'Cumhurbaşkanlığı Sisteminde 'Kamu Denetçiliği'nin Fonksiyonları Artacak'

Kamu Başdenetçisi Malkoç: 'Eğer Türkiye parlamenter demokrasiden Cumhurbaşkanlığı sistemine geçerse dolayısıyla işleyiş daha hızlanacak. Bizim Kamu Denetçiliği Kurumunun fonksiyonları daha da artacak. Bu illa şikayetlerin çok olması anlamında değil. Sağlık hizmetleri kalitesi standardı daha çok yükselsin istiyoruz, veya eğitim veya belediye hizmetleri' 'İnsanlara hizmet ederken hükümet modelleri, devlet modelleri farklılaşabilir. Türkiye çok uzun zamandan beri parlamenter demokrasiyle yönetiliyordu. TBMM'nin alacağı kararlarla bunda değişiklik olabilir. Herkesin ona hazırlıklı olması gerekir'

YETER ERDİNE - Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Türkiye'nin parlamenter demokrasiden Cumhurbaşkanlığı sistemine geçmesi halinde işleyişin daha da hızlanacağını belirterek, 'Bizim Kamu Denetçiliği Kurumunun fonksiyonları daha da artacak. Bu illa şikayetlerin çok olması anlamında değil. Sağlık hizmetleri kalitesi standardı daha çok yükselsin istiyoruz, veya eğitim veya belediye hizmetleri.' dedi.

Malkoç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kamu Denetçiliği Kurumu olarak şikayet başvuruları üzerine inceleme yaptıklarını, idarenin eylem ve işlemlerini, tutum ve davranışlarını insan hakları, hak, adalet ve hakkaniyet açısından değerlendirdiklerini hatırlattı.

Vatandaşların kurumlarla yaşadığı olumsuz olaylar ve haksızlıkların görev alanlarına girdiğini anlatan Malkoç, '2016 yılında 5 bin 600 civarında şikayet geldi. Sevindirici husus şu; bu şikayetlerin kurumlarla karşılıklı görüşüp yüzde 50'sini çözdük, hallettik. 2016'dan sonra aralık ayında görev değişimi oldu. Bizim 2017'de beklediğimiz şikayet sayısı 10 bini aşacak diye düşünüyoruz. Çünkü kurumun tanınırlığını arttırıyoruz.' diye konuştu.

Göreve gelmesinin ardından var olan çalışmaları sürdürdüğünü aktaran Malkoç, şöyle devam etti:

'Geçen dönem kurucu başkan ve üyeler vardı. Onlar kurumu teşkilatlandırmak, kurma, bina bulmak derken biraz yoruldular. Biz onlara göre daha şanslıyız. Onun için daha çok bu çalışmaları yapacağız. Kamu Denetçiliği Kurumunu daha çok tanıtacağız. Çünkü 10 bin kişi üzerinde araştırma yaptık. 'Ombudsmanlık ve kamu denetçiliği duydunuz mu?' diye sorduğumuzda ancak yüzde 25'i 'duyduk' diyor. 'Ne iş yapar?' diye sorduğumuzda da yüzde 10'u bir tarif yapıyor. Tam tarif yapmasa bile tarif yapıyor. Dolayısıyla Türkiye'de kamu hizmetleri standardının yükselmesi, iyi yönetim ilkelerinin yerleşmesi, hukuk devleti ve demokrasinin kalitesinin yükselmesi için bu tür kurumlara ihtiyaç var. Biz ne kadar çok çalışırsak aynı zamanda hem vatandaşlarımızın hizmet kalitesi artacak, hem de bir bakıma kararlarımızla, bu çalışmalarımızla idareye yol göstereceğiz. Türkiye'deki hukuku, vatandaşın hak arama özgürlüğünü, hak arama yollarını arttırmış olacağız. Vatandaşla devlet arasındaki ilişki ne kadar sağlam olursa ülkede demokrasimiz de insan hakları da o kadar kökleşmiş olur.'

- 'Vatandaşlarda hak arama kültürü gelişmeli'

Vatandaşlarda hak arama kültürünün gelişmesini istediklerinin altını çizen Malkoç, 'Hizmetlerde beklentiler tereddütsüz yükselecek. Bu hizmetler, bırakın Türk vatandaşlarını 4 milyon mülteciye de özellikle 3 milyon Suriyelilere de veriliyor. Vatandaşımıza sunacağımız hizmetin kalitesinin artması bize gelen müracaatların en güzel şekilde halline bağlı. Biz sadece idareye tavsiye kararı vermiyoruz. Olması gereken kalite standardını ortaya koyuyoruz.' ifadelerini kullandı.

