Sincan'daki 'Himmet' Davası
Kurdukları dernek adına cami yaptıracaklarını söyleyerek, 'himmet' adı altında topladıkları parayı kendilerine yakın kurum, vakıf, kişi ve kuruluşlara usulsüz aktardıkları iddiasıyla 18 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Ankara'nın Sincan ilçesinde kurdukları dernek adına cami yaptıracaklarını söyleyerek, 'himmet' adı altında topladıkları parayı kendilerine yakın kurum, vakıf, kişi ve kuruluşlara usulsüz aktardıkları iddiasıyla 18 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Ankara Batı Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya bazı tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Sanık avukatları, son hazırlanan bilirkişi raporunu eleştirerek, ilk raporu düzenleyen bilirkişinin sözlü olarak dinlenmesini ve yeni bir bilirkişi raporu hazırlanmasını talep etti.
Avukatlar ayrıca sanıkların FETÖ/PDY bağlantıları bulunmadıklarını iddia ederek, yurt dışı yasağının kalkmasını istedi.
Mahkeme, sanık avukatlarının bilirkişi raporunu inceleyip beyanda bulunmaları için 30 gün süre verilmesine, sanıkların vekillerinin talep ettikleri yurt dışına çıkma yasağının kaldırılması yönündeki taleplerinin reddine ve Ankara ve Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılıklarına ayrı ayrı yazı yazılarak, dosyanın sanıkları hakkında FETÖ/PDY ile ilgili soruşturma olup olmadığının sorulmasına hükmetti.
Mahkeme, sanıklar ve vekilleri tarafından raporlara karşı beyanda bulunulduktan sonra dosyanın önceki bilirkişi heyetinden farklı 'resen' seçilecek bir heyete tevdi edilerek, soruşturma aşamasında alınan raporlar ile son rapor arasında tam bir çelişki olduğundan her iki rapordaki belirtilen hususlarda tartışılmak suretiyle yeni bir bilirkişi rapor hazırlanmasına da karar vererek duruşmayı erteledi.
- İddianame
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Hamdi Kaya tarafından hazırlanan iddianamede sanıkların, Sincan'da kurdukları Kültür Derneğimizi Yaşatma ve Eğitime Hizmet Derneği ile 'Sincan'a yakışır, tarihi özellikleri olan, Kocatepe Camisi gibi bir cami' yaptıracaklarını beyan ederek, vatandaşlardan 'himmet' adı altında topladıkları yardım ve bağışları kendilerine yakın gördükleri kurum, vakıf, kişi ve kuruluşlara 'bağış' adı altında usulsüz şekilde aktardıkları belirtiliyor.
İddianamede, şüpheli olarak Mehmet Yiğit, Pevril Geçer, Beytullah Çakmak, Hüseyin Sözen, Muharrem Fiyci, Abdulhamit Altınbaş, Cafer Taşan, Mustafa Gezer, Yusuf Duru, Osman Turgut, Atila Ulucan, Mustafa Ekinci, Aşkın Bayhan, Ayhan Kerim Doğan, Ahmet Arslan, Harun Yeşilyurt, Adem Akın ve Hilmi Özsoy yer alıyor.
Dernek yönetim kurulu üyelerinin, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi, sorumlulukları altında bulunan derneğe ait parayı usule aykırı, kime, ne amaçla verildiği belli olmayacak şekilde Maltepe Dershanesine aktardıkları savunulan iddianamede, derneğin 5 Haziran 2012'de kurduğu Kültür Sincan İnşaat Mimarlık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından iki ayrı tarihte Turgut Özal Üniversitesine 'bağış' adı altında ödeme yaptığı kaydediliyor.
İddianamede, bağışların muhasebe kayıtlarında kasa ve banka hesaplarında gösterilmediği, fatura ve dekontların incelenmesinden böyle bir bağışın yapıldığı sonucunun çıkarıldığı savunuluyor.
