Tarih parlamentolarda değil arşivlerde yazıyor
Başbakan Erdoğan, İngiltere-Türkiye İş Forumu'nda 'İran'ın nükleer çalışmaları iyi niyetlidir. Soruyorum İran'ın nükleer programını sorgulayanlar aynı soruyu neden İsrail'e de sormuyor' dedi.
Başbakan Erdoğan'ın Londra'da yaptığı açıklamalar şöyle:
Buradaki vatandaşlarımız ve soydaşlarımızda aramızdaki ilişkilerin güçlenmesinde önemli işlev görüyorlar. Türkiye'nin önemli bir ayağını ekonomik ve ticari ilişkiler oluşturuyor. İngiltere dünyanın 6. Avrupa'nın ise 3. en büyük ekonomisi olduğunu biliyoruz.
Türkiye'nin de dünyanın 26. ekonomisi iken şuanda 17. ekonomisi haline gelmiştir. İngiltere 2009 yılında Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı ülkeler arasında 3. en çok ithalat yaptığı ülkeler arasında da 8. sırada yer aldı.
İNGİLTERE, TÜRKİYE'YE YATIRIM YAPAN ÜLKELER ARASINDA İLK SIRALARDA
2010 Yılına ilişkin ilk veriler ikili ticaretimizde önemli bir hareket yaşadığına işaret ediyor. İngiltere’ye ihracatımızda yüzde 45 İngiltere ile ithalatımızda yüzde 54 artış gözlendi.
Toplam İngiliz yatırımı Türkiye'de 4 milyar dolar civarında. İngiltere'den ülkemize gelen doğrudan yatırımlara baktığımız zaman ki burada küresel krizden etkilenme söz konusu ki bu da 332 milyon dolar olmuştur. 2003 Yılında doğrudan uluslararası yatırımlara ilişkin yeni bir yasa çıkarttık. Şu anda süreç devam ediyor. Türkiye'de elverişli ve yoğun gayret sarf ediyoruz. Bu yasa çıktıktan sonra yatırımlar hızla artış kaydetti.
Türkiye'nin çektiği doğrudan yatırıma baktığınız zaman bu rakam 22 milyar dolara kadar yükseldi. 2008'de bu 18,3 milyar dolar yatırım olmak suretiyle gerçekleşti. Ancak krizin etkileri azaldıkça bu noktada da güzel gelişmeler kaydedeceğimizi şimdiden görebiliyorum. Burada birlikte yatırımlar olabilir. Üçüncü ülkede yatırım yapabilecek işadamları olabilir. Sektörel bazdaki bu çalışmalarda bunların özellikle görüşülmesinde büyük fayda mülaza ediyorum. Türkiye ilk sıralarda yer alıyor diyorum ama şirket sayısı olarak da miktar olarak da mevcut potansiyel durumunu yansıtmadığını belirtmek istiyorum.
8 YIL İÇERİSİNDE TÜRKİYE ÖNEMLİ ADIMLAR KAYDETTİ
Bu farklı bir alan başka bir alan ama gerçekten ülkelerin ciddi dönüşüm yaşadığı süreç içerisinde bunu değerlendirebiliriz. Türkiye'nin müteahhitlik sektörü tüm dünyada çok farklı bir performans yakaladı. 18 Mart günü düzenlenecek ekonomik ve ticari ilişkilerimizi daha da geliştirmek için olumlu sonuçlar doğurmasını ümit ediyorum. Sizlerde yakından takip ediyorsunuz. Türkiye son asrın en büyük küresel krizini en az zararla atlatmak için büyük mücadele verdi bunu herkes de gördü.
ABD ve Avrupa'da kriz sürecinde çok sayıda banka ve finans sektörü zarar görürken Türkiye neredeyse hiç etkilenmedi. Hiçbir bankamız ve finans kuruluşumuz ciddi sorun yaşamadı. Şuanda yüzde 20 gibi bir orandayız ki bankalarımızın da nedenli güçlü olduğunu gösteriyor.
REFORMLARI SONUNA KADAR GÖTÜRECEĞİZ
Azınlıkların sorunlarını cesaretle ele aldık, ekonomik noktada özellikle işsizlik konusunun üzerine ısrarla gidiyoruz. Burada ortak çözümler üretmenin mücadelesini veriyoruz. İstanbul'da 12 bin 500 roman vatandaşımızla bir araya geldik. Türkiye'nin romanlarının ilk kez hükümet ile bir araya gelmenin tarifsiz sevincini yaşıyorlar. Azınlıklarla yaptık yapmaya devam ediyoruz.
