Bilim Ve Teknoloji Yüksek Kurulu Toplantısı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir ihmal veya hatanın eğitimde özellikle de yüksek öğretimde yapılacak bir hata veya ihmal kadar etkili olmadığını belirterek, "Yüksek öğretimde yapılacak bir hata bir ülkenin en az yüz yılına mal olur
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir ihmal veya hatanın eğitimde özellikle de yüksek öğretimde yapılacak bir hata veya ihmal kadar etkili olmadığını belirterek, "Yüksek öğretimde yapılacak bir hata bir ülkenin en az yüz yılına mal olur. Böyle bir zaman kaybına uğramamak için yüksek öğretime özel önem veriyoruz" dedi.
Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nun 22. toplantısı, ODTÜ'de Başbakan Erdoğan başkanlığında gerçekleşiyor. Toplantının açılışında konuşma yapan Başbakan Erdoğan, 2005-2010 döneminde gerçekleştirilen bilim teknoloji ve yenilik çalışmaları sonunda gelinen noktayı enine boyuna bu toplantıda değerlendireceklerini belirterek, ayrıca 2011-2016 Ulusal Bilim Teknoloji ve Yenilik Stratejisi Taslak Dokümanı'nda tartışıp karara bağlayacaklarını açıkladı. Türkiye'de uygulanan doğru politika ve stratejilerle son
yıllarda bilim teknoloji ve yenilik alanında büyük bir atılım gerçekleştirildiğini ifade eden Erdoğan, "Bunu biz değil rakamlar söylüyor, ulaştığımız sonuçlar gösteriyor" diye konuştu.
Türkiye'nin 2003-2008 döneminde Ar-Ge harcamalarını en hızlı artıran ülke olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"2009 yılında Ar-Ge harcamamız 8,5 milyar TL olarak gerçekleşerek 2003 yılının yaklaşık 3 katına çıktı. Bu dönemde sektörler bazında en büyük artış özel sektörde oldu. Özel sektörün Ar-Ge de yenilik harcamaları 3,4 TL'ye ulaştı. Bir başka ifadeyle 2009 yılında özel sektörün Ar-Ge ve yenilik harcamaları 2003 yılının 5 katına çıktı."
Milli gelirden Ar-Ge'ye ayrılan pay için koydukları hedeflerin henüz gerisinde olduklarını ifade eden Erdoğan, "Hükümet olarak bu konuda hedeflerimize ulaşmak için her türlü desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Özel sektörümüzün üniversitelerimizin ve kamu araştırma enstitülerimizin de bu konudaki çalışmalarını hızlandırmalarını, bu konuyu gündemlerinin birinci maddesi haline getirmelerini bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, her alanda gösterilecek ihmal veya yapılacak hatanın bir ülkenin belirli bir zamanını ve kaynağının heba olmasına neden olacağını vurgulayarak, "Ama hiçbir ihmal veya hata eğitimde özellikle de yüksek öğretimde yapılacak bir hata veya ihmal kadar etkili değildir. Yüksek öğretimde yapılacak bir hata bir ülkenin en az yüz yılına mal olur bir insanın çalışma hayatını kırk yıl kabul edersek o insanın yetiştirdikleri ve de onların yetiştirdiklerini düşünürsek bu süre bir asrı geçer böyle bir
zaman kaybına uğramamak için yüksek öğretime özel önlem veriyoruz" dedi.
Hiçbir idealin kestirme yolu olmadığını kaydeden Başbakan Erdoğan, "İdeal demek sabır etmek demektir. Çalışmak aynı hedefe doğru odaklanmak demektir. Dünyada layık olduğumuz yere ancak sabırla taş üstüne taş koyarak, çalışarak varabiliriz. Esas mesele ortak iddiayla ortak hedefle ortak işlerle sonuca ulaşmaktır" diye konuştu.
