Nazlı Ilıcak, Ergenekon duruşmasını izledi
Gazeteci Nazlı Ilıcak, Silivri Cezaevi'ne gelerek Ergenekon davasının 91'inci duruşmasını takip etti. Tuncay Özkan'ın bir tanıdığı kanalıyla yapılan d
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi'nin bitişiğinde kurulan mahkeme salonunda görülen Ergenekon davasının 91'inci duruşması başladı. Tutuklu sanıklardan Prof. Dr. Mehmet Haberal, Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Yarbay Mustafa Dönmez, İbrahim Özcan ve Ersin Gönenci'nin katılmadığı duruşmada 28 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklardan emekli Askeri Hakim Tanju Güvendiren hazır bulundu.
Tedavi gördüğü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'nden ambulansla duruşma salonuna getirilen ve aynı hastanede görevli bir doktor nezaretinde duruşmaya katılan eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu'nun soruşturma aşamasında savcılıkta verdiği ifadesinin okunma işleminin dün tamamlanmasının ardından bugün de mahkeme ifadesi okundu. İfadelerinin okunması işleminin tamamlanmasının ardından Hilmioğlu'nun çapraz sorgusuna geçildi.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in 2003 yılında YÖK yasa tasarısı nedeniyle komutanlarla yaptığı görüşmeleri hangi amaçla yaptıklarını sorması üzerine Hilmioğlu, YÖK yasa tasarısıyla ilgili çekincelerini askerlerle de paylaşmak için böyle bir görüşme yaptıklarını söyledi. Hilmioğlu, YÖK'e bağlı sivil kurum üyelerinin yanı sıra askeri öğretim üyelerinin de bulunduğunu kaydetti.
Yasa tasarısının her iki kurumu da ilgilendirdiği için bu konudaki çekincelerini paylaşmak istediklerini dile getiren Hilmioğlu, YÖK'e bağlı 21 tane askeri öğretim üyesinin bulunduğunu, askerlerle toplanarak çekincelerini bildirme nedenlerinin bundan kaynaklandığını söyledi.
Savcı Pekgüzel, "19 Eylül 2003'te yapılan görüşmeyi kim ayarladı ve dönemin MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç'tan kim randevu aldı. Açıklar mısınız?" diye sordu. Sanık Hilmioğlu bu soruya da söz konusu buluşmanın üzerinden 7 yıl geçtiğini, randevuyu kimin ayarladığını bilmediğini söyleyerek cevap verdi.
Bahse konu dönemin çok kaotik olduğunu ve herkesin bir yerlerle görüşme yaptığını ifade eden Hilmioğlu, "Önceden toplanıp gitmek gibi bir plan söz konusu değil. Tamamen tesadüf. Ankara'da kim hazır olsaydı görüşmeye onlar gidiyordu. O dönemde yüksek yargı organı yetkilileri ve Cumhurbaşkanıyla da görüşüldü. Hatta en kalabalık ziyaret yaklaşık 20 rektörün katılımıyla Cumhurbaşkanlığına yapılan ziyaretle oldu. Yasa tasarısındaki çekincelerimizi o dönemde her yere aktarmaya çalışıyorduk." dedi. Hilmioğlu, "Eğer YÖK ile hükümet arasında bu kadar sürtüşme olmasaydı, bu kadar çok görüşme yapılmaya gerek kalmazdı." diye konuştu. Bahsedilen ziyaretlerle ilgili olarak da Hilmioğlu, önceden bir araya gelip değerlendirme yapma gibi bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.
DURUŞMAYI NAZLI ILICAK DA TAKİP ETTİ
Tuncay Özkan ile görüşmesine akraba olmadığı gerekçesiyle izin verilmeyen Gazeteci Nazlı Ilıcak internette sosyal paylaşım sitesi Twitter'a üye olduğunu belirterek, "Ben Twitter'deyim. 'Ampulpatlatan' takma adlı (nickname) Tuncay Özkan'ın partisinin bir üyesi beni duruşmaya çağırdı. Özellikle Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay ile mesleki dayanışma adına gelmek istiyordum. Görüşmeme izin verilmedi ama uzaktan da olsa konuştuk." dedi.
Gazeteci Nazlı Ilıcak, Ergenekon davalarını, başladığı günden beri takip eden basın mensuplarını da basın odasında haber yazdıkları sırada ziyaret etti. Soruşturma ve yargılama konusunda aklına takılan bazı detayları da basın mensuplarına soran Ilıcak'ın yanındaki iki kişi dikkat çekti. İki kişiden birisi, 'Biz kaç kişiyiz' platformunun yöneticisi olduğunu söyledi. Aynı kişilerin, duruşma salonunda ve dışarıda da Nazlı Ilıcak'a yakın koruma gibi refakat etmeleri dikkat çekti. Tutuklu sanık Mustafa Balbay, duruşmaya ara verildiği sırada Nazlı Ilıcak'a, çapraz sorguda Savcı Pekgüzel'in Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu'na sorduğu sorulardan bahsederek, "Burada düşünce suçu değil, düşünceye hazırlık suçu yargılanıyor." diye seslendi.
Duruşmanın öğleden sonraki oturumu başlamadan önce Nazlı Ilıcak duruşma salonuna girdi. Tutuklu sanık bölümünden Ilıcak ile selamlaşan sanıklar dikkat çekti. Sanık Tuncay Özkan, kendisiyle görüşmeye gelen ancak talebi kabul edilmeyen Ilıcak ile ayak üstü sohbet ederek iddianameyi ve hazırlayıcısı savcıları şikayet etti.
İddianamede, bir suikast timinin davanın müştekisi olan Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız'ı öldürmeye gittiğinden bahseden Özkan, "Gitmişler ama Ali Balkız orada oturmuyormuş. Bir yıl önce taşınmış. Suikast timinin başında olduğu iddia edilen Muhammet Sarıkaya serbest bırakıldı. Suikast timindeki herkes salıverildi. Geriye de burada sanık bölümünde gördüğünüz işe yaramaz adamlar kaldı. Bakın, aramızda örgüt lideri yok. Herkes örgüt üyesi. Bir de 51 nolu DVD var. Yerlere yatarsınız." diye konuştu.
Mübaşir Aydın Arslan'ın, "Duruşma başlamıştır. Tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile yakınları, lütfen yerlerinize geçin." çağrısı nedeniyle Nazlı Ilıcak da izleyici bölümüne geçince Özkan sözlerini tamamlayamadı. Duruşmaya, savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in çapraz sorgu kapsamında sanık Fatih Hilmioğlu'na sorularıyla devam edildi.