Hatay Barosu: İki dilde eğitim ve özerklik talepleri kabul edilemez

Hatay Barosu'nun kuruluşunun 67. yıldönümünde konuşan Baro Başkanı Sinan Akgöl, meslek ve savunma sorunlarının her geçen gün arttığını söyledi.

Baş

Hatay Barosu'nun kuruluşunun 67. yıldönümünde konuşan Baro Başkanı Sinan Akgöl, meslek ve savunma sorunlarının her geçen gün arttığını söyledi.

Başkan Akgöl ayrıca son günlerde ülke gündemine gelen iki dilde eğitim ve özerklik taleplerinin kabulünün mümkün olamayacağını belirtti.

Hatay Barosunun kuruluşunun 67. yıldönümü dolayısıyla Baro yönetimi Atatürk Anıtına çelenk sundu. Burada kısa bir açıklama yapan Baro Başkanı Sinan Akgöl tüm çaba ve taleplerine rağmen meslek ve savunma sorunlarının her geçen gün arttığını söyledi.

Akgöl, Adli Yargıdaki sorun ve talep önerilerini sıralamadan önce ülke gündemine yönelerek iki dilde eğitim ve özerklik talepleri hakkındaki görüşünü "Kabul edilemez" sözleriyle değerlendirdi.

Bu tür talepleri Cumhuriyet ilkelerine, ulus devlet ve üniter yapıya, birlik ve beraberliğe yönelik bir saldırı olarak değerlendirdiklerini aktaran Akgöl "Ancak bu saldırılar sonuçsuz kalacak, bağımsızlık, cumhuriyet ve ilkeleri sonsuza kadar korunacak ve yaşatılacaktır. Bu konuda birey ve kurum olarak üzerimize düşeni yapacağız" dedi.

Savunmanın bağımsızlığının ve özgürlüğünün sağlanamadığını ve anayasal güvenceye kavuşturulmadığını söyleyen Akgöl, Savunma'nın Anayasa da, "yargı" başlığı altında "bağımsızlığı" ve "özgürlüğü" gözetilerek ayrıca düzenlenmesi gerektiğini belirtti.

Resmi kurumlarda yasa gereği sağlanması gereken bilgi ve belgeye ulaşma konusunda gerekli alt yapının oluşturulamadığını da ifade eden Akgöl sorunlarını şöyle sıraladı: "Hukuka ve hukukçuya, onun öğretim-eğitimine verilen önem, o ülkedeki siyasal rejimin kalitesini gösterir. Türkiye'de hukuk eğitimi ve öğretimi, mevcut durumu itibariyle istenilen düzeyde değildir. Bu nedenle koşulları oluşmadan hukuk fakültelerinin açılmasına, mevcut fakültelerde öğrenci sayısının arttırılmasına izin verilmemelidir. Mesleğimizin geleceği açısından son derece hayati önemi olan sınav kurumunun tekrar yasalaşması sağlanmalıdır. Ceza yargılamasında iddia ile savunma arasında eşitlik kurulmamıştır. Ülkemizde adli kolluk tüm kurum ve kuralları ile kurulmalı, genel kolluk ile arasında görev ve yetki alanı sınırlarını belirleyen yasal bir düzenleme yapılmalıdır. 5560 sayılı kanunla Ceza Muhakemesi Kanunu ve Türk Ceza Kanunu'nda yapılan değişiklikler ile savunma hakkına önemli ölçüde kısıtlama getirilmiş, adil yargılanma hakkı zedelenmiş, Baroların ve avukatlık mesleğinin bir kısım kazanımları ortadan kaldırılmıştır. Savunma hizmeti gören avukatlar ve onların örgütü Hatay Barosu; toplumun hak ve özgürlüklerine sahip çıkmaya, adalet arayışının sesi ve aracısı olmaya, laik, demokratik sosyal hukuk devletinin, özgürlükçü demokrasinin, hukuk ve hukukun üstünlüğünün, yargı ve savunma bağımsızlığının, insan haklarının ödünsüz savunucusu olmaya devam edecektir."