Öz İplik-İş Sendikası Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı
Genel Başkan İnanç: 'Siyasi istikrarsızlıklardan ve yol açtığı ekonomik darboğazlardan, yolsuzluklardan, vesayet yönetimlerinden çok çektik, çok büyük kayıplar yaşadık. 16 Nisan'da Türkiye'deki tüm seçmenlerin sandık başına gidip oy kullanmalarını istiyoruz, hangi tercihte bulunurlarsa bulunsunlar'
Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Murat İnanç, 'Siyasi istikrarsızlıklardan ve yol açtığı ekonomik darboğazlardan, yolsuzluklardan, vesayet yönetimlerinden çok çektik, çok büyük kayıplar yaşadık. 16 Nisan'da Türkiye'deki tüm seçmenlerin sandık başına gidip oy kullanmalarını istiyoruz, hangi tercihte bulunurlarsa bulunsunlar.' dedi.
İnanç, sendikasının Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısı öncesi düzenlediği basın toplantısında, Avrupa ülkelerinin, anayasa değişikliğine ilişkin 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasına müdahil olarak, gazetelerinde Türkçe başlıklar attığını belirtti.
Avrupa'nın Türkiye'deki halk oylamasına ilgisinin görüldüğünü ifade eden İnanç, 'Kadın bakanın ülkeye girişi esnasında olağanüstü hal ilan edip, onu ülkeye sokmamak, araçtan indirmemek için bir kadına ve orada dokunulmazlıkları bulunan elçilik görevlilerimize yapılanlar, hakikaten ülke olarak, sendika olarak zorumuza gitti.' diye konuştu.
Türkiye'deki seçimlerin Avrupa'yı ilgilendirmemesi gerektiğini kaydeden İnanç, 'Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Hollanda'da Türkiye Büyükelçiliğine girmiş olsaydı ne yapacaktı ki? Oradaki Türklerle oturup sohbet edecekti. O davranışlar, hatta daha ileri gidilip 'vur emri' bile verilmiş olması, hakikaten bizi derinden yaraladı.' dedi.
İnanç, geçmişinde sömürgecilik olan bir ülkenin, Türkiye'ye demokrasi dersi verme hakkının bulunmadığını söyledi.
Sığınmacılar için duvarlar inşa eden Avrupa'nın, Türk yargısından kaçan teröristleri bağrına bastığını, PKK sempatizanlarına yürüyüş ve gösteri izni verdiğini belirten İnanç, 'Avrupalılar yerdeki insanı, köpeğin ısırmasına müdahale dahi etmediler.' ifadesini kullandı.
- 'Tekstil sektöründe çalışanların da sorunları var'
İnanç, tekstil sektöründe çalışanların da sorunları bulunduğunu dile getirdi.
Asgari ücretlilerin, tasarruftan önce geçimlerini sağlamaları gerektiğini anlatan İnanç, bu nedenle üyelerini, zorunlu bireysel emeklilik sisteminden çektiklerini belirtti.
Sendika olarak gider gösterme hakkı kapsamında, eğitim, kira ve yakıt gibi giderlerin vergi diliminden düşülmesini teklif ettiklerini bildiren İnanç, kıdem tazminatı konusunun da 'içler acısı' olduğunu iddia etti.
Örgütlenme özgürlüğüyle ilgili sorunlar bulunduğunu savunan İnanç, yetki davalarında yargı sürecinin çok uzun sürdüğünü kaydetti. İnanç, işverenlerin, işçilerinin sendikalara üye olmaması için her şeyi yaptığını, bazılarının da çalışanlarının asgari geçim indirimini vermediğini öne sürdü.
Tekstil sektöründe kayıt dışı ve kaçak işçiliğin çok olduğunu dile getiren İnanç, yevmiyeli işçi bile çalıştırıldığına değindi. İnanç, işçi sendikası olarak Meclis'te asgari ücretle ilgili siyasi partilerin bir araya gelip konuyu gündeme getirdiklerini görmediklerini savundu.
