İçişleri Bakanı Atalay: 'Örgütün Ekmeğine Yağ Sürecek Görüntü Ve Haber Metinlerinden Kaçınmak Gerekir'

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, terörle mücadelede medyaya büyük görevler düştüğünü belirterek, "Terör olaylarıyla ilgili görüntülerin montaj aşamasında kamuoyunun hassasiyetlerinin göz ardı edilmemesi önemli bir konu

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, terörle mücadelede medyaya büyük görevler düştüğünü belirterek, "Terör olaylarıyla ilgili görüntülerin montaj aşamasında kamuoyunun hassasiyetlerinin göz ardı edilmemesi önemli bir konu. Örgütün ekmeğine yağ sürecek görüntü ve haber metinlerinden kaçınmak gerekir" dedi. Terör olayı ne kadar etkili ve acıları derinleştirici verilirse, örgütün o kadar propagandasının yapılmış olacağına dikkat çeken Atalay, "Ağzımızdan çıkan sözün, gazete manşetlerinde yer alan
kelimenin, ekranlarda saatlerce gösterilen aynı görüntülerin etkilerini, sonuçlarını hesap etmek zorundayız" diye konuştu.
Bakan Atalay, Wow Otel'de, medya yöneticileriyle terör saldırılarının ele alındığı istişare toplantısına katıldı. Toplantı sonrası basın açıklaması yapan Beşir Atalay, toplantının amacının, toplumsal olaylarla ilgili haberlerin kamuoyuna yansıtılış biçimi üzerine konuşmak olduğunu söyledi. Atalay, "Gazetecinin refleksleri vardır. Bu bir gerçek. Bir olay meydana geldiğinde olay yerine giden haber ekibi olayı en ince ayrıntısına kadar tespit eder. Kameraman, olayı en ince ayrıntısına kadar görüntüler.
Yayınlanacak haberin görüntüleri, özellikle terörle ilgili, şiddetle ilgili trafik kazası gibi trajik olaylarla ilgili görüntülerin montaj aşamasında kamuoyunun hassasiyetlerinin göz ardı edilmemesi önemli bir konu" dedi.
Örgütün ekmeğine yağ sürecek görüntü ve haber metinlerinden kaçınmak gerektiğine dikkat çeken Bakan Beşir Atalay, "Olay yerinden canlı yayın ise hassasiyet gösterilmesi gereken bir durum arz etmektedir. Canlı yayındaki görüntüler ve kullanılan kelimeler yaydan çıkmış ok gibidir, telafisi yoktur. Terörle mücadele çok boyutlu ve toplum kesimlerinin hepsinin katkı vermesi gereken bir mücadele. Bu konuda medyaya hayati bir görev düştüğü açıktır.
Terör örgütü bu yolla milleti ve devletin güvenlik güçlerini, demoralize etmeyi, amaçlamaktadır" diye konuştu.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, yazılı ve görsel basının, örgütün bu temel hedefini dikkate alarak yayın yapması gerektiğinin altını çizerek, şunları söyledi:
"Terör örgütünün en önemli hedefi yaşattıkları acının ve yarattıkları korkunun sürekli görünür kılınması ve gündemde tutulmasıdır, etkili propagandadır. Terör olayı ne kadar etkili, çok, uzun, acıları derinleştirici verilirse, terör örgütü o kadar propagandasını yapmış olur. Yazılı ve görsel basının örgütün bu hedefini dikkate alarak yayın yapması gerekir. Biz hükümet olarak medyamızın terör konusundaki yayın politikasını bir kez daha gözden geçirmesini, daha duyarlı olmasını, iyi niyetli de olsa,
istemeden de olsa bu tür yayınlar yapmamasını diliyoruz. Bu, üzerine polemik yapılacak bir konu değil. Biz canlar uğurluyoruz. Ülkemizin huzuru, toplumun morali ile ilgili, güvenlikle ilgili bir konu. Hiçbir ülke kendi içinde bu konunun istismarının farklı şekilde kullanılmasını da kabul etmez. Bu, rating yarışlarına kurban edilecek bir konu değil. Hepimizin oldukça hassas ve sorumlu davranması gerekmektedir. Ağzımızdan çıkan sözün, gazete manşetlerinde yer alan kelimenin, ekranlarda saatlerce gösterilen
aynı görüntülerin etkilerini, sonuçlarını hesap etmek zorundayız. Bu bizim siyasetçi olarak da, medya mensupları olarak da en temel görevimizdir."
Medya yöneticilerinin, bu konuda ortak ilkeler geliştirme yönünde çalışma yaptığına dikkat çeken Bakan Atalay, "Güvenlikle ilgili olaylarda daha hızlı haber akışı için çalışacağız" dedi.
Atalay bir soru üzerine, güvenlik birimlerinin özel yetiştirilmiş elemanları bulunduğunu ve özel harekat timlerine yeni ve genç kadrolar eklendiğini ifade ederek, Özel Harekat konseptinde bir değişikliğin gündemde olmadığını da söyledi.