Kapatılan Vakıf Üniversitelerindeki Öğrencilerin Durumu
İzmir Barosu Başkanı Özcan: 'Suça karışmış, yataklık etmiş olanlar ayrılsın, cezasını çeksin, ama masum kimsenin mağdur edilmemesi lazım'.
İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, kapatılan vakıf üniversitelerinde okuyan öğrencilerin durumuna ilişkin 'İzmir Barosu olarak hiçbir öğrencimizin hak kaybına uğramasını istemiyoruz. Suça karışmış, yataklık etmiş olanlar ayrılsın, cezasını çeksin, ama masum kimsenin mağdur edilmemesi lazım.' dedi.
Kapatılan Şifa, Gediz ve İzmir üniversitelerinden bir grup öğrenci İzmir Barosu yönetim kurulunu ziyaret ederek sorunlarını aktardı.
İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, hukukçuların darbeye taraf olması mümkün olmadığını, akıl vicdan sahibi kişilerin de darbeye destek vermeyeceğini düşündüğünü aktararak, 'Ama maalesef bu olayı yaşadık. Türkiye çapında 65 bin öğrenciden bahsediliyor. Yetkililere hep birlikte sesleniyoruz. Kurunun yanında yaşın yanmaması lazım. Kim suçluysa en ağır şekilde cezalandırılsın. Ama hiçbir genç arkadaşımızın da bu hayat mücadelesinde geleceği yok edilmemeli. Bu nedene yetkililerimizin, siyasi iktidarın sizlerin sesine kulak vermesini istiyoruz.' şeklinde konuştu.
Üç üniversitenin de garantör üniversitesinin DEÜ olduğunu, DEÜ'nün hepsini almaya kalksa, bunun altından kalkamayabileceğini dile getiren Özcan, şunları söyledi:
'Şöyle bir çözüm olabilir. İzmir'deki bütün üniversitelere paylaştırmak ya da Ege bölgesindeki yakın üniversitelere göndermek gibi daha mantıklı çözüm üretilebilir. Veya, daha mantıklısı, mevcut kapatılan üniversitelerde yeniden yapılanmaya gidilerek, kimse mağdur edilmeden, idari ve eğitim kadrosunu yeniden yapılandırarak, öğrenime devam ettirilebilir. İzmir Barosu olarak hiçbir öğrencimizin hak kaybına uğramasını istemiyoruz. Suça karışmış, yataklık etmiş olanlar ayrılsın, cezasını çeksin, ama masum kimsenin mağdur edilmemesi lazım.'
İzmir Üniversitesinden Güler Gülagü ise engelli öğrenci olarak ailesinin olmadığı bir şehre gitmesinin mümkün olmadığını, İzmir'de bir üniversiteye yerleştirilmemesi halinde okulu bırakmak zorunda kalacağını belirterek, 'Bursluydum, bursum kesildi. Dokuz Eylül Üniversitesine nasıl giderim derken, şimdi başka şehre gitmek gibi daha büyük bir sorun var karşımda. Eğitim hakkımın bu şekilde elimden alınmasını istemiyorum.' dedi.
Kaynak: AA
Kapatılan Şifa, Gediz ve İzmir üniversitelerinden bir grup öğrenci İzmir Barosu yönetim kurulunu ziyaret ederek sorunlarını aktardı.
İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, hukukçuların darbeye taraf olması mümkün olmadığını, akıl vicdan sahibi kişilerin de darbeye destek vermeyeceğini düşündüğünü aktararak, 'Ama maalesef bu olayı yaşadık. Türkiye çapında 65 bin öğrenciden bahsediliyor. Yetkililere hep birlikte sesleniyoruz. Kurunun yanında yaşın yanmaması lazım. Kim suçluysa en ağır şekilde cezalandırılsın. Ama hiçbir genç arkadaşımızın da bu hayat mücadelesinde geleceği yok edilmemeli. Bu nedene yetkililerimizin, siyasi iktidarın sizlerin sesine kulak vermesini istiyoruz.' şeklinde konuştu.
Üç üniversitenin de garantör üniversitesinin DEÜ olduğunu, DEÜ'nün hepsini almaya kalksa, bunun altından kalkamayabileceğini dile getiren Özcan, şunları söyledi:
'Şöyle bir çözüm olabilir. İzmir'deki bütün üniversitelere paylaştırmak ya da Ege bölgesindeki yakın üniversitelere göndermek gibi daha mantıklı çözüm üretilebilir. Veya, daha mantıklısı, mevcut kapatılan üniversitelerde yeniden yapılanmaya gidilerek, kimse mağdur edilmeden, idari ve eğitim kadrosunu yeniden yapılandırarak, öğrenime devam ettirilebilir. İzmir Barosu olarak hiçbir öğrencimizin hak kaybına uğramasını istemiyoruz. Suça karışmış, yataklık etmiş olanlar ayrılsın, cezasını çeksin, ama masum kimsenin mağdur edilmemesi lazım.'
İzmir Üniversitesinden Güler Gülagü ise engelli öğrenci olarak ailesinin olmadığı bir şehre gitmesinin mümkün olmadığını, İzmir'de bir üniversiteye yerleştirilmemesi halinde okulu bırakmak zorunda kalacağını belirterek, 'Bursluydum, bursum kesildi. Dokuz Eylül Üniversitesine nasıl giderim derken, şimdi başka şehre gitmek gibi daha büyük bir sorun var karşımda. Eğitim hakkımın bu şekilde elimden alınmasını istemiyorum.' dedi.