İtilmişlik, ötelenmiş ayrımcı bir yaklaşım bunların ayaklar altına alındığı bir tablo. Reformlar konusunda son derece kararlıyız. Reformları sonuna kadar götüreceğiz ve bunun için ne gerekiyorsa bunu yapmaya devam edeceğiz. Sizlerden ricam şu. Bu gelişmeleri çok boyutlu şekilde ele almanız, sübjektif bakmamanız objektif olarak ele almanızdır.
Bölgemizdeki meseleler aynı zamanda küresel sonuçları olan ve İngiltere de dahil olmak üzere herkesi ilgilendiren sorunlardır. Bir çok kriz konusunda İngiltere ile tam bir dayanışma içerisinde çalışıyoruz. Ben burada bir kez daha İngiltere'ye AB'ye üyeliğimiz için verdiği destekten dolayı teşekkür ediyorum. Türkiye bölge ülkeleri ile ortak paydaya sahiptir.
İSRAİL'E NEDEN SORULMUYOR
Katılım süreci son derece hassastır. Getireceği güçlükler ancak tam üyelikle bertaraf edilebilecek. Türkiye dış politikasında çok başarılı bir süreç göstermektedir ve komşuları ile 0 polemik içerisindedir. İran'ın nükleer çalışmaları iyi niyetlidir. Soruyorum İran’ın nükleer programını sorgulayanlar aynı soruyu neden İsrail'e de sormuyor?
Komşularımızla geliştirmeye çalıştığımız ilişkiler AB'nin alternatifi kesinlikle değildir.
TARİH ARŞİVLERDE YAZIYOR
Biz bütün arşivlerimizi açtık. Şu ana kadar incelemesi yapılan belge sayısı bizde 1 milyonu aşmış vaziyette, varsa siz de arşivlerinizdeki belgelerinizi ortaya çıkarın. Yoksa üçüncü ülkelerdekileri çıkaralım ve bu belgeler incelensin çalışmalar üzerinde yapılsın, ondan sonra biz siyasiler üzerimize düşeni yapalım. Tarih parlamentolarda değil, arşivlerde ve bilim adamlarınca yazılır ve yargılanır. 1915 olaylarına ilişkin olarak sadece siyasi Saiklerle alınan kararlar, bilimsellikten, akıl ve mantıktan tarihi gerçeklerden uzak kararlardır. Toplumumuz arasındaki yakınlaşmaları, ülkeler arasındaki normalleşme çabalarını olumsuz etkileyen bu tür girişimler, geleceğe yönelik ümitleri de kırmaktadır. Bölge tarihini en yakından bilen bir ülke olarak İngiltere'nin bu konuda desteğini ve katkısını bizlerden esirgemeyeceğini umuyorum.
Buradaki vatandaşlarımız ve soydaşlarımızda aramızdaki ilişkilerin güçlenmesinde önemli işlev görüyorlar. Türkiye'nin önemli bir ayağını ekonomik ve ticari ilişkiler oluşturuyor. İngiltere dünyanın 6. Avrupa'nın ise 3. en büyük ekonomisi olduğunu biliyoruz.
Türkiye'nin de dünyanın 26. ekonomisi iken şuanda 17. ekonomisi haline gelmiştir. İngiltere 2009 yılında Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı ülkeler arasında 3. en çok ithalat yaptığı ülkeler arasında da 8. sırada yer aldı.
İNGİLTERE, TÜRKİYE'YE YATIRIM YAPAN ÜLKELER ARASINDA İLK SIRALARDA
2010 Yılına ilişkin ilk veriler ikili ticaretimizde önemli bir hareket yaşadığına işaret ediyor. İngiltere’ye ihracatımızda yüzde 45 İngiltere ile ithalatımızda yüzde 54 artış gözlendi.
Toplam İngiliz yatırımı Türkiye'de 4 milyar dolar civarında. İngiltere'den ülkemize gelen doğrudan yatırımlara baktığımız zaman ki burada küresel krizden etkilenme söz konusu ki bu da 332 milyon dolar olmuştur. 2003 Yılında doğrudan uluslararası yatırımlara ilişkin yeni bir yasa çıkarttık. Şu anda süreç devam ediyor. Türkiye'de elverişli ve yoğun gayret sarf ediyoruz. Bu yasa çıktıktan sonra yatırımlar hızla artış kaydetti.
Türkiye'nin çektiği doğrudan yatırıma baktığınız zaman bu rakam 22 milyar dolara kadar yükseldi. 2008'de bu 18,3 milyar dolar yatırım olmak suretiyle gerçekleşti. Ancak krizin etkileri azaldıkça bu noktada da güzel gelişmeler kaydedeceğimizi şimdiden görebiliyorum. Burada birlikte yatırımlar olabilir. Üçüncü ülkede yatırım yapabilecek işadamları olabilir. Sektörel bazdaki bu çalışmalarda bunların özellikle görüşülmesinde büyük fayda mülaza ediyorum. Türkiye ilk sıralarda yer alıyor diyorum ama şirket sayısı olarak da miktar olarak da mevcut potansiyel durumunu yansıtmadığını belirtmek istiyorum.