Son dönemde yakalanan ivmeyi sürdürmek için gelecek dönemde bilim teknoloji ve yenilik alanında temel alınacak stratejileri de belirlediklerini belirten Erdoğan, bütün kurum ve kuruluşların bu stratejik amaçlar doğrultusunda eylem planlarını, projelerini süratle hazırlayıp TÜBİTAK'a önermelerini beklediklerini söyledi.
Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nun 22. toplantısı, ODTÜ'de Başbakan Erdoğan başkanlığında gerçekleşiyor. Toplantının açılışında konuşma yapan Başbakan Erdoğan, 2005-2010 döneminde gerçekleştirilen bilim teknoloji ve yenilik çalışmaları sonunda gelinen noktayı enine boyuna bu toplantıda değerlendireceklerini belirterek, ayrıca 2011-2016 Ulusal Bilim Teknoloji ve Yenilik Stratejisi Taslak Dokümanı'nda tartışıp karara bağlayacaklarını açıkladı. Türkiye'de uygulanan doğru politika ve stratejilerle son
yıllarda bilim teknoloji ve yenilik alanında büyük bir atılım gerçekleştirildiğini ifade eden Erdoğan, "Bunu biz değil rakamlar söylüyor, ulaştığımız sonuçlar gösteriyor" diye konuştu.
Türkiye'nin 2003-2008 döneminde Ar-Ge harcamalarını en hızlı artıran ülke olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"2009 yılında Ar-Ge harcamamız 8,5 milyar TL olarak gerçekleşerek 2003 yılının yaklaşık 3 katına çıktı. Bu dönemde sektörler bazında en büyük artış özel sektörde oldu. Özel sektörün Ar-Ge de yenilik harcamaları 3,4 TL'ye ulaştı. Bir başka ifadeyle 2009 yılında özel sektörün Ar-Ge ve yenilik harcamaları 2003 yılının 5 katına çıktı."
Milli gelirden Ar-Ge'ye ayrılan pay için koydukları hedeflerin henüz gerisinde olduklarını ifade eden Erdoğan, "Hükümet olarak bu konuda hedeflerimize ulaşmak için her türlü desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Özel sektörümüzün üniversitelerimizin ve kamu araştırma enstitülerimizin de bu konudaki çalışmalarını hızlandırmalarını, bu konuyu gündemlerinin birinci maddesi haline getirmelerini bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, her alanda gösterilecek ihmal veya yapılacak hatanın bir ülkenin belirli bir zamanını ve kaynağının heba olmasına neden olacağını vurgulayarak, "Ama hiçbir ihmal veya hata eğitimde özellikle de yüksek öğretimde yapılacak bir hata veya ihmal kadar etkili değildir. Yüksek öğretimde yapılacak bir hata bir ülkenin en az yüz yılına mal olur bir insanın çalışma hayatını kırk yıl kabul edersek o insanın yetiştirdikleri ve de onların yetiştirdiklerini düşünürsek bu süre bir asrı geçer böyle bir
zaman kaybına uğramamak için yüksek öğretime özel önlem veriyoruz" dedi.
Hiçbir idealin kestirme yolu olmadığını kaydeden Başbakan Erdoğan, "İdeal demek sabır etmek demektir. Çalışmak aynı hedefe doğru odaklanmak demektir. Dünyada layık olduğumuz yere ancak sabırla taş üstüne taş koyarak, çalışarak varabiliriz. Esas mesele ortak iddiayla ortak hedefle ortak işlerle sonuca ulaşmaktır" diye konuştu.
Son dönemde yakalanan ivmeyi sürdürmek için gelecek dönemde bilim teknoloji ve yenilik alanında temel alınacak stratejileri de belirlediklerini belirten Erdoğan, bütün kurum ve kuruluşların bu stratejik amaçlar doğrultusunda eylem planlarını, projelerini süratle hazırlayıp TÜBİTAK'a önermelerini beklediklerini söyledi.