Sarıkeçili Yörükleri, İlkbaharda Yapacakları Göçün Takvimini ve Nereden Başlatılacağını Belirledi
Yaz mevsimini Konya ve Karaman yaylarında, kışı ise İçel'in ilçelerinde geçiren Sarıkeçili Yörükleri, ilkbaharda yapacakları göçün takvimini ve nereden başlatılacağını belirledi.
Sarıkeçililer Yaşatma ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Pervin Çoban Savran, Sarıkeçililer Yardımlaşma, Dayanışma ve Kültür Derneği Başkanı Bayram Gök ile birlikte Silifke ilçesine bağlı Yeşilovacık beldesindeki Yörüklerle kıl çadırda bir araya gelip, Resmi Gazete'de yayımlanan Yörüklerle ilgili yeni genelge, ilkbaharda yapılacak göç takvimi, göçün nereden başlatılacağı ve düzenleyecekleri etkinlikler konusunda görüştü.
Savran, görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, somut olmayan kültürel miras sözleşmesi konusunda 2008 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bir çalışma yaptığını ve çalışmanın sonuçlarının, genel merkezi Paris'te bulunan UNESCO'ya gönderildiğini belirterek, somut olmayan kültürel miras sözleşmesinin kısa zamanda yazılmasını beklediklerini bildirdi.
Yörüklerle yaptıkları toplantıda, Yörüklere ilişkin Resmi Gazete'de yayınlanan yeni genelgeyle ilgili görüştüklerini ifade eden Savran, ''Yani kadim hakkımız olan, konargöçerlerin hakkı olan maddelerin tek tek üzerinde durduk. Onun haricinde de ilkbaharda göç edeceğimiz takvim ve tarihi belirledik. Allah'ın izniyle her yıl yapmış olduğumuz göç etkinliğini, göç şenliğini buradan başlatacağız. Ayrıca yapacağımız paneller üzerine, etkinlikler üzerine buradaydık'' dedi.
Savran, bu yıl ki göçün Nisan ayı içinde Yeşilovacık'tan başlayacağını, kesin tarihi gelecek günlerde belirleyeceklerini söyledi.
Sarıkeçili Yörüklerinin Anadolu'nun çeşitli yerlerinde kıl çadırlarda yaşamlarını sürdürmeye devam ettiklerini dile getiren Savran, şunları kaydetti:
''Binlerce yıllık bir geleneğin temsilcileri olarak çadırlarda kıl keçilerimizle, atlarımızla, develerimizle birlikte Anadolu'nun çeşitli yerlerinde yaşamımızı sürdürmekteyiz. Doğayı koruyan, ormanı koruyan, çevresini koruyan yüzlerce aile, kara çadırda hayatını sürdürmektedir. Önemli sorunlarımızdan seyyar eğitim, seyyar sağlık hizmeti ve göç yollarındaki su sorununa çözüm hala üretilmedi. İnşallah kısa zamanda onlara da çözüm üretilecek. Türkiye Cumhuriyeti Devleti o kadar büyük bir devlet ki; bu kültürü yaşatan, dağları, ormanları koruyan Yörüklerimize ekonomik konuda kısa zamanda bir destek sağlanacağını ümitle bekliyoruz.''
Yeni çıkan yasa kapmasında Yörüklerin keçilerini ormanlık alanlarda, sorun yaşamadan rahatlıkla otlatabildiğini anımsatan Savran, ''Otlatma planlarıyla ilgili Çevre ve Orman Bakanlığı'na, orman bölge şefliklerine, emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum'' dedi.
-Yörüklerin yaşamı-
Anadolu'da yüzyıllardır yaşayan, efsane olan ancak yerleşik düzene geçenlerin yoğunlaşmasıyla sayıları parmakla sayılacak kadar azalan Yörükler, bir kültürü yaşatmaya devam ediyor.
Yörük obalarının son temsilcilerinden Sarıkeçililer, yaşadıkları hayattan mutlu olmasalar da geçim sıkıntısı nedeniyle konar göçer hayatını sürdürüyorlar. Nisan ayı sonu itibariyle yaylalara göç eden, sonbaharda ise Akdeniz sahillerine inen Yörüklerin çoğunluğu, eskiden olduğu gibi at ve deve sırtında değil, motorize araçlarla göç ediyorlar.
Göçerlerin son temsilcileri olan ve yaz mevsimini Konya ile Karaman yaylalarında geçiren Sarıkeçili Yörükleri, kış mevsimini İçel'in Silifke, Erdemli, Anamur, Gülnar ve Aydıncık ilçelerinde geçiriyor.
At, deve, eşek ve keçileriyle birlikte sahillerden yaylalara, yaylalardan sahillere göçerek Yörük geleneğini sürdüren Sarıkeçililer, yılın 3 ayını yolda, 3 ayını yaylada, 6 ayını da sahillerde geçiriyorlar.
