Dink savunması için Ergin ve Davutoğlu'ndan açıklama
Hırant Dink'in öldürülmeden önce AİHM'e yaptığı başvuruyla ilgili Türkiye'nin Nazi kıyaslamalı yaptığı savunmaya yönelik ağır eleştirilere Adalet Bakanı Ergin ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu'ndan açıklama geldi.
Bakan Ergin şunları söyledi:Dink davasında Yargıtay Genel Kurulu’nun verdiği bir mahkumiyet bulunduğunu belirterek, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’nın bürorkasisi yüksek yargının vermiş olduğu o kararı savunma adına bir takım şeyler yazmış. Bu doğru bir tarz değil, Yüksek Yargı doğru karar vermiş olabilir, evrensel hukukla örtüşmeyen bir karar da vermiş olabilir. Bizim bu konuda kriter olarak baz alacağımız şey Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin vermiş olduğu içtihatlardır. O içtihatlar ile örtüşüyor ise ona uygun bir mütala veririz, örtüşmüyor ise bu açık açık söylenir. Geçmiş’te 301’den davalar açılırdı. 2008’de yapılan bir düzenleme ile dava açma hakkı Adalet Bakanlığı’nın iznine bağladı. Şikayetler de bitti. Şu anda bize gelen taleplerin yüzde 93’ne biz izin vermemişiz. Biz bu engellemeyi kendi keyfimize göre değil AİHM’in koymuş olduğu kriterlere bakıyoruz. Eleştiriler çarpıcı kırıcı da olabilir ama insan hakları kapsamı içinde ise başvuraya müsaade etmiyoruz.
Bakan Ergin, mahkemelerin ve kurumların yeni döneme adaptasyonu zaman alacaktır. Bu olay da üzüldüğümüz bir hadisedir. Hrant Dink’in oğlu için bakanlığımıza yapılan başvuruya bakanlık olarak AİHM içtihatları doğrultusunda reddettik. Ancak bu bakış açısının hem bürokraside hem de yargıda kurumsallaşması gerekmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne giden savunmalarla ilgili de yeni bir düzenleme yapıldı ve bu tür durumların önüne geçilecektir” dedi.
Aynı saatlerde Habertürk’e konuk olan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da Hrant Dink’le ilgili savunma hakkında şunları söyledi: Türkiye’ye yönelik davaların birçoğunda Adalet Bakanlığı ile doğrudan temas kurduğunu ve ortak bir savunma hazırlanması yoluna gidildiğini dile getirdi. Davutoğlu”Ancak bunun dışında rutin giden savunmalar var. Ben bu konuda birilerini suçlu göstermek istemem ancak ilkesel olarak bu işin içinden bizim ülkemizin onurunu ve insan haklarına duyduğumuz hassasiyeti yansıtır şekilde çıkmamız lazım. Bu savunmayı yapan bürokratımız kendisini bu konuda savunma yazmaya yeterli gördüğü için bu savunmayı kaleme aldı. Olay intikal eder etmez , yapılan savunmayı tamamiyle okudum. Oradaki birçok unsur bizim kabul edeceğimiz unsurlar değil. Savunma durumunda olduğu için de bir takım teknik hususlara vurgu yapma ihtiyacı hissedilmiş. Türkiye böyle bir savunmaya hiçbir zaman karşılaşmayacak düzenlemeye gidilmesi gerekiyor. Esas itibarı ile bu savunma bizim kabul edebileceğimiz savunma değil. “ dedi. Bakan Davutoğlu yeni anayasa paketinde bu tür şikayetlerin AİHM’ne gitmeden önce Türkiye’de çözümüne ilişkin getirilen düzenlemeye dikkat çekti.