İddianamede, sanıkların, 'müteselsilen (zincirleme) dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık', 'müteselsilen vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç kullanılması suretiyle dolandırıcılık', 'tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılık', 'ihaleye fesat karıştırma', 'müteselsilen özel belgede sahtecilik', 'müteselsilen resmi belgede sahtecilik', 'suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama' ve 'müteselsilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma' gibi suçlardan cezalandırılması talep ediliyor.
Kaynak: AA
Ankara Batı Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya bazı tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Sanık avukatları, son hazırlanan bilirkişi raporunu eleştirerek, ilk raporu düzenleyen bilirkişinin sözlü olarak dinlenmesini ve yeni bir bilirkişi raporu hazırlanmasını talep etti.
Avukatlar ayrıca sanıkların FETÖ/PDY bağlantıları bulunmadıklarını iddia ederek, yurt dışı yasağının kalkmasını istedi.
Mahkeme, sanık avukatlarının bilirkişi raporunu inceleyip beyanda bulunmaları için 30 gün süre verilmesine, sanıkların vekillerinin talep ettikleri yurt dışına çıkma yasağının kaldırılması yönündeki taleplerinin reddine ve Ankara ve Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılıklarına ayrı ayrı yazı yazılarak, dosyanın sanıkları hakkında FETÖ/PDY ile ilgili soruşturma olup olmadığının sorulmasına hükmetti.
Mahkeme, sanıklar ve vekilleri tarafından raporlara karşı beyanda bulunulduktan sonra dosyanın önceki bilirkişi heyetinden farklı 'resen' seçilecek bir heyete tevdi edilerek, soruşturma aşamasında alınan raporlar ile son rapor arasında tam bir çelişki olduğundan her iki rapordaki belirtilen hususlarda tartışılmak suretiyle yeni bir bilirkişi rapor hazırlanmasına da karar vererek duruşmayı erteledi.
- İddianame
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Hamdi Kaya tarafından hazırlanan iddianamede sanıkların, Sincan'da kurdukları Kültür Derneğimizi Yaşatma ve Eğitime Hizmet Derneği ile 'Sincan'a yakışır, tarihi özellikleri olan, Kocatepe Camisi gibi bir cami' yaptıracaklarını beyan ederek, vatandaşlardan 'himmet' adı altında topladıkları yardım ve bağışları kendilerine yakın gördükleri kurum, vakıf, kişi ve kuruluşlara 'bağış' adı altında usulsüz şekilde aktardıkları belirtiliyor.
İddianamede, şüpheli olarak Mehmet Yiğit, Pevril Geçer, Beytullah Çakmak, Hüseyin Sözen, Muharrem Fiyci, Abdulhamit Altınbaş, Cafer Taşan, Mustafa Gezer, Yusuf Duru, Osman Turgut, Atila Ulucan, Mustafa Ekinci, Aşkın Bayhan, Ayhan Kerim Doğan, Ahmet Arslan, Harun Yeşilyurt, Adem Akın ve Hilmi Özsoy yer alıyor.
Dernek yönetim kurulu üyelerinin, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi, sorumlulukları altında bulunan derneğe ait parayı usule aykırı, kime, ne amaçla verildiği belli olmayacak şekilde Maltepe Dershanesine aktardıkları savunulan iddianamede, derneğin 5 Haziran 2012'de kurduğu Kültür Sincan İnşaat Mimarlık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından iki ayrı tarihte Turgut Özal Üniversitesine 'bağış' adı altında ödeme yaptığı kaydediliyor.
İddianamede, bağışların muhasebe kayıtlarında kasa ve banka hesaplarında gösterilmediği, fatura ve dekontların incelenmesinden böyle bir bağışın yapıldığı sonucunun çıkarıldığı savunuluyor.
İddianamede, sanıkların, 'müteselsilen (zincirleme) dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık', 'müteselsilen vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç kullanılması suretiyle dolandırıcılık', 'tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılık', 'ihaleye fesat karıştırma', 'müteselsilen özel belgede sahtecilik', 'müteselsilen resmi belgede sahtecilik', 'suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama' ve 'müteselsilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma' gibi suçlardan cezalandırılması talep ediliyor.