8 YIL İÇERİSİNDE TÜRKİYE ÖNEMLİ ADIMLAR KAYDETTİ
Bu farklı bir alan başka bir alan ama gerçekten ülkelerin ciddi dönüşüm yaşadığı süreç içerisinde bunu değerlendirebiliriz. Türkiye'nin müteahhitlik sektörü tüm dünyada çok farklı bir performans yakaladı. 18 Mart günü düzenlenecek ekonomik ve ticari ilişkilerimizi daha da geliştirmek için olumlu sonuçlar doğurmasını ümit ediyorum. Sizlerde yakından takip ediyorsunuz. Türkiye son asrın en büyük küresel krizini en az zararla atlatmak için büyük mücadele verdi bunu herkes de gördü.
ABD ve Avrupa'da kriz sürecinde çok sayıda banka ve finans sektörü zarar görürken Türkiye neredeyse hiç etkilenmedi. Hiçbir bankamız ve finans kuruluşumuz ciddi sorun yaşamadı. Şuanda yüzde 20 gibi bir orandayız ki bankalarımızın da nedenli güçlü olduğunu gösteriyor.
REFORMLARI SONUNA KADAR GÖTÜRECEĞİZ
Azınlıkların sorunlarını cesaretle ele aldık, ekonomik noktada özellikle işsizlik konusunun üzerine ısrarla gidiyoruz. Burada ortak çözümler üretmenin mücadelesini veriyoruz. İstanbul'da 12 bin 500 roman vatandaşımızla bir araya geldik. Türkiye'nin romanlarının ilk kez hükümet ile bir araya gelmenin tarifsiz sevincini yaşıyorlar. Azınlıklarla yaptık yapmaya devam ediyoruz.
İtilmişlik, ötelenmiş ayrımcı bir yaklaşım bunların ayaklar altına alındığı bir tablo. Reformlar konusunda son derece kararlıyız. Reformları sonuna kadar götüreceğiz ve bunun için ne gerekiyorsa bunu yapmaya devam edeceğiz. Sizlerden ricam şu. Bu gelişmeleri çok boyutlu şekilde ele almanız, sübjektif bakmamanız objektif olarak ele almanızdır.
Bölgemizdeki meseleler aynı zamanda küresel sonuçları olan ve İngiltere de dahil olmak üzere herkesi ilgilendiren sorunlardır. Bir çok kriz konusunda İngiltere ile tam bir dayanışma içerisinde çalışıyoruz. Ben burada bir kez daha İngiltere'ye AB'ye üyeliğimiz için verdiği destekten dolayı teşekkür ediyorum. Türkiye bölge ülkeleri ile ortak paydaya sahiptir.
İSRAİL'E NEDEN SORULMUYOR
Katılım süreci son derece hassastır. Getireceği güçlükler ancak tam üyelikle bertaraf edilebilecek. Türkiye dış politikasında çok başarılı bir süreç göstermektedir ve komşuları ile 0 polemik içerisindedir. İran'ın nükleer çalışmaları iyi niyetlidir. Soruyorum İran’ın nükleer programını sorgulayanlar aynı soruyu neden İsrail'e de sormuyor?
Komşularımızla geliştirmeye çalıştığımız ilişkiler AB'nin alternatifi kesinlikle değildir.
TARİH ARŞİVLERDE YAZIYOR
Biz bütün arşivlerimizi açtık. Şu ana kadar incelemesi yapılan belge sayısı bizde 1 milyonu aşmış vaziyette, varsa siz de arşivlerinizdeki belgelerinizi ortaya çıkarın. Yoksa üçüncü ülkelerdekileri çıkaralım ve bu belgeler incelensin çalışmalar üzerinde yapılsın, ondan sonra biz siyasiler üzerimize düşeni yapalım. Tarih parlamentolarda değil, arşivlerde ve bilim adamlarınca yazılır ve yargılanır. 1915 olaylarına ilişkin olarak sadece siyasi Saiklerle alınan kararlar, bilimsellikten, akıl ve mantıktan tarihi gerçeklerden uzak kararlardır. Toplumumuz arasındaki yakınlaşmaları, ülkeler arasındaki normalleşme çabalarını olumsuz etkileyen bu tür girişimler, geleceğe yönelik ümitleri de kırmaktadır. Bölge tarihini en yakından bilen bir ülke olarak İngiltere'nin bu konuda desteğini ve katkısını bizlerden esirgemeyeceğini umuyorum.