Fenerbahçe Teknik Direktörü Kocaman: Niang'ın oynama ihtimali daha yüksek

Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, sakatlığı bulunan oyuncu Niang'ı Konyaspor maçında oynama ihtimalinin oynamamam ihtimalinden yüksek olduğun

Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, sakatlığı bulunan oyuncu Niang'ı Konyaspor maçında oynama ihtimalinin oynamamam ihtimalinden yüksek olduğunu söyledi.

Aykut Kocaman, FB TV'de yayınlanan Teknik Aneliz programına yaptığı açıklamada, Senegal Milli Takımı'ndan sakat dönen Niang'la ilgili olarak, "Niang için ne oynamayacak ne de oynayacak diyebiliriz. Ancak oynama ihtimali daha yüksek." diye konuştu. Kocaman, Milli Takımın aldığı sonuçlar nedeniyle oyuncuların bozulan morallerine, sakatlıklara ve oyun anlayışına kadar bir çok konuya da değindi.

"MİLLİ TAKIMA OYUNCU GÖNDERMEK KULÜP İÇİN İYİ"

Aykut Kocaman, "Konyaspor maçı hazırlıkları devam ediyor ancak çalışmalar Milli Takım arasında sınırlı kadroyla devam etti. Artık takım tamamlandı. Şu an çalışmalar nasıl gidiyor" şeklindeki bir soruya, "Burada iki önemli nokta var ki bunlardan biri; Milli Takıma çok oyuncu göndermek kulüp için çok iyi bir şey. Bu anlamda kalan oyuncu sayımızın az olmasından şikayet etmenin anlamı yok. Sonuçta takımın kalitesini belirleyen önemli göstergelerden bir tanesidir bu. Olayın diğer tarafına bakarsak, çalıştığımız oyuncu sayısının az olması bir sonraki hafta için bizim dezavantajımız oluyor. Genel anlamda bakacak olursak olabildiğince iyi değerlendirmeye çalıştık bu arayı. Daha önce de söylediğim gibi, antrenörler bu araları futbolcularına yükleme yapmak için fırsat olarak görürler. Futbolcular da bu dönemi tam tersi olarak bir dinlenme dönemi olarak görürler, rehavet havasına bürünürler. Bu işte profesyonel olanlar, bu ikisini ortalamaya çalışıyorlar. Biz de ilk haftayı böyle geçirdik. Bu arada bir de Batman ziyaretimiz oldu ki bu da genç oyuncularımızı test edebilmek için bir fırsat oldu. En güzel tarafı da bütün oyuncularımın bu maça hazırlık maçı olarak değil de ciddi bir karşılaşmaymışçasına hazırlanmaları ve maçta da böyle oynamaları oldu. Bu, benim açımdan oldukça olumlu oldukça sevindiriciydi. Bu günler, tam kadro olarak Konya maçına hazırlanmamız gereken dönem. Hem kendi milli takımımızdan dönen oyuncuların demoralize oluşu, diğer takımlardan gelenlerin de bazı sakatlıklar yaşamış olmaları biraz keyfimizi kaçırdı." diye yanıt verdi.

"PROFESYONELLER KENDİ YARALARINI SARABİLMELİ"

"A Milli Takım'dan dönen ve morali bozuk olan oyuncuların takıma adapte olabilmeleri adına neler yapıyorsunuz?" şeklindeki bir soruyu ise Aykut Kocaman, "Milli Takıma giden oyuncularımız, aynı zamanda bizim takımımızın en tecrübeli oyuncuları ve morallerinin bozuk olduğu bu dönemde onlarla yakından ilgilenip, bazı konuşmalar yapıyorum. Özer biraz daha ayrı ama Emre, Gökhan, Volkan oldukça tecrübeli oyuncular. Benim her zaman söylediğim bir şey var ki; 'Profesyoneller, kendi yaralarını kendileri sarmayı becerebilmeliler.' Benim oyuncularım da kulüpleri ile milli takımı ayırt edebilecek oyuncular. Milli maçlar bitti ve artık lig maçları başlıyor. Artık önemli olan bu maçlar. Biz de tabii ki onlara bu konuda yardımcı oluyoruz." şeklinde yanıtladı.

