GRAFİKLİ - Avusturya'da Irkçı Saldırılarda Büyük Artış

Avusturya'da 2016 yılında kayıt altına alınan ırkçı saldırı sayısı bin 107'ye yükseldi Irkçı saldırıların hedefinde ilk sırada Müslümanlar ve sığınmacılar yer alıyor ZARA Derneği Başkanı Schaefer: 'Toplumda oluşturulan korku ve nefret söylemi, siyasi kimliği olmayan kişileri bilinçsiz bir şekilde nefret söylemi kullanmaya yöneltiyor'.

Avusturya'da geçen yıl kayıt altına alınan ırkçı saldırı sayısı bin 107'ye yükseldi.

Irkçı saldırıları rapor eden sivil toplum örgütü Irkçılık Karşıtı Çalışma ve Sivil Oluşum (ZARA) derneği, 2016 Yılı Irkçılık Raporu'nu yayımladı. Buna göre, ülkede 2015 yılında 927 ırkçılık vakası görülürken, bu sayı 2016 yılında bin 107’e çıktı.

Raporda, saldırılara hedef olan gruplar arasında sığınmacılar ilk sırada yer alıyor. Kayıt altına alınan saldırıların yüzde 35'i sığınmacılara yönelik olurken, sığınmacıları yüzde 16,7 ile Müslümanlar izliyor. Rapora göre, ırkçı saldırıların yüzde 41'i belirli bir grup gözetilmeksizin yapılıyor. Sığınmacıların büyük kısmının Müslüman olduğu göz önünde bulundurulduğunda, saldırıların yaklaşık yarısının Müslümanlara yönelik olduğu görülüyor.

Raporda, siyasiler ve medya tarafından Müslümanlar ve sığınmacılara karşı olumsuz propaganda ve yayınların etkisiyle bu gruplara yönelik ırkçı vakaların arttığı vurgulandı.

- Sığınmacı düşmanlığı hız kesmeden artıyor

Geçen yıl 2015'te olduğu gibi sığınmacıların Avrupa'ya gelmesi nedeniyle vakalarda artış kaydedildiği belirtilen raporda, en fazla ırkçı saldırının sırasıyla yüzde 31 ile internet üzerinden, yüzde 20 ile kamusal alanda ve yüzde 9 ile siyaset ve medya üzerinden gerçekleştiğine dikkati çekildi.

Raporda saldırılara örnek olarak, sığınmacı olduğu anlaşılan birinin kafeteryaya alınmaması, bir sığınmacı yerleşkesinin yakılması, bazı bar ve kafe sahipleri ile yüzme havuzlarının sığınmacılara giriş yasağı koyması gösterildi. Öte yandan sığınmacı karşıtı iklimin güçlendirilmesi için bazı sahte taciz raporları alındığına da işaret edildi.

- Camiler de ırkçı saldırıların hedefi

Ülkede Müslümanlara yönelik oluşturulan iklim nedeniyle 2016 yılında çok sayıda başörtülü kadının saldırılara maruz kaldığı ifade edilen raporda, ırkçı saldırıların başlıca hedefleri arasında camilerin olduğu, geçen ramazan ayında bir caminin girişine domuz kafası bırakıldığı, başka bir caminin duvarlarına domuz kanı sürüldüğü belirtildi.

Raporda ayrıca kimi zaman siyasilerin Müslümanlara yönelik yalan haberler yaydığı ve bu şekilde toplumdaki ayrışmanın derinleştirilmek istendiği vurgulandı.

En fazla ırkçılığın yüzde 31 ile sosyal medya üzerinden yapıldığı kaydedilen raporda, sığınmacılara yönelik nefretin ulaştığı boyut olarak, 14 yaşında bir Suriyeli çocuğun Tuna Nehri'nde boğulmasının ardından, 'Bir sonraki terörist turist boğuldu' şeklindeki paylaşım gösterildi.

ZARA derneğinin Başkanı Claudia Schaefer, ırkçılık vakalarının endişe verici boyutlara ulaştığını vurgulayarak “Toplumda oluşturulan korku ve nefret söyleminin, hayatın her alanında gözlemlendiğini, bu durumun siyasi kimliği olmayan kişileri bilinçsiz bir şekilde nefret söylemi kullanmaya yönelttiğini” ifade etti.

Popülizmin sorumsuzluk olduğunu kaydeden Schaefer, tüm siyasilere ve kamu görevlilerine hiçbir ırk, renk, dil ve din ayrımı gözetmeksizin yasalara uyma çağrısında bulundu.

Derneğin sözcülerinden Lilian Levai de özellikle aşırı sağ partilere mensup siyasilerin, ulusal parlamentoda yaptıkları konuşmalarda, sığınmacıları açık bir şekilde aşağılayarak hakaret ettiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA