Balyoz hükümetinin çevre bakanı konuştu
Çetin Doğan'ın imzası bulunan Balyoz darbe planı kapsamında kurulacak kabinede ismi Çevre Bakanı olarak nitelendirilen CHP İstanbul Milletvekili Fatma Nur Serter iddiaları ciddiye almadığını belirterek planı yalanladı.
CHP İstanbul Milletvekili Serter, Sinop Milletvekili Engin Altay'la birlikte Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Serter, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nun CHP'li üyeleri adına sözleşmeli öğretmenlerin eş durumundan tayin konusunda yaşadıkları sıkıntıyı dile getirmek için bu toplantıyı düzenlediklerini belirtti. AK Parti iktidarında öğretmenlerin atamalar ve özlük hakları ile ilgili sorunlarının giderek ağırlaştığını ve bir öğretmen krizi yaşandığını belirten Serter, ataması yapılmayan 250 bin öğretmenin umutları sürekli ertelenirken sözleşmeli öğretmenlere verilen sözlerin de tutulmadığını öne sürdü. Türkiye'nin her köşesinde öğretmenlik görevini özveriyle sürdüren ancak statüsü gereği memur ya da işçi sayılmayan, 657/4B'li çalışan sözleşmeli öğretmenlere 2008'den bu yana 3 kez kadro sözü verilmesine karşın bu sözlerin tutulmadığını anlatan Serter, sözleşmeli öğretmenlerin yaşadıkları önemli bir sorunun da aile bütünlüğünün sağlanması için eş durumundan il emrine tayin hakkını elde edememeleri olduğunu vurguladı. Sözleşmeli öğretmenlerin, kadrolu öğretmenlerin sahip olduğu eşlerinin bulunduğu yerlerde çalışma hakkını talep ettiklerini ancak sürekli oyalamalarla bu isteklerinin yerine getirilmediğini kaydeden Serter, aile bütünlüğünün sağlanmasının devletin en temel görevleri arasında yer aldığını ve Anayasa tarafından da teminat altına alındığını anlattı. Sözleşmeli öğretmenlerin Anayasa'nın tanıdığı bu imkândan mahrum bırakıldıklarını anlatan Serter, Milli EğitimBakanı Nimet Çubukçu’nun bu konuda bir televizyon kanalında verdiği sözün gereğini hala yerine getirmediğini söyledi. 5 bin sözleşmeli öğretmenin eşleri ile aynı ilde görev yapmak konusundaki taleplerinin cevapsız bırakıldığını belirten Serter, başkalarının çocuklarını eğiten, onlara sevgiyle sarılıp kucaklayan öğretmenlerin kendi çocuklarına sevgiyle sarılmaktan yoksun olduklarını anlattı. Serter, bunun toplumun vicdanını rahatsız ettiğini ve bir trajedi olduğunu ifade etti. Serter şunları söyledi:
"AK Parti milli eğitim tarihine öğretmen zulmü ile geçmek istemiyorsa bu sorunu acilen çözmek zorundadır. Aileden sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde de bulunan Nimet Çubukçu'dan bu sorunun çözümünü beklemek öğretmenlerin hakkıdır. Sözleşmeli öğretmenlerin aile bütünlüğünün sağlanmasına ilişkin sorunlarının CHP olarak takipçisi olacağız."
Basın toplantısının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Serter, Balyoz darbe planında adının kurulacak kabine listesinde Çevre Bakanı olarak geçtiğinin hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Bu çok gülünç bir kabine, gülünç bir iddia. Hiçbir şeklide ciddiye almıyorum. Bütünüyle bu Balyoz planı denilen şeyin henüz gerçekliği zaten kanıtlanmamıştır. Dolayısıyla hiçbirini ciddiye almıyorum. Böyle bir soruya cevap vermeyi bile kendi adıma zül kabul ediyorum. Bu ciddiye alınacak bir şey değildir. Bu kabul edilmesi mümkün olan bir şey değildir. Birisi sansasyon olsun diye muhtemelen benim adımı da buraya eklemiştir diye düşünüyorum."
"AK Parti milli eğitim tarihine öğretmen zulmü ile geçmek istemiyorsa bu sorunu acilen çözmek zorundadır. Aileden sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde de bulunan Nimet Çubukçu'dan bu sorunun çözümünü beklemek öğretmenlerin hakkıdır. Sözleşmeli öğretmenlerin aile bütünlüğünün sağlanmasına ilişkin sorunlarının CHP olarak takipçisi olacağız."
Basın toplantısının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Serter, Balyoz darbe planında adının kurulacak kabine listesinde Çevre Bakanı olarak geçtiğinin hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Bu çok gülünç bir kabine, gülünç bir iddia. Hiçbir şeklide ciddiye almıyorum. Bütünüyle bu Balyoz planı denilen şeyin henüz gerçekliği zaten kanıtlanmamıştır. Dolayısıyla hiçbirini ciddiye almıyorum. Böyle bir soruya cevap vermeyi bile kendi adıma zül kabul ediyorum. Bu ciddiye alınacak bir şey değildir. Bu kabul edilmesi mümkün olan bir şey değildir. Birisi sansasyon olsun diye muhtemelen benim adımı da buraya eklemiştir diye düşünüyorum."