"DAHA İYİ DURUMDAYIZ"

Sakatlıklar hakkında ise Kocaman, "Milli Takımlardan sakatlıklar yaşayarak dönen oyuncularımız var ve bu oldukça sıkıntı yaratan bir şey. Berk'in ayak bileğinde sorun vardı onu da eklersek, Niang'ın sağ diz iç yan bağlarında kısmi yırtık, Gökhan Ünal'ın ayak başparmağında sorun, Selçuk zaten bir süre takımda yer alamayacak, Dia grip oldu, Lugano bağırsak enfeksiyonu geçiriyor, Stoch'un sol ayak bileğindeki sakatlık Milli Takımda nüksetti. Guiza ameliyat oldu. Uğur Boral takıma katıldı ancak henüz tam olarak döndü diyemiyoruz. Stoch, katıldığı ilk antrenmanda iyiydi. Onun ciddi bir sorunu yok. O sevindirici. Uğur Boral ciddi ve uzun süreli bir sakatlık yaşadı. O kadar uzun süren bir sakatlıktan sonra toparlanma süreci biraz zaman alacaktır. İlk 11'de yer alması için çok erken. Bu konuda Uğur'un da sabırlı olması gerekiyor. Form tutması uzun sürebilir. Başta çok iyi gibi gelir ancak sonra performans düşüş gösterir, sonrasında tekrar olağan haline döner." bilgisini verdi.

"Sezon başından itibaren gönül rahatlığıyla tam takım olarak çalışamadınız. Karşınızda genelde kabarık bir sakat listesi oldu. Sakatlığı olan oyuncular listesine baktığınızda neler düşünüyorsunuz?" şeklindeki bir soruya ise Kocaman, "Şu andaki liste çok da olumsuz değil. Artık Fenerbahçe takımı, sezon başına göre hem uyum olarak hem kondisyon olarak hem ruhsal olarak daha iyi durumda ve bu sakatlık durumları sezon başına göre daha çabuk atlatılabiliyor." diye yanıt verdi.

Kocaman, Niang'ın durumu hakkında ise, "Niang için ne oynamayacak ne de oynayacak diyebiliriz. Ancak oynama ihtimali daha yüksek. Semih ile ilgili bir şey söyleyemiyorum, dizine darbe aldığını duydum, doktor kontrolünde bugün ve yarın antrenmanlara çıkacak. Gökhan Gönül'ün bugün için herhangi bir sakatlığı, oynamama ihtimali yok. Gökhan Ünal, Konyaspor maçında kesin olarak yer alamayacak." diye konuştu.

"KAZIM'I FORVET OLARAK DÜŞÜNÜYORUM"

"Sizin hep söylediğiniz şeyin sahaya da yansıdığını görüyoruz. 'Benim için önemli olan futbolcunun performansıdır, hak ederse formayı alır' diyorsunuz. Örnek olarak Kazım'ı verebiliriz. Kazım hem kadroda hem Batman maçında oynadı... Niang sorun yaşadığında Kazım'ı forvet olarak düşünebilir misiniz?" şeklindeki bir soruya ise Kocaman, "Evet, kesinlikle. Performans benim için çok önemli. Sadece ben değil tüm antrenörler oyuncularını seçerken buna çok dikkat ederler. Ama bununla beraber şunu da bilmeliyiz ki; ne futbolda ne hayatta hiçbir zaman yüzde 100 adalet söz konusu olamaz. Yani performans tek başına her zaman yeterli olmayabilir. Pek çok şeyin bir arada olması gerekiyor. Antrenmanlara olan ilgi, kendini geliştirmek çok önemli. Kazım sezon başından itibaren bir takım hataları olmasına karşın antrenman düzenine devam etti, iyi çalıştı. Pozisyon olarak da forvetin merkezinde her zaman faydalanacağımız bir oyuncu. O pozisyonda Kazım'ın kanattan daha iyi oynayabileceğini düşünüyorum." ifadeleriyle yanıt verdi.

