2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Malatya 15. Bölge Müdür Vekili Mehmet Fehmi Yüksel, 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.
Yüksel, mesajında, sulak alanların işlevleri ve ekonomik değerleriyle yeryüzünün en önemli ekosistemleri olduğunu belirtti.
Sulak alanların bölgesinin su rejimini düzenlediğini vurgulayan Yüksel, ekonomik değeri de yüksek olan bu alanların balıkçılık, tarım ve hayvancılık, saz üretimi, turizm olanaklarıyla bölge ve ülke ekonomisine önemli katkı sağladığını ifade etti.
1971 yılında imzalanan Ramsar Sözleşmesi'nin sulak alanların korunmasını öngören bir sözleşme olmasının yanı sıra doğa koruma alanında da imzaya açılmış ilk sözleşme olduğuna değinen Yüksel, bu nedenle sözleşmenin dünya doğa koruma hareketi içerisinde de önemli bir yeri olduğunu aktardı.
2004 yılında bu sözleşmeye 145 ülkenin taraf olduğunu belirten Yüksel, şunları kaydetti:
''1980'li yıllarda dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye'de de sulak alanların korunması konusunda yoğun çalışmalar başladı.
Ülkemiz sulak alanlar açısından Avrupa ve Ortadoğu ülkelerine göre zengin sayılabilecek bir konumdadır. Toplam 457 kuş türünün bulunduğu ülkemizdeki sulak alanlar özellikle göçmen türler için yaşamsal öneme sahiptir. Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü verilerine göre, ülkemizde toplam alanı 1 milyon hektarı aşan 300'den fazla sulak alan bulunmaktadır. Türkiye, Ramsar Sözleşmesi kapsamında sınırları içerisindeki bütün sulak alanları korumayı, geliştirmeyi ve akılcı kullanmayı uluslararası düzeyde taahhüt etmiştir.''
Muhabir: Yeter Erdine
Yayıncı: Önder Felek
Kaynak: AA
Sulak alanların bölgesinin su rejimini düzenlediğini vurgulayan Yüksel, ekonomik değeri de yüksek olan bu alanların balıkçılık, tarım ve hayvancılık, saz üretimi, turizm olanaklarıyla bölge ve ülke ekonomisine önemli katkı sağladığını ifade etti.
1971 yılında imzalanan Ramsar Sözleşmesi'nin sulak alanların korunmasını öngören bir sözleşme olmasının yanı sıra doğa koruma alanında da imzaya açılmış ilk sözleşme olduğuna değinen Yüksel, bu nedenle sözleşmenin dünya doğa koruma hareketi içerisinde de önemli bir yeri olduğunu aktardı.
2004 yılında bu sözleşmeye 145 ülkenin taraf olduğunu belirten Yüksel, şunları kaydetti:
''1980'li yıllarda dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye'de de sulak alanların korunması konusunda yoğun çalışmalar başladı.
Ülkemiz sulak alanlar açısından Avrupa ve Ortadoğu ülkelerine göre zengin sayılabilecek bir konumdadır. Toplam 457 kuş türünün bulunduğu ülkemizdeki sulak alanlar özellikle göçmen türler için yaşamsal öneme sahiptir. Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü verilerine göre, ülkemizde toplam alanı 1 milyon hektarı aşan 300'den fazla sulak alan bulunmaktadır. Türkiye, Ramsar Sözleşmesi kapsamında sınırları içerisindeki bütün sulak alanları korumayı, geliştirmeyi ve akılcı kullanmayı uluslararası düzeyde taahhüt etmiştir.''
Muhabir: Yeter Erdine
Yayıncı: Önder Felek