Bakan Akdağ: 'Türkiye Tanklarla Değil Demokrasiyle Uyanacak'

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'nin 30 yıl önce 12 Eylül sabahına tanklarla uyandığını anımsatarak, "Ama günü ben inanıyorum ki; 30 sene sonra bu halk 12 Eylül'de demokrasiyi güçlendirmiş olarak uyanacak" dedi.
Çeşitli inceleme ve ziyaretler ile Sağlıkta Dönüşüm Projesi toplantısına katılmak üzere Aydın'a gelen Bakan Akdağ, Vali Hüseyin Avni Coş'u ziyaret etti. Aydın Valiliği önünde resmi törenle karşılanan Bakan Akdağ'a ziyareti sırasında AK Parti Aydın milletvekilleri Atilla Koç ve Mehmet Erdem ile AK Parti Aydın İl Başkanı Sadık Atay eşlik etti. Ziyarette bakanlığının Aydın'da biten ve devam eden projeleri hakkında bilgiler veren Bakan Akdağ, 12 Eylül'de yapılacak Anayasa değişikliği referandumuna değindi.
Türkiye'nin 30 sene önce 12 Eylül sabahına tanklarla uyandığını anımsatan Akdağ, "Yakında bir referandum olacak. Bundan 30 sene önce bir 12 Eylül günü Türkiye güne tanklarla uyanmıştı. Ama günü ben inanıyorum ki; 30 sene sonra bu halk 12 Eylül'de demokrasiyi güçlendirmiş olarak uyanacak. Bu çok önemli. Bu meseleyi siyasi bir mesele, yani bir partinin meselesiymiş gibi algılamamak lazım. Böyle algılamak son derece yanlış olur. Yapılan zorlama tartışmalar, meseleyi bu yöne çekmek için yapılıyor.
Vatandaşımızı bu konuda mutlaka uyarmamız ve bilgilendirmemiz gerekir. Ülkenin demokrasi tarihinde önemli günlerdeyiz. Bunu iyi değerlendirmeliyiz" diye konuştu.

"İDAMLARI DEMOKRATİKLEŞME GİBİ GÖSTERDİLER"
Ege Bölgesi'nin Türkiye'de demokrasinin gelişiminde öncülük eden bir bölge olduğunu söyleyen Akdağ, şöyle konuştu:
"Bu bölgenin yetiştirdiği önemli bir şahsiyet olan rahmetli Adnan Menderes, demokrasiye geçişte bu ülkenin başbakanı olmuştur. Bu ülkede demokrasiyi hazmedemeyenler oldu. 10 sene sonra böylesine bir insanı ve arkadaşlarını asacak kadar alçakça, insafsızca işler yaptılar. Bunları unutmamak lazım. Bu ülkede eğer 3 vatan evladı bu memlekete hizmet ettiği için asılabilmişse, bu demokrasinin ve insan haklarının asılması anlamına geliyor. Bunları çok zaman sonra fark ettik. O zaman ihtilalden sonra alçakça,
adice asma olaylarını da sanki demokrasiyi getiriyormuş gibi takdim edenler oldu. Tabii ki böyle bir şey yok. Bunu anladık ama iş işten geçtikten sonra anladık. Daha sonra benzeri olaylar yaşandı. Türkiye'de yargıçların, bürokratların hiçbir demokraside görülmeyecek biçimde askeri karargahlarda bilgilendirildiğini unutmadık. Demokrasiye hepimizin ihtiyacı var. Türkiye bu halk oylamasında en doğru kararı verecektir."