İngiltere'yi yıkan intihar

Henüz 17 yaşında yaşadığı acılara dayanamayarak intihar eden Chris Waldron'ı İngiltere'yi yasa boğdu.

Henüz 12 yaşındayken, babasını beyin tümörü nedeniyle kaybeden Chris, 6 çocuğuyla ortada kalan annesine yardım edebilmek için başarılı olacağına dair söz vermişti. Ancak son iki senede yaşadığı sorunların altından kalkamayan genç hayatına son verdi.

Okulunda ve yaşadığı çevrede gelecek vaat eden, oldukça başarılı bir öğrenci olarak bilinen Chris, girdiği tüm sınavlarda en yüksek puanları alıyor ve davranışlarıyla göz dolduruyordu. Ancak her şey 2008 yılının Ocak ayında, annesine göğüs kanseri teşhisi konmasıyla başladı.

Annesi ağır bir radyo ve kemoterapi tedavisine giren Chris, aylarca yatağa mahkum olan annesinin durumundan çok etkilendi. Okulda girdiği sınavlardan aldığı notları sürekli düşen Chris, gittikçe içine kapandı.

Chris'e son darbe, sevdiği kızdan geldi. Çok yakın olduğu ancak bir türlü duygularını açamadığı kızın en yakın arkadaşıyla beraber olduğunu öğrenen Chris, hayattan tamamen koptu.

SON MEKTUP
Chris, yaşadığı sıkıntılara daha fazla dayanamadı. Girdiği depresyondan bir türlü çıkamayan genç, ailesine ve sevdiği kıza bir mektup yazdı. Son olarak, en iyi arkadaşıyla beraber olmasını kabullenemediği kıza cepten mesaj attı.

Chris, cep telefonuyla son mesajını attıktan sonra evinin yakınlarındaki ormanlık alana giderek kendini astı. Salı günü Chris'in adli tahkikatı yapıldı. Soruşturma sonrasında konuşan 48 yaşındaki annesi, “O çok sevilen bir çocuktu. Ancak bunun farkında değildi” dedi.

İngiltere’nin Flax Bourton kasabasında yaşanan olayı soruşturan yargıç Terry Moore ise, “Annesine kanser teşhisi konması ve son olarak yaşadığı ilişki hakkında duyduğu söylentiler Chris'i altından kalkamadığı bir duruma soktu” dedi.

SON SÖZLER
İntihar ettiği gün Chris sevdiği kıza cep telefonuyla şu mesajı gönderdi: “Senin için bir şeyim var. Bu bir mektup. Çok önemli… odamda, yatağımın yanındaki dolapta… Ayırca aileme yazılmış bir mektup daha var. Teşekkür ederim ve hoşça kal.”

Bu mesajı alan kız, gencin annesine gitti ve kendisine gelen mesajdan bahsetti. Bunun üzerine aile iki mektubu da buldu ve okuduktan hemen sonra polise haber verdi. Arama başlatan polisler, bir süre sonra ormanlık arazide Chris’in cansız bedeniyle karşılaştı.

Yargıç Moore, Chris’in ardında bıraktığı mektuptan bir bölüm okudu: “Eğer bu mektubu okuyorsanız, bu kendi hayatıma son verdiğim anlamına geliyor.”

“Bu mektupta, neden size böyle bir şey yaptığımı anlatabilmeyi umuyorum. Eğer sizin için uygunsa, bunu bir vasiyet olarak kabul edebilirsiniz. Ancak bunun için iki imzaya ihtiyacım var fakat imza attıramadım…”

2008’in Mayıs ayında, Chris 2003 yılında ölen babası için yardımda bulunan bir dernek için saçını kazıtmış ve 265 pound (600 TL) para yardımında bulunmuştu. 2008’in Ekim ayında ise, Almondsbury Gençlik Kulubü'nden gönüllü olarak katıldığı çalışmalardan dolayı kamu ödülüne layık görülmüştü.

hürriyet