'Damla Projesi'yle Binlerce Kilometre Katedip Farklı Hayatları Tanıyorlar

Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hayata geçirilen proje kapsamında Türkiye'ye gelen yabancı üniversite öğrencileri, ülkelerinden binlerce kilometre uzaktaki kırsal yerleşim yerlerinde gönüllü olarak sosyal faaliyetlerde görev alıyor Gençlik ve Spor Bakanlığı Müşaviri Ayvazoğlu: 'Dünyanın farklı farklı ülkelerinden gelen gençler, Türk gençleri ile bir araya gelerek kaynaşıyorlar ve köy ziyaretlerinde bulunup, yaşantılarına ortak oluyorlar' Liberyalı Harris: 'Samimi insanlarla karşılaştım, birçok şey öğrendim, çok mutluyum. Bir de köyde insanlar nasıl yaşıyorlar, çok iyi öğrendim'

MUHSİN ARSLAN - Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hayata geçirilen 'Damla Projesi' kapsamında Türkiye'ye gelen yabancı üniversite öğrencileri, kendi ülkelerinden binlerce kilometre uzaktaki kırsal yerleşim yerlerinde gönüllü olarak sosyal faaliyetlere katılıyor.

Proje çerçevesinde Bilecik'e gelen yerli ve yabancı öğrenciler, Sevgi Evleri ve huzurevini ziyaret edip, çocuklar ve yaşlılarla buluştu. Köylerdeki yaşlıları evlerinde ziyaret eden öğrenciler ot biçiyor, domates ve salatalık ekip suluyor, mezarlık temizliği yapıp, binalara çeşitli figürler çiziyor.

Gençlik ve Spor Bakanlığı Müşaviri Metin Ayvazoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bakanlıkça yürütülen 'Damla Projesi'nin sosyal sorumluluk çalışması olduğunu anlattı.

Projenin 3 yıldır uyguladığını, etnik, dil, din, mezhep ayırımı yapmadan bütün insanlığı kapsadığını ifade eden Ayvazoğlu, şöyle konuştu:

'Dünyanın farklı farklı ülkelerinden gelen gençler, Türk gençleriyle bir araya gelerek kaynaşıyorlar ve köy ziyaretlerinde bulunup, yaşantılarına ortak oluyorlar. Hedef, insanlığın umudu olan merhametli gözleri inşa etmek. Köylerde çok güzel karşılanıyoruz. Öğrenciler, köylülerle hoş bir vakit geçiriyor. Çoğunlukla köy ziyaretlerinde bulunarak, gönüllü yardımlarda ve manevi desteklerde bulunuyoruz. Cami ve mezarlık ziyaretleri gerçekleştirip, dualar ediyoruz.'

- 'İnsanlığın gönül kapılarını projeyle açıyoruz'

Dumlupınar Üniversitesi Matematik Bölümü mezunu Asiye Kubaş, adına 'gönül' dedikleri yollarda ilahi bir aşk aradıklarını, önlerine çıkan engelleri de dualarla aştıklarını dile getirdi.

Bütün gönüllere girmeyi, merhameti ve sevgiyi hatırlatmayı amaçladıklarını söyleyen Kubaş, şöyle devam etti:

'Biz insanlığımızı tozlu raflarda kavanozlara saklayıp bir köşeye bırakmıştık ama bir köşeye bıraktığımız insanlığımızı, sevgimizi ve merhametimizi tekrar ortaya çıkarmak için proje dahil olduk. İstanbul'un fethi 1453'te eski çağ kapanıp, yeni çağ açılmıştı. Damla Projesi'nde ise tamamen insanlık üzerine eski bir çağ kapanıp yeni bir çağ açılıyor. Nasıl Malazgirt Zaferi'nde Anadolu'nun kapıları Türklere açıldıysa biz de bütün insanlığın gönül kapılarını Damla Projesi ile açıyoruz.'

Etiyopyalı Huda Seid Abdella da farklı ülkelerden ve Türkiye'den katılan öğrencilerle birlikte çocukların yüzlerini boyadıklarını ve okulları gezdiklerini belirterek, amaçlarının bir damla olarak bir okyanus oluşturmak, insanları gülümsetmek ve sevildiklerini hissettirmek olduğunu söyledi.

Liberyalı Jacoueline Harris ise projeye katıldığı için mutluluk duyduğunu ifade ederek, 'Samimi insanlarla karşılaştım, birçok şey öğrendim, çok mutluyum. Samimi insanlar görmem benim için çok iyi oldu. Bir de köyde insanlar nasıl yaşıyorlar, çok iyi öğrendim.' dedi.

Bosna Hersekli Amira Omanoviç de Marmara Üniversitesi Kimya Bölümü öğrencisi olduğunu ve 3 yıldır Türkiye'de bulunduğunu anlatarak, aynı şeyi konuşunca değil aynı duyguyu paylaşınca anlaşıldığını söyledi.

- 'Empati duygusunu öğrendik'

Edirne'den gelen Sevtap Gülen de projeye ilk defa katıldığını ve bu duygunun tarif edilemeyeceğini, yaşamak gerektiğini vurguladı. Gülen, 'Empati duygusu, yaşanmışlık ve köy hayatı neymiş bunları gerçekten burada öğrendik. Damla Projesi anlatılmaz, yaşanır bir proje. Her yere küçük damlalar bırakıp yürekleri filizlendirme amacı içerisindeyiz.' ifadelerini kullandı.

Merkez Kızıldamlar köyü muhtarı Metin Gezen ile Kızıldamlar Köyü Kültür Derneği Başkanı Mustafa Gezen tarafından ağırlanan grup, burada yöresel halk oyunları gösterileri izlemedi, kabak tarlalarını gezdi ve mezarlık ziyaretinde bulundu.
Kaynak: AA