Ortaca Cumhuriyet Kadınlar Derneği: 'Gençlerimize Yönelik Saldırıları Kınıyoruz'

Ortaca Cumhuriyet Kadınları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Solmaz yaptığı açıklamada, son günlerde üniversitelerde meydana gelen olaylara vurgu yaptı.
Solmaz açıklamasından; " Son günlerde, üniversitelerimizde öğrenci gençliğin demokratik istemlerini bastırmaya yönelik olarak güvenlik güçleri tarafından sistemli bir şekilde şiddet uygulanmaktadır. Ülkemizde olağanüstü dönemlerin öncesinde yaşanmış olan bu tablolara yeniden tanıklık etmek, hepimizin yüreğini dağlıyor. Çocuklarımızın en masum istemlerinin şiddetle bastırılmaya çalışılması, ülkede demokrasinin varlığını ve bizlere düşen sorumluluğu yeniden sorgulamamızı zorunlu kılıyor.
Bugün, hepimizin kendimize sormamız gereken temel soru, gençlerimiz için ne yaptığımız ve onlara nasıl bir gelecek vaat ettiğimizdir. Onlar, yarınlarından kuşku duyuyorlarsa bunun sorumlusu kimdir? Bu sorunun birinci muhatabı yönetenlerdir. Üniversiteleri özgür bilim alanları olmaktan uzaklaştıran, gericileştirme ve piyasalaştırma siyasetleri, YÖK'ün baskıcı uygulamaları ve gençliğin sırtına dağ gibi inmiş bulunuyor. Öğrenci gençlik, dün olduğu gibi bugün de öğrenci sorunlarının çözümünün ülke sorunlarının çözümünden gençliğin bilinci ile ülkeye sahip çıkma mücadelesi vermektedir.
Biliyoruz ki; demokratik ülkelerde, diğer temel hak ve özgürlükler gibi düşünmeyi açıklama özgürlüğü, diğer adı ile anlatım özgürlüğü de bir haktır. Bu hak, konuşarak ve yazarak kullanıldığı gibi toplantı ya da gösteri yoluyla da kullanılabilir. Anayasamızda da güvence altına alınmıştır. Anayasal bir hakkın kullanımı, hangi yöntemle olursa olsun engelleniyorsa orada şiddet vardır. Bugün üniversitelerde görüşlerini açıklayan, tepkilerini ifade eden gençlerin ellerinde, Molotof kokteylleri, biber gazları, coplar ve silahlar bulunmuyor. Buna karşın bir genç annenin çocuğunu düşünerek birçok genci hastanelik edecek yoğunlukta bir şiddetle susturulmaya çalışılmaktadır. Bu uygulamalar suçtur ve daha vahim olarak şiddet açık tahriktir. Unutulmasın ki susmaya zorlanan bir toplum, infilak eder.
Anneler, kız kardeşler ve kadınlar olarak yönetenleri uyarmak istiyoruz. Bu uygulamaların demokrasi ile ilgisi yoktur. İleri bir demokrasi değil, gerçek bir demokrasi istiyoruz.
Ancak gençliğe de bir sözümüz var. Onlar kendi aralarında da demokrasi uygulamanın ve ülke çıkarları için güç birlmiği yapmalarının bir sorumluluk olduğunu unutmasınlar. Aydınlık bir geleceği inşa etmenin birinci kuralı demokrasiyi içselleştirmek ve bir yaşam biçimine dönüştürmektir. Biz kadınlar, gençliğimize kesinlikle güveniyoruz" ifadelerini kullandı.