Yol şartlarının değişimi sonucu satın aldıkları un, bulgur, tuz, kazan, tencere, yayık, beşik, yatak ve yorganlarını kamyonet, kamyon, traktör ve otomobil gibi çeşitli araçlara yükleyerek yola koyulan Yörüklerin hayvanları ise otlatılarak çobanlar tarafından götürülüp getiriliyor.
Muhabir: Hüseyin Haskan / Zuhal Uzundere Kocalar
Yayıncı: Ömer Erim Baştimar
Kaynak: AA
Savran, görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, somut olmayan kültürel miras sözleşmesi konusunda 2008 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bir çalışma yaptığını ve çalışmanın sonuçlarının, genel merkezi Paris'te bulunan UNESCO'ya gönderildiğini belirterek, somut olmayan kültürel miras sözleşmesinin kısa zamanda yazılmasını beklediklerini bildirdi.
Yörüklerle yaptıkları toplantıda, Yörüklere ilişkin Resmi Gazete'de yayınlanan yeni genelgeyle ilgili görüştüklerini ifade eden Savran, ''Yani kadim hakkımız olan, konargöçerlerin hakkı olan maddelerin tek tek üzerinde durduk. Onun haricinde de ilkbaharda göç edeceğimiz takvim ve tarihi belirledik. Allah'ın izniyle her yıl yapmış olduğumuz göç etkinliğini, göç şenliğini buradan başlatacağız. Ayrıca yapacağımız paneller üzerine, etkinlikler üzerine buradaydık'' dedi.
Savran, bu yıl ki göçün Nisan ayı içinde Yeşilovacık'tan başlayacağını, kesin tarihi gelecek günlerde belirleyeceklerini söyledi.
Sarıkeçili Yörüklerinin Anadolu'nun çeşitli yerlerinde kıl çadırlarda yaşamlarını sürdürmeye devam ettiklerini dile getiren Savran, şunları kaydetti:
''Binlerce yıllık bir geleneğin temsilcileri olarak çadırlarda kıl keçilerimizle, atlarımızla, develerimizle birlikte Anadolu'nun çeşitli yerlerinde yaşamımızı sürdürmekteyiz. Doğayı koruyan, ormanı koruyan, çevresini koruyan yüzlerce aile, kara çadırda hayatını sürdürmektedir. Önemli sorunlarımızdan seyyar eğitim, seyyar sağlık hizmeti ve göç yollarındaki su sorununa çözüm hala üretilmedi. İnşallah kısa zamanda onlara da çözüm üretilecek. Türkiye Cumhuriyeti Devleti o kadar büyük bir devlet ki; bu kültürü yaşatan, dağları, ormanları koruyan Yörüklerimize ekonomik konuda kısa zamanda bir destek sağlanacağını ümitle bekliyoruz.''
Yeni çıkan yasa kapmasında Yörüklerin keçilerini ormanlık alanlarda, sorun yaşamadan rahatlıkla otlatabildiğini anımsatan Savran, ''Otlatma planlarıyla ilgili Çevre ve Orman Bakanlığı'na, orman bölge şefliklerine, emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum'' dedi.
-Yörüklerin yaşamı-
Anadolu'da yüzyıllardır yaşayan, efsane olan ancak yerleşik düzene geçenlerin yoğunlaşmasıyla sayıları parmakla sayılacak kadar azalan Yörükler, bir kültürü yaşatmaya devam ediyor.
Yörük obalarının son temsilcilerinden Sarıkeçililer, yaşadıkları hayattan mutlu olmasalar da geçim sıkıntısı nedeniyle konar göçer hayatını sürdürüyorlar. Nisan ayı sonu itibariyle yaylalara göç eden, sonbaharda ise Akdeniz sahillerine inen Yörüklerin çoğunluğu, eskiden olduğu gibi at ve deve sırtında değil, motorize araçlarla göç ediyorlar.
Göçerlerin son temsilcileri olan ve yaz mevsimini Konya ile Karaman yaylalarında geçiren Sarıkeçili Yörükleri, kış mevsimini İçel'in Silifke, Erdemli, Anamur, Gülnar ve Aydıncık ilçelerinde geçiriyor.
At, deve, eşek ve keçileriyle birlikte sahillerden yaylalara, yaylalardan sahillere göçerek Yörük geleneğini sürdüren Sarıkeçililer, yılın 3 ayını yolda, 3 ayını yaylada, 6 ayını da sahillerde geçiriyorlar.
Yol şartlarının değişimi sonucu satın aldıkları un, bulgur, tuz, kazan, tencere, yayık, beşik, yatak ve yorganlarını kamyonet, kamyon, traktör ve otomobil gibi çeşitli araçlara yükleyerek yola koyulan Yörüklerin hayvanları ise otlatılarak çobanlar tarafından götürülüp getiriliyor.
Muhabir: Hüseyin Haskan / Zuhal Uzundere Kocalar
Yayıncı: Ömer Erim Baştimar