'Tanzimattan Günümüze Fikir Hareketleri' Semineri
Akademisyen, yazar Dr. Bayram: 'Cumhuriyetin ilanından sonra en önem verilen modernleşme. Tanzimat yani yeniden düzenleme. Bu kelimenin kullanıldığı dönemde özellikle eğitimde düzenlemeler yapılıyor. Daha ilerleyen yıllarda da muasırlaşma karşımıza çıkıyor'
Fatih Belediyesince düzenlenen 'Tanzimattan Günümüze Fikir Hareketleri' adlı söyleşi, akademisyen, yazar Dr. Cezmi Bayram’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi'ndeki söyleşide konuşan Bayram, bugün 10 Kasım olması dolayısıyla Gazi Mustafa Kemal'in Türkiye'sini anlatmak istediğini belirterek, 'Cumhuriyetin ilanından sonra en önem verilen modernleşme. Tanzimat yani yeniden düzenleme. Bu kelimenin kullanıldığı dönemde özellikle eğitimde düzenlemeler yapılıyor. Daha ilerleyen yıllarda da muasırlaşma karşımıza çıkıyor. Bu, Batı medeniyetini kopyalamak değil, oradan alınanlara da kendilerinden bir şeyler katıyorlar.' diye konuştu.
Muasırlaşmayı 'Batıcı olmak' anlamında kullanmanın çok yanlış olduğunu savunan Bayram, 'Batı medeniyeti ise diğer taraftan medenileştirme adı altında birçok ülkede sömürgeci olarak bulundu.' dedi.
Batı'nın, medenileştirme adı altında yaptığı çalışmaların karşılığında sömürdüğü ülkelerin yeraltı kaynaklarını aldığını aktaran Bayram, fiziki antropoloji ilmini geliştiren Batının bu yolla kendilerinin medeni, kendileri dışındakilerin ise ibtidai toplumlar olduğunu empoze ettiğini vurguladı.
Dr. Bayram, Batı'nın bu çabalarına karşın Atatürk'ün ciddi sayıda öğrenciyi Batı ülkelerine eğitim almaya gönderdiğini dile getirerek, 'O dönemde Batı, Türkleri yabani olarak tanımlıyor. Atatürk'ün eğitim için gönderdiği öğrenciler, eğitim aldıktan sonra yazdıkları tezlerle bu algıyı ve yanlışı değiştirmeye başladılar. Türklerin medeni bir topluluk olduğu konusunda çalışmalar yürütüldü, konferanslar yapıldı.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi'ndeki söyleşide konuşan Bayram, bugün 10 Kasım olması dolayısıyla Gazi Mustafa Kemal'in Türkiye'sini anlatmak istediğini belirterek, 'Cumhuriyetin ilanından sonra en önem verilen modernleşme. Tanzimat yani yeniden düzenleme. Bu kelimenin kullanıldığı dönemde özellikle eğitimde düzenlemeler yapılıyor. Daha ilerleyen yıllarda da muasırlaşma karşımıza çıkıyor. Bu, Batı medeniyetini kopyalamak değil, oradan alınanlara da kendilerinden bir şeyler katıyorlar.' diye konuştu.
Muasırlaşmayı 'Batıcı olmak' anlamında kullanmanın çok yanlış olduğunu savunan Bayram, 'Batı medeniyeti ise diğer taraftan medenileştirme adı altında birçok ülkede sömürgeci olarak bulundu.' dedi.
Batı'nın, medenileştirme adı altında yaptığı çalışmaların karşılığında sömürdüğü ülkelerin yeraltı kaynaklarını aldığını aktaran Bayram, fiziki antropoloji ilmini geliştiren Batının bu yolla kendilerinin medeni, kendileri dışındakilerin ise ibtidai toplumlar olduğunu empoze ettiğini vurguladı.
Dr. Bayram, Batı'nın bu çabalarına karşın Atatürk'ün ciddi sayıda öğrenciyi Batı ülkelerine eğitim almaya gönderdiğini dile getirerek, 'O dönemde Batı, Türkleri yabani olarak tanımlıyor. Atatürk'ün eğitim için gönderdiği öğrenciler, eğitim aldıktan sonra yazdıkları tezlerle bu algıyı ve yanlışı değiştirmeye başladılar. Türklerin medeni bir topluluk olduğu konusunda çalışmalar yürütüldü, konferanslar yapıldı.' ifadelerini kullandı.