"STOCH DAHA İYİ OLACAK"

Sezon başındaki sakatlıklardan ve eksiklikleri dile getiren Kocaman, "Oyun anlayışımıza göre; önde oynayacağız, baskı yapacağız, çok koşacağız, baskı kuracağız. Bunların olması için de çok koşmak, güçlü olmak gerekiyor. Sezon başında bu çalışmaların yapıldığı kampa genç oyuncularla birlikte 19 oyuncu katılmış. 4'ü kaleci, 4'ü genç oyuncularımız. Gökhan, Okay, Hasan ve Berk de gençlerimiz. O kadar çok katılamayan vardı ki; Alex, Emre, Santos, Stoch bunlar kampın bir bölümünde vardı. Güiza, Mehmet Topuz, Uğur Boral, Özer Hurmacı hiç katılamadı kampa. Bir de kamp bittikten sonra gelenler var Gökhan Gönül, Lugano, Niang, Yobo, Serkan... Takımın ilk 11'ini oluşturan birçok isim kampa katılamadı.PAOK maçının ilk 11'ine ve son oynadığımız Gençlerbirliği maçının kadrosuna bakacak olursak Gökhan Gönül gibi Lugano gibi Mehmet Topuz gibi hiç katılmamış; Alex gibi bir bölüme katılmış bir bölüme katılmamış oyuncularla çıkmıştık. Young Boys maçına baktığımızda bambaşka bir tablo var. Volkan, Emre ve Alex var orada. Gençlerbirliği kadrosuyla Young Boys kadrosunu karşılaştırdığımız zaman yalnıza 3 oyuncu var iki kadroda da yer alan. Young Boys maçında ideal kadromuzun yalnızca 3 oyuncusu kadroda yer alabildi. Diğerleri kampa katılamayan, eksikleri olan oyunculardı. Bu tablolara bakınca tam takım olarak çıktığımız çok az maç görüyoruzb Evet, Bilica ve Cristian uzun süre yer aldı. Bugün oynayan kadroya baktığımızda Emre ve Alex'in durumu şöyleydi: Emre 2. periyotta rahatsızlığı dolayısıyla İstanbul'a geldi. Alex de 2. yarıda yoktu. Alex, o maça yalnızca 10-11 günlük antrenmanla çıktı. Fizik kalitesi olarak bariz bir fark var takımda şuan. Bunları çok konuşmayı sevmiyorum, bahaneler yaratmanın anlamı yok derken geçmişten ders çıkarmak gerektiğini de fark ediyorum. Buradaki en önemli hata; sezon başındaki planlamaydı. Takımın ana yükünü taşıyacağını, ilk 11'in kemik kadrosunu oluşturabileceğini Mehmet Topuz, Gökhan Gönül, Özer gibi oyuncuların o dönemde hiç faydalanamayacağımız şekilde olması ve çalışmalara katılamaması büyük sıkıntı yarattı. Bu da planlamalarda bir takım hatalar yaptığımızı gösteriyor. Pek çok şeyi başından itibaren net olarak oturtamadık. Issiar Dia gelir gelmez sakatlandı, Yobo aynı şekilde; Niang şuan sakat, Lugano Milli Takımdan geç geldi şu an da enfeksiyon geçiriyor, Stoch da Dünya Kupası'ndan geldi ve şu an ciddi olmamakla birlikte sakatlık geçirdi. Stoch önümüzdeki haftalarda gerçek gücünü performansını daha da iyi bulacak ve Niang ile Dia'nın yanındaki yerini alacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

"MEHMET TOPUZ GERÇEK BENLİĞİNİ BU SEZONDA GÖSTERECEK"

"Niang, Dia ve Stoch üçlüsünü bir türlü bir arada oynatamadınız. Bu anlama bir şanssızlık yaşadığınızı düşünüyor musunuz?" şeklindeki bir soruya ise Kocaman, "Evet, fakat ufak bir saptama da yapmak lazım. Yapılan transferler aslında 6 ay 1 yıl sonra asıl benliklerini bulurlar. Niang'ın yüksek tecrübesi ve kalitesiyle takıma hemen uyum sağlaması bir istisna tabii ki. Mehmet Topuz, gerçek benliğini asıl bu sezondan itibaren gösterecek. Ben onu da bu senenin transferi olarak düşünüyorum. Özer için de aynı şey geçerli. Stoch ve Dia için de aynı şeyleri söyleyebiliriz. Uyum denen şey oyuncuların 5-6 ay içinde buldukları gerçek benlikleridir, yükselişe geçişleridir." diye cevap verdi.