Yürüttükleri çalışmalarla kamu hizmeti görenlerin önünü açtıklarını vurgulayan Malkoç, 'Onlara bir bakıma danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Çünkü önemli olan insanımıza hizmettir. Hani Şeyh Edebali'nin güzel bir sözü var. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' Bizim kurumun en önemli prensibi şudur: İnsanların en hayırlısı insanlığa en faydalı olandır.' dedi.

Kuruma gelen müracaatı en geç 6 ayda çözdüklerine işaret eden Malkoç, şu değerlendirmeyi yaptı:

'Olağanüstü dönemler veyahut da dosyanın muhtevası genişse uzayabilir ama yasa koyucunun bize belirlediği süre 6 ay. Bunun ne faydası var. Mahkemeler harç, pul, para alıyor. Biz para almıyoruz. Mahkemelerde çözüm süreci uzuyor. Mahkeme denince yüzü soğuktur. Hatta bazen kızılan insanı nasıl tarif ederiz? 'Mahkeme duvarı gibi suratı var.' Bu mahkemelerin işleyişinden kaynaklanan bir şey ama bize gelince Kamu Denetçiliği Kurumu başvurulardan para almıyor. Harç ve müracaat parası almıyor. İkincisi karşılıklı dostane çözüm yapıyoruz. Üçüncüsü süre 6 ayla sınırlı. Hukuk Fakültesi birinci sınıfta ilk anlatılan derslerde şu söylenir; En iyi mahkeme kararından daha iyidir tarafların anlaşması. Biz bunu temin etmeye çalışıyoruz. Devlet millet kaynaşmasına katkı sunmaya çalışıyoruz.'

- 'Cumhurbaşkanlığı sistemiyle işleyiş hızlanacak'

Meclis'te anayasa değişikliği paketinin görüşüldüğüne dikkati çeken Şeref Malkoç, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Birinci tur oylamadan geçti. Muhtemelen önümüzdeki hafta da bu çalışma yapılacak. Eğer Türkiye parlamenter demokrasiden cumhurbaşkanlığı sistemine geçerse dolayısıyla işleyiş daha hızlanacak. Bizim Kamu Denetçiliği Kurumunun fonksiyonları daha da artacak. Bu illa şikayetlerin çok olması anlamında değil. Sağlık hizmetleri kalitesi standardı daha çok yükselsin istiyoruz veya eğitim veya belediye hizmetleri. İşte bunun için biz kamu görevlilerine yol göstermiş olacağız. Kamu görevlilerinin ufkunun açılmasında katkıda bulunacağız.'

Devlet ve kurumlarının tümünün insanlara hizmet için var olduğunu kaydeden Malkoç, 'İnsanlara hizmet ederken hükümet modelleri, devlet modelleri farklılaşabilir. Türkiye çok uzun zamandan beri parlamenter demokrasiyle yönetiliyordu. TBMM'nin alacağı kararlarla bunda değişiklik olabilir. Herkesin ona hazırlıklı olması gerekir.' diye konuştu.

Kurum olarak özel rapor hazırlama imkan ve yükümlülükleri de bulunduğunu hatırlatan Malkoç, göç ve mülteciler konusunda rapor hazırlığında olduklarını belirterek, rapordan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açılışını yapacağı Uluslararası Mülteciler ve Göç Sempozyumu düzenleyeceklerini, sempozyuma dünyadaki bütün ombudsmanları davet ettiklerini anlattı.

Türkiye'nin yaptığı çalışmaları ve Suriyelilerin yaşadığı ıstırapları bütün dünyaya anlatmak istediklerini vurgulayan Malkoç, 'Gönlü geniş, yüreği sevgi dolu, dünyadaki Birleşmiş Milletlere kayıtlı mültecilerin yarısından fazlasını bağrına basan insanımızın bu çalışmalarını dünyaya duyurmak istiyoruz. Bu maksatla rapor hazırlıyoruz. Gereken çalışmaları yaptık. Gaziantep'te vali beyin başkanlığında toplantı yaptık. Kahramanmaraş ve Kilis'te temaslarımız oldu. Burada dinlediklerimizi alanda yerinde görmek için kampları gezdik. Gayet güzel. Bir defa daha Türk milletine mensup olmanın gururunu, heyecanını yaşadık.' ifadelerini kullandı.

Malkoç, kamplar ne kadar güzel olursa olsun vatanın yerini tutamadığına işaret ederek, 'İnşallah Suriye'deki bu iç savaş biter. Bu arkadaşlarımız, bu komşularımız, bu misafirlerimiz de kendi vatanlarına dönerler. Dünyanın en güzel şehri Halep'i yeniden ihya ve inşa ederler. Biz de onlara yine yardım ederiz. İnşallah barışı bu bölgede tesis ederiz.' dedi.

Kaynak: AA