Ramazan Davulculuğu, Teknolojiye Direniyor

ANKARA - ŞENAY ÜNAL - Onbir ayın sultanı Ramazan'daki davulculuk geleneği, azalan ilgiye rağmen yaşatılmaya çalışılıyor.

Çalar saat ve telefonun olmadığı, teknolojinin gelişmediği yıllarda vatandaşları sahura kaldırmada sorumluluk üstlenen davulcular, eskisi kadar ihtiyaç kalmasa da bugün yine boynundaki davulu elindeki tokmağıyla caddeleri arşınlamaya devam ediyor.

Osmanlı döneminden günümüze oruç tutan Müslümanları sahurda uyandırmakla görevli davulcuların asırlar boyunca tek geliri, vatandaşın gönlünden kopup verdiği bahşiş oldu.

Son yıllarda yerel yönetimler, Ramazan davulcularıyla ilgili iki farklı karar almaya başladı.

Vatandaşlardan gelen talep ve şikayetleri değerlendiren yerel idareciler, kimi yerlerde sahurda davul çalma geleneğini sonlandırırken kimi şehirlerde de uygulamayı geleneklere göre sürdürmek için çeşitli önlemler alıyor.

Davulculuk geleneğinin sürdürülmesine karar veren belediyeler, 30 gün süresince sokak sokak insanları uyandıracak davulcuları çeşitli kriterlere göre seçti.

-"Ritim, kıyafet, davul görünümü ve mani testi"

Bu çerçevede birçok belediye kurdukları komisyon aracılığıyla Ramazan davulcularını belirledi. Komisyon, davulcuları ritim, kıyafet, davul görünümü ve mani testinden geçirdi.

Ritim konusunda başarılı olan bazı davulcuların, mülakatın heyecanıyla daha çok mani söylerken heyecanlanmaları ilginç görüntülere neden oldu.

Etimesgut Belediyesinin 18 mahallede görev alması amacıyla yaptığı mülakata katılan davulcu Hasan Ergün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hatay'dan ailesiyle 1 aylığına Ramazan ayında davul çalabilmek için başkente geldiklerini söyledi.

Her yıl düzenli Ankara'ya geldiklerine işaret eden Ergün, diğer aylarda da düğünlerde çalıştıklarını söyledi.

-"Çöp kutusundan kedi çıkıyor, korkuyoruz"

Ramazan davulcusu olmanın güzellikleri olduğu kadar zor yanlarının da olduğunu belirten Ergün, "26 yıldır bu mesleği yapıyoruz. Başka bir gelirimiz yok sadece Ramazan'da bir de düğünlerde kazanıyoruz. Zaten bu yaştan sonra beni düğüne de götüren yok" diye konuştu.

Bir ay boyunca davul çalan 5-6 kişinin ortalama 5 bin lira kazandığını anlatan Ergün, "Bazen zorluklarla karşılaşıyoruz. Mesela çöp kutusundan kedi çıkıyor korkuyoruz. Araba sesi duyunca çekiniyoruz, sarhoş var, kendini bilmeyenler taş atıyor" ifadesini kullandı.

Ergün, bu geleneğin ölmemesini, yaşatılmasını istediklerini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA