Azeri Gelin Lüks İçin Kocasını Terk Edip Çocuğunu Sokağa Attı

Azerbaycan'da üniversitede okurken tanıştığı Azeri bir kızla evlenen Adanalı Sinan Aslan, 12 yıl evli kaldığı eşinin lüks yaşam için kendisini terk edip, 14 yaşındaki oğlu Hüseyin'i sokağa attığını ileri sürdü

Azerbaycan'da üniversitede okurken tanıştığı Azeri bir kızla evlenen Adanalı Sinan Aslan, 12 yıl evli kaldığı eşinin lüks yaşam için kendisini terk edip, 14 yaşındaki oğlu Hüseyin'i sokağa attığını ileri sürdü.
Osmaniyeli bir ailenin oğlu olan Sinan Aslan (35), 1992 yılında Azerbaycan Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Hukuk ve Politika Bölümü'nü kazanarak, Azerbaycan'a gitti. Aslan, okula başladıktan sonra aynı üniversitenin Petrokimya Bölümü'nde okuyan Şemsiye Sadıkova (41) ile tanıştı. Kısa sürede Azeri kıza aşık olan Aslan, onunla evlenmeye karar verdi. 1995 yılında iki genç hayatını birleştirdi. Okulu bitirdikten sonra 1997 yılında Türkiye'ye dönüş yapan çiftin bu arada Hüseyin (14) ve İstihare
(10) adlı iki çocukları oldu. Sinan Aslan istediği gibi iş bulamayınca bir nakliye şirketinde çalışmaya başlarken, sürekli Azerbaycan'a gidip gelen eşi kendisine İstanbul'da iş bulması için sürekli uyarıda bulunmaya başladı. 12 yıl sonra Aslan'dan ayrılmaya karar veren Şemsiye, Azerbaycan'a giderek uzun süre gelmezken, çocukları da eşine göstermedi. Adana 1. Aile Mahkemesi'nde açılan boşanma davasıyla çift 2007 yılında resmen boşandı. Çocukların yaşı küçük olduğu için mahkeme velayeti anneye verirken, yılın
belirli aylarında çocukların babanın yanında kalmasına karar verildi. Ancak anne bir süre çocuklarını babaya göstermedi.

"BENİMLE LÜKS YAŞAMAK İÇİN VE TÜRKİYE'YE GELMEK İÇİN EVLENMİŞ"
Sinan Aslan, eşinin kendisiyle çıkar amaçlı evlendiğini Türkiye'ye geldikten sonra fark ettiğini belirterek, "Eski eşim Türkiye'yi televizyondan magazin dünyasından seyrettiğinden ibaret sandığı için benimle evlenmiş. Televizyonda gördüklerini Türkiye'de yaşamak için benimle evlenip Türkiye'ye gelmiş. Türkiye'ye geldiğimiz ilk günden itibaren bana İstanbul'a gitmek istediğini söyleyip durdu. Bana sürekli İstanbul'a gidelim diye baskı yaptı. Daha yüksek bir iş bul diye baskı yaptı. Ama olmadı. Bu da
olmayınca daha lüks ve İstanbul'da yaşamak için beni terk etti. Bir süre hiç görüşmedik. Çocuklarımı ve onu bulamadım. 12 yıllık evliliğimizde belki 5 yıl görüşmedik. Sonunda kendisi benden boşanıp çok istediği İstanbul hayatına gitti" dedi.
Eski eşinin gerçek adının Şemsiye Sadıkova olmasına rağmen Şems Aslan adını kullandığını söyleyen Aslan, "Biz boşanalı 3 yıl oldu ama hala benim soyadımı kullanıyor. Ben avukatım aracılığıyla ihtarda bulundum. Kullanmaya devam ederse kendisini mahkemeye verip tazminat davası açacağım. Şu anda kendisiyle velayet davamız devam ediyor. Bu nedenle çocuklar üzerinde baskı kurmaya çalışıyor" diye konuştu.
14 yaşındaki Hüseyin Aslan ise, annesinin en başından beri kendisini sevmediğini söyleyerek, "Ben sürekli babamı istediğim için annem beni sevmiyordu. Kız kardeşime farklı, bana farklı davranıyordu. Beni sabahleyin sokağa atıyor, akşama kadar eve almıyordu. Bazen akşamları da almıyordu. Ben akşama kadar aç kalıyordum. Karnımı doyurmak için meyvesi olan ağaçları bulmaya çalışıyordum. Bazen de babam nedeniyle tartışıyorduk, beni dövüyordu. Birinde bıçağı ısıtarak koluma bastı. Ben annemi istemiyorum,
babamla mutluyum. Hiç bu kadar mutlu olmamıştım" dedi.