"Cristian'ın performansındaki gözle görülür düşüşten sonra siz Selçuk'u tercih ettiniz. O bölgede Mehmet Topuz'u düşünüyor musunuz?" şeklindeki soruya ise Kocaman, "Evet; Cristian, Mehmet Topuz bir de Gökay üçlüsü arasında düşünüyorum. Umarım en doğru kararı veririz." karşılığını verdi.

"DEĞİŞİM VE GELİŞİM SÜRÜYOR"

"Takım antrenmanları dışında oyunculara bireysel programlar da verdiğinizi görüyoruz. Bu konuda ne söyleyeceksiniz? Takım istenen düzeye geliyor mu?" şeklindeki soruya ise Kocaman, "Tabii ki... Olumlu bir gelişme söz konusu. Tam anlamıyla istediğiniz seviyede mi diye sorarsanız evet diyemem ancak değişim-gelişim var ve devam ediyor ancak henüz istenen seviyede değil. Alışkanlıkları değiştirmek çok zor ve yüksek sürate alışmak da bu anlamda zaman ve çalışma gerektiriyor. İlerleyen zamanlarda antrenmanlarımız daha da artacak. Bunu yapmak zorundayız çünkü dünya üzerinde futbol sadece yüksek kaliteyle değil, sahada daha hızlı olmakla ve daha fazla yer kaplayarak oynanıyor. Maçlardan sonra koşu raporları veriliyor ancak bunlar çok yanıltıcı. Benim gibi futbolu bırakmış bir insan sahada koşmadan, sadece yürüyerek 6 km ortalamayla yürürüm ve 9 km'yi bulur. Esas olan bu koşu mesafeleri değil bu mesafedeki sürat, sprint sayısıdır önemli olan. Bu mesafeleri topla ne kadar yapabiliyorsunuz, bu önemli... Fenerbahçe takımı artık saha içinde çok fazla mesafe kat eden, süratli bir takım olmalı ve olacak da. Bizim çapımızdaki takımların, büyük kulüplerin çok hızlı olmaları ve bu hızı topla yapabilmeleri gerekmektedir. Dünya standardında yüksek seviyelerde olmak için bunu yapmak zorundayız. Topla birlikte yapılan hızdır önemli olan. Biz önde oynayacağız, top bizde olacak, topu etkili kullanacağız, top rakibe geçtiğinde onlara baskı yapacağız ve oyun kurmalarını engelleyeceğiz... Bunu tam olarak sahaya yansıtamıyoruz henüz."

diye yanıt verdi.

"Ancak skoru ele geçirdikten sonra bu oyun tarzını deneyebilir misiniz? Yani böyle bir geçiş süreci formülünüz var mı?" şeklindeki soruya ise Kocaman, "Büyük takımlar, oyunun her bölümünde doğru refleksi gösterebilen takımlardır. Esas olanı söyleyecek olursak; 'Biz, sürekli rakibe kendi oyununu dikte ettiren bir takım olmalıyız. Beşiktaş maçında son 10 dakikada yaptığım değişiklik de buna istinaden yapılan bir değişiklikti. Alex ile Cristian'ı değiştirerek merkezden oluşabilecek delikleri kapatmayı hedeflemiştim. Bu hamleyle orada doğabilecek gol ihtimallerini düşürmekti. Kaldı ki bunu gerçekleştiremedik ve penaltıyla bir gol yedik. Esas gideceğimiz yol her zaman her rakip karşısında kendi oyununu kabul ettiren bir takım olmak." diye yanıt verdi.

Konya maçı ile ilgili olarak ise Kocaman, "Ziya Doğan'ın olması maçın özellikle markaj ve futbol içindeki sertlik oranının biraz daha yüksek olacağını gösteriyor. Topu kullanma kalitemiz skoru belirleyecek. Kendi düşünce sistematiğimin yüzde 5-yüzde10 dışına çıkarak söylemek istiyorum ki; bu maçta oyun düşüncemiz oyun kalitemiz kadar burada sonuç bizim için en önemli olan şey. Çıktığımız yolda bize en önemli desteği sonuçlar veriyor çünkü. Konya'da ne olursa olsun kazanmaya yönelik bir oyun ortaya koyacağız." diye konuştu.