İnanç, sendikalarının, demokrasinin yanında yer aldığını vurgulayarak, 'Siyasi istikrarsızlıklardan ve yol açtığı ekonomik darboğazlardan, yolsuzluklardan, vesayet yönetimlerinden çok çektik, çok büyük kayıplar yaşadık. 16 Nisan'da Türkiye'deki tüm seçmenlerin sandık başına gidip oy kullanmalarını istiyoruz, hangi tercihte bulunurlarsa bulunsunlar.' diye konuştu.
Kaynak: AA
İnanç, sendikasının Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısı öncesi düzenlediği basın toplantısında, Avrupa ülkelerinin, anayasa değişikliğine ilişkin 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasına müdahil olarak, gazetelerinde Türkçe başlıklar attığını belirtti.
Avrupa'nın Türkiye'deki halk oylamasına ilgisinin görüldüğünü ifade eden İnanç, 'Kadın bakanın ülkeye girişi esnasında olağanüstü hal ilan edip, onu ülkeye sokmamak, araçtan indirmemek için bir kadına ve orada dokunulmazlıkları bulunan elçilik görevlilerimize yapılanlar, hakikaten ülke olarak, sendika olarak zorumuza gitti.' diye konuştu.
Türkiye'deki seçimlerin Avrupa'yı ilgilendirmemesi gerektiğini kaydeden İnanç, 'Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Hollanda'da Türkiye Büyükelçiliğine girmiş olsaydı ne yapacaktı ki? Oradaki Türklerle oturup sohbet edecekti. O davranışlar, hatta daha ileri gidilip 'vur emri' bile verilmiş olması, hakikaten bizi derinden yaraladı.' dedi.
İnanç, geçmişinde sömürgecilik olan bir ülkenin, Türkiye'ye demokrasi dersi verme hakkının bulunmadığını söyledi.
Sığınmacılar için duvarlar inşa eden Avrupa'nın, Türk yargısından kaçan teröristleri bağrına bastığını, PKK sempatizanlarına yürüyüş ve gösteri izni verdiğini belirten İnanç, 'Avrupalılar yerdeki insanı, köpeğin ısırmasına müdahale dahi etmediler.' ifadesini kullandı.
- 'Tekstil sektöründe çalışanların da sorunları var'
İnanç, tekstil sektöründe çalışanların da sorunları bulunduğunu dile getirdi.
Asgari ücretlilerin, tasarruftan önce geçimlerini sağlamaları gerektiğini anlatan İnanç, bu nedenle üyelerini, zorunlu bireysel emeklilik sisteminden çektiklerini belirtti.
Sendika olarak gider gösterme hakkı kapsamında, eğitim, kira ve yakıt gibi giderlerin vergi diliminden düşülmesini teklif ettiklerini bildiren İnanç, kıdem tazminatı konusunun da 'içler acısı' olduğunu iddia etti.
Örgütlenme özgürlüğüyle ilgili sorunlar bulunduğunu savunan İnanç, yetki davalarında yargı sürecinin çok uzun sürdüğünü kaydetti. İnanç, işverenlerin, işçilerinin sendikalara üye olmaması için her şeyi yaptığını, bazılarının da çalışanlarının asgari geçim indirimini vermediğini öne sürdü.
Tekstil sektöründe kayıt dışı ve kaçak işçiliğin çok olduğunu dile getiren İnanç, yevmiyeli işçi bile çalıştırıldığına değindi. İnanç, işçi sendikası olarak Meclis'te asgari ücretle ilgili siyasi partilerin bir araya gelip konuyu gündeme getirdiklerini görmediklerini savundu.
İnanç, sendikalarının, demokrasinin yanında yer aldığını vurgulayarak, 'Siyasi istikrarsızlıklardan ve yol açtığı ekonomik darboğazlardan, yolsuzluklardan, vesayet yönetimlerinden çok çektik, çok büyük kayıplar yaşadık. 16 Nisan'da Türkiye'deki tüm seçmenlerin sandık başına gidip oy kullanmalarını istiyoruz, hangi tercihte bulunurlarsa bulunsunlar.' diye konuştu.