Ermeni Mezalimi Araştırmaları Derinleştirilecek

Ardahan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Küçük: 'Ardahan ve çevre coğrafyası, Ermenilerin iddialarının aksine daha çok Ermeni mezalimine maruz kalmış bir coğrafya' 'Bölgede yaşayan mezalimi, toplu mezarlarını Genel Kurmay Başkanlığından izin almak suretiyle ortaya koymaya çalışacağız'.

Ardahan Üniversitesi (ARÜ) Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Levent Küçük, Ermeni mezaliminin yoğun yaşandığı Ardahan ve çevre coğrafyasında mezalimi belgelemek için yürüttükleri çalışmaları derinleştireceklerini belirterek, 'Bölgede yaşayan mezalimi, toplu mezarlarını Genelkurmay Başkanlığından izin almak suretiyle ortaya koymaya çalışacağız.' dedi.

Almanya'da sözde Ermeni Soykırım Tasarısı'nın kabul edilmesine tepki gösteren ve ülkenin tasarıyı Yahudilere karşı işlediği suçun altında ezilmemek için gündeme getirdiğini ifade eden Küçük, Ardahan ve çevre coğrafyasının Ermeni mezalimine maruz kalan bir coğrafya olduğunu vurguladı.

Küçük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Almanya Meclisindeki tasarının kabul edilmesinin meseleye yeniden bakmalarına gerekçe ve sebep oluşturduğunu dile getirdi.

- 'Kamuoyunun çoğunluğu ermeni mezalime uğramış tezine inanıyor'

Dünyada Ermeni olayları denilince kamuoyunun çoğunluğunun Ermenilerin mezalime uğradığı tezine inandığına dikkati çeken Küçük, şunları söyledi:

'Ancak içerisinde yaşadığımız bu coğrafya, yani Ardahan, Kars, Batum, Artvin ve çevreleri, tam tersine dünya kamuoyunun bilmediği bir şekilde Ermenilerin Müslümanlara karşı bir kıyım içerisinde oldukları, büyük bir felaket yaşattıkları coğrafya olarak bilinmektedir. 1914'e kadar bu coğrafyada yaşayan Müslüman nüfusun 5'te biri kalmıştır. Müslüman nüfus göçe zorlanmış. Ermeniler, bunların yerlerine Hristiyan toplulukları, çeşitli Rus toplulukları bölgeye getirmek suretiyle bölgenin popülasyonunu değiştirmişlerdir.'

Küçük, bölgede Ermenilerce öldürülenlerin binin üzerinde olduğunu, bunu da ABD'li tarihçi yazar Justin Mccarthy'ye dayanarak ifade ettiğini anlatarak, şöyle devam etti:

'Justin Mccarthy bunu bizzat İngiliz arşiv kaynakları ve Amerikan raporlarına dayanarak ortaya koymakta. Biz şimdi benzeri bir şekilde bölgede yaşayan mezalimin, toplu mezarlarını Genelkurmay Başkanlığından izin almak suretiyle ortaya koymaya çalışacağız. Bu çalışma ile bölgede yaşanan mezalimin göstergesi olan Müslüman toplu mezarları, Genelkurmay Başkanlığından izin alınmak suretiyle krokilenecek ve anıtlaştırılacaktır.

Başbakanlık Osmanlı Arşivi ve Genelkurmay arşiv kayıtları bize Birinci Dünya Savaşı'nın öncesi ve sonrasında bölgede yaşanan olayları bütün çıplaklığıyla ortaya koyma şansını verecektir. Çünkü şu anda sadece Müslümanların Ermenilere yaptıkları ile dünya kamuoyu oyalanmaktadır. Ermenilerin hem Müslümanlara hem de Osmanlı tebaası Ermenilere yaptıklarını ise dünya görmezden gelmektedir. Biz de bu düşünceden hareketle Ardahan ve çevresinde Ermeni komitacıların dehşet eylemlerine maruz kalmış Müslümanların yaşadığı olayları aydınlatmaya çalışacağız. Hem arşiv kayıtları hem canlı tanıkların ifadeleri ile desteklenecek olan bu çalışma ile bölgemizde meydana gelen Müslüman kıyımına ilişkin veriler oluşturulacak kent belleği ile kayıt altına alınacaktır.'

- Almanya'daki olay bir suçluluk psikolojisidir

Küçük, Almanya'nın Yahudi soykırımını yapan tek ülke olduğunu, bu durumundan çıkmak için böyle bir tasarıyı meclisinde gündeme aldığını belirterek, bunun psikolojik nedenlerinin bulunduğunu ifade etti.

Küçük, 'Bilindiği gibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Almanya'yı defalarca tazminat ödemeye mahkum etti. Kendi üstün ırkını yaratma arzusuyla bu faaliyetlere girişen Almanya, şimdi tekrar bu suçluluğunun yaratmış olduğu psikolojik travmayla Osmanlı'yı, Türkleri katliama ortak etmeye çalışıyor. O yükün altında ezilmiş olması kendi suçuna ortak başka devletler bulmak suretiyle suçun suç olmaktan çıkmasını sağlamaya çalışıyor.' dedi.

Bölgede yaşanan Ermeni mezalimi olaylarını anımsatan Küçük, çalışmalara ramazan sonrası başlanacağını sözlerine ekledi.

Kaynak: AA