülkemizde yargı Kurumumuz hiçbir şekilde bağımsızlık sorunu yaşamazken yargıçlarımız, HSYK'nın demokrasi standartlarına hiçbir şekilde uymayan yapısı ve işleyişi sebebiyle baskı altındadır." ifadelerini kullandı.

"ANAYASA MAHKEMESİ VERDİĞİ KARARLARLA SORGULANAN BİR KURUM HALİNE GELDİ"

Birçok konuda son sözü söyleme yetkisi sebebiyle en saygın kurumlardan birisi olması gereken Anayasa Mahkemesi'nin, son yıllarda verdiği kararlarla sorgulanan bir kurum haline geldiğini kaydeden Mutafoğlu, Anayasa Mahkemesi'nin yapı ve işleyiş olarak tarafsızlığının teminat altına alacak demokratik bir yapıya şiddetle muhtaç olduğunu dile getirdi.

Mutafoğlu, şunları kaydetti:"12 Eylül'de sınırlı da olsa bir değişiklik için referanduma gitmek ilk adımdır. Türkiye'nin kendi iç dinamiklerinden kaynaklanan değişimin, bundan sonra iktidara gelmesi muhtemel bütün partilerden aynı değişimi talep edecektir. Muhalefet partilerinin referandumu iktidar-muhalefet polemiğine, rejim polemiğine kilitlemekten vazgeçip, toplumun ihtiyaçlarına cevap verecek konularda rekabete girişmesi daha gerçekçidir. Artan genç nüfus, yükselen eğitim seviyesi, toplumda hayat standartlarının yükselmesiyle birlikte, işsizlikten doğan paradoks iktidara talip olanlardan çok daha fazlasını istemektedir. Türkiye'yi yönetmeye talip olanların bundan sonra sürekli yükselen beklentilerle karşı karşıya kalacağı açıktır."

Mutafoğlu, 12 Eylül'de yapılacak referandum, halkın seçtiklerinin gerçek anlamda iktidar olabilmesi için ilk ve önemli bir adım olduğunu kaydetti.

Açıklamaya, Gaziantep Paylaşımcı Genç İşadamları (GAPGİAD) Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Federasyonu (GÜNSİAF), Tüm Sanayici ve İşadamları (TÜMSİAD), Hür Sanayici ve İşadamları Derneği (HÜRSİAD), Anadolu Çevre Vakfı (ANÇEV), Berk Eğitim Derneği (Berk-Der), Hızır Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Hızır-Der), Gökkuşağı Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Kimse Yok Mu Derneği Gaziantep Şubesi, Çınar Eğitim Dayanışma ve Kültür Derneğ (Çınar-Der), No-Der, Güneş Eğitim Yardımlaşma, Gaziantep Yardımlaşma Derneği (Gaye-Der) ve Gaziantep İmam Hatipliler Derneği (GİMDER) destek verdi.