Adana'daki Cinayet Davası
Bir otomobilin bagajında iple boğularak öldürülmüş halde bulunan besiciyi öldürdüğü öne sürülen 2'si firari 7 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Adana'da bir otomobilin bagajında, iple boğularak öldürülmüş halde bulunan besici Mehmet Nuri Delibaş'ı öldürdükleri öne sürülen 2'si firari 7 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Ali Önal, Vakıf Reşit Efe, tutuksuz yargılanan Halil Yiğit ve avukatları katıldı. Tarsus Cezaevi'nde tutuklu bulunan sanıklar Ayşe Özgün ve Hanife İbili ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme heyetinden söz isteyen sanıklardan Vakıf Reşit Efe, her şeyi anlatmak istediğini belirterek, 'Ben her şeyi anlatmazsam bu olay çözülemeyecek. Vicdanen rahatsız oluyorum.' dedi.
Sanıklardan Ayşe Özgün ve Hanife İbili'nin Delibaş’ın öldürüleceği konusunda bilgisi bulunmadığını savunan Efe, şöyle konuştu:
'Firari sanık Melik Karakaş, Mehmet Nuri Delibaş'ın öldürülmesi gerektiğini söylüyordu. Biz kendisi ile görüştüğümüzde öldürme planından vazgeçti. Melik Karakaş bizlere, 'Mehmet Nuri Delibaş'ta bir defter olduğunu ve bu defteri almamız halinde hem sanık Halil Yiğit'in hem de diğer borçluların borçlarından kurtulacağını bizim de bundan maddi menfaat sağlayacağımızı' söyledi.'
Söz konusu defteri aldıktan sonra maktul Mehmet Nuri Delibaş'ı serbest bırakmayı planladıklarını belirten Efe, şöyle devam etti:
'Maktul bizi tanımasın diye ben, Ali Önal ve Melik Karakaş kar maskesi takmıştık. Ali Önal defteri almak için Mehmet Nuri Delibaş'a bir yumruk vurdu. Melik Karakaş, Delibaş'ı bez veya çorap gibi bir cisimle boğarak öldürdü. Peşinde olduğumuz defteri aldı. Defteri teslim etmek için Halil Yiğit’in evine gittik. Melik Karakaş defteri, Halil Yiğit’e teslim etti. Yiğit ona bin lira verdi. Bu parayı da Hanife ve Ayşe’ye verdik. Bu işi Halil Yiğit organize etti. Öldürme niyetimiz yoktu. Öldürme düşüncesinde olsaydık, ıssız bir yerde çok rahat öldürebilirdik. Biz sadece defteri alacaktık.'
Sanık Ali Önal da Halil Yiğit'in bu işi organize ettiği iddiasıyla ilgili bilgisi olmadığını belirterek, 'Melik'ten duyduğum kadarıyla Halil Yiğit'in bir defter nedeni ile Mehmet Nuri’yi öldürmek istediğini duydum. Ben sadece defteri vermesi için elimin tersi ile kendisine vurdum. Melik, yere yatırıp ayağı ile boğazına çöktü ve bez gibi bir şeyle boğdu.' dedi.
Halil Yiğit ise Vakıf Reşit Efe ile Ali Önal'ın yalan söylediğini iddia etti.
Ayşe Özgün ve Hanife İbili ise kendilerine herhangi bir para verilmediğini savundu.
Mahkeme heyeti, duruşmadaki bu gelişme üzerine, Halil Yiğit’in tutuklanmasına diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Duruşma, eksikliklerin giderilmesi ve haklarında yakalama kararı bulunan firari sanıklar Melik Karakaş ve Fırat Karakaş’ın yakalanmaları için ertelendi.
Hayvan alım satım işi ile uğraşan besici Mehmet Nuri Delibaş, 29 Mart 2015’te merkez Sarıçam ilçesi Seyhan Baraj Gölü kenarı Deliçay mevkisinde park halindeki bir otomobilinin bagajında boğularak öldürülmüş halde bulunmuştu.
Kaynak: AA
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Ali Önal, Vakıf Reşit Efe, tutuksuz yargılanan Halil Yiğit ve avukatları katıldı. Tarsus Cezaevi'nde tutuklu bulunan sanıklar Ayşe Özgün ve Hanife İbili ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme heyetinden söz isteyen sanıklardan Vakıf Reşit Efe, her şeyi anlatmak istediğini belirterek, 'Ben her şeyi anlatmazsam bu olay çözülemeyecek. Vicdanen rahatsız oluyorum.' dedi.
Sanıklardan Ayşe Özgün ve Hanife İbili'nin Delibaş’ın öldürüleceği konusunda bilgisi bulunmadığını savunan Efe, şöyle konuştu:
'Firari sanık Melik Karakaş, Mehmet Nuri Delibaş'ın öldürülmesi gerektiğini söylüyordu. Biz kendisi ile görüştüğümüzde öldürme planından vazgeçti. Melik Karakaş bizlere, 'Mehmet Nuri Delibaş'ta bir defter olduğunu ve bu defteri almamız halinde hem sanık Halil Yiğit'in hem de diğer borçluların borçlarından kurtulacağını bizim de bundan maddi menfaat sağlayacağımızı' söyledi.'
Söz konusu defteri aldıktan sonra maktul Mehmet Nuri Delibaş'ı serbest bırakmayı planladıklarını belirten Efe, şöyle devam etti:
'Maktul bizi tanımasın diye ben, Ali Önal ve Melik Karakaş kar maskesi takmıştık. Ali Önal defteri almak için Mehmet Nuri Delibaş'a bir yumruk vurdu. Melik Karakaş, Delibaş'ı bez veya çorap gibi bir cisimle boğarak öldürdü. Peşinde olduğumuz defteri aldı. Defteri teslim etmek için Halil Yiğit’in evine gittik. Melik Karakaş defteri, Halil Yiğit’e teslim etti. Yiğit ona bin lira verdi. Bu parayı da Hanife ve Ayşe’ye verdik. Bu işi Halil Yiğit organize etti. Öldürme niyetimiz yoktu. Öldürme düşüncesinde olsaydık, ıssız bir yerde çok rahat öldürebilirdik. Biz sadece defteri alacaktık.'
Sanık Ali Önal da Halil Yiğit'in bu işi organize ettiği iddiasıyla ilgili bilgisi olmadığını belirterek, 'Melik'ten duyduğum kadarıyla Halil Yiğit'in bir defter nedeni ile Mehmet Nuri’yi öldürmek istediğini duydum. Ben sadece defteri vermesi için elimin tersi ile kendisine vurdum. Melik, yere yatırıp ayağı ile boğazına çöktü ve bez gibi bir şeyle boğdu.' dedi.
Halil Yiğit ise Vakıf Reşit Efe ile Ali Önal'ın yalan söylediğini iddia etti.
Ayşe Özgün ve Hanife İbili ise kendilerine herhangi bir para verilmediğini savundu.
Mahkeme heyeti, duruşmadaki bu gelişme üzerine, Halil Yiğit’in tutuklanmasına diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Duruşma, eksikliklerin giderilmesi ve haklarında yakalama kararı bulunan firari sanıklar Melik Karakaş ve Fırat Karakaş’ın yakalanmaları için ertelendi.
Hayvan alım satım işi ile uğraşan besici Mehmet Nuri Delibaş, 29 Mart 2015’te merkez Sarıçam ilçesi Seyhan Baraj Gölü kenarı Deliçay mevkisinde park halindeki bir otomobilinin bagajında boğularak öldürülmüş halde bulunmuştu.