Mhp’li Yeniçeri'nin Basın Toplantısı
MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Paris’te öldürülen 3 PKK’lının Türkiye’de gömülmesine izin verilmesinin vahim bir durum olduğunu belirterek, “Madem Türkiye’nin birliğine ve bütünlüğüne düşman olanlara Türkiye’de defnedilme izni veriyorsunuz, sessiz sedasız bir şekilde bunun yapılması gerekiyordu” dedi.
TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Yeniçeri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dünkü grup toplantısında ‘Biz MHP Genel Başkanı ve arkadaşlarına içine düştükleri çamur deryasında iyi oyalanmalar diliyoruz’ yönündeki sözlerini eleştirdi.
Yeniçeri, “Başbakan Erdoğan’ın Türkiye Cumhuriyeti devletinin varlığı ve Türk milletinin birliğini, vatanın bölünmez bütünlüğünü savunan insanlara ‘çamur deryasında’ oyalananlar olarak hakaret etmesi suçüstü yakalanma telaşıdır. Bu noktada Sayın Başbakan’a seslenmek zorunluluk olmuştur. Gerçek çamurda oyalananlar, Oslo’da devleti ve milleti pazarlık konusu edenler, Habur’da teröristler için seyyar mahkemeler kuranlar, BOP’ta ABD ile eş başkanlık yapanlar, zinayı Avrupa’nın ihtiyacını uygun hale getirenler değil midir?AKP’nin devleti muhatap ettiği İmralı’daki kitle katliamcısı tarafından şehit edilen Mehmetçiklerin hukukunu savunmak ne zamandan beri ‘çamur deryasında’ oyalanmak olarak adlandırıl olmuştur?” diye konuştu.
Paris’te öldürülen 3 PKK’lının cenazelerinin Türkiye’ye getirileceğini anımsatan Yeniçeri, iktidarın bu konuda provokasyon yapılmaması yönündeki çağrısının ilginç olduğunu söyledi.
Yeniçeri, “Hayatları provokasyon yapmakla geçmiş insanların cesetlerinin provokasyon ve saldırı aracı olarak kullanılması da doğru bir durumdur. Bu kişilerin cenazeleri bölmek ve parçalamak istedikleri Türkiye’ye getirilerek toprağa verilmesi de garip bir tecellidir. AKP hükümetinin bu kişiler için tören yapılmasına izin vermesi de vahim bir durumdur. Madem Türkiye’nin birliğine ve bütünlüğüne düşman olanlara Türkiye’de defnedilme izni veriyorsunuz, sessiz sedasız bir şekilde bunun yapılması gerekiyordu. Hükümet adeta devlete meydan okuyan, gövde gösterisi yapan şatafatlı törenler düzenlemesine izin veriyor. Sonra da dönüp ‘Lütfen provokasyon yapmayın’ diyor. Bu AKP’ye özgü işbilmezlik, becerisizlik ve yetersizlik örneğidir” şeklinde konuştu
CHP’li Hüseyin Aygün’ün teröristlerin evlerine giderek başsağlığı dilemesini de eleştiren Yeniçeri, gazeteci Cengiz Çandar’ın yazısında teröristleri ‘rahibe’ gibi nitelendirmesine tepki gösterdi. Yeniçeri, “Kör ölür badem gözlü olur diye Türkçe’de bir söz vardır, tam da böyle durumlar için söylenmiştir” dedi.
Yeniçeri, ABD’yi deniz, Başbakan Erdoğan’ı balık ve PKK’yı karınca olarak nitelendirerek, "Sular yükseldiğinde balıklar karıncaları yiyor. Sular çekildiğinde de karıncalar balıkları yiyor. Bu durumda kimin kimi yiyeceğine, balıklar ve karıncalar değil sular karar veriyor. Dahası var. Yalnız kimin kimi yiyeceğine değil, kimin silah bırakacağına da ABD karar veriyor ya da vermiyor” diye konuştu.
Yeniçeri, basın toplantısında soruları da yanıtladı. İmralı süreci yaşanırken AK Parti tarafından cezaevlerinden jandarmanın çekilmesini içeren kanun teklifi verilmesini nasıl değerlendirdiğine ilişkin soru üzerine Yeniçeri, bunu “gaflet ötesi“ olarak nitelendirdi. Türkiye’nin İmralı ve Çankaya olmak üzere iki başlı olduğunu savunan Yeniçeri, “Kimse kişiye özel bir düzenleme yapamaz. Katillere katil muamelesi yapılmalı, katillere havari muamelesi yaparsanız ülkeyi kaotik ortama sürüklersiniz. Bu Türkiye Cumhuriyeti hukukunu maymuna çevirmektir” dedi
Kaynak: İHA
Yeniçeri, “Başbakan Erdoğan’ın Türkiye Cumhuriyeti devletinin varlığı ve Türk milletinin birliğini, vatanın bölünmez bütünlüğünü savunan insanlara ‘çamur deryasında’ oyalananlar olarak hakaret etmesi suçüstü yakalanma telaşıdır. Bu noktada Sayın Başbakan’a seslenmek zorunluluk olmuştur. Gerçek çamurda oyalananlar, Oslo’da devleti ve milleti pazarlık konusu edenler, Habur’da teröristler için seyyar mahkemeler kuranlar, BOP’ta ABD ile eş başkanlık yapanlar, zinayı Avrupa’nın ihtiyacını uygun hale getirenler değil midir?AKP’nin devleti muhatap ettiği İmralı’daki kitle katliamcısı tarafından şehit edilen Mehmetçiklerin hukukunu savunmak ne zamandan beri ‘çamur deryasında’ oyalanmak olarak adlandırıl olmuştur?” diye konuştu.
Paris’te öldürülen 3 PKK’lının cenazelerinin Türkiye’ye getirileceğini anımsatan Yeniçeri, iktidarın bu konuda provokasyon yapılmaması yönündeki çağrısının ilginç olduğunu söyledi.
Yeniçeri, “Hayatları provokasyon yapmakla geçmiş insanların cesetlerinin provokasyon ve saldırı aracı olarak kullanılması da doğru bir durumdur. Bu kişilerin cenazeleri bölmek ve parçalamak istedikleri Türkiye’ye getirilerek toprağa verilmesi de garip bir tecellidir. AKP hükümetinin bu kişiler için tören yapılmasına izin vermesi de vahim bir durumdur. Madem Türkiye’nin birliğine ve bütünlüğüne düşman olanlara Türkiye’de defnedilme izni veriyorsunuz, sessiz sedasız bir şekilde bunun yapılması gerekiyordu. Hükümet adeta devlete meydan okuyan, gövde gösterisi yapan şatafatlı törenler düzenlemesine izin veriyor. Sonra da dönüp ‘Lütfen provokasyon yapmayın’ diyor. Bu AKP’ye özgü işbilmezlik, becerisizlik ve yetersizlik örneğidir” şeklinde konuştu
CHP’li Hüseyin Aygün’ün teröristlerin evlerine giderek başsağlığı dilemesini de eleştiren Yeniçeri, gazeteci Cengiz Çandar’ın yazısında teröristleri ‘rahibe’ gibi nitelendirmesine tepki gösterdi. Yeniçeri, “Kör ölür badem gözlü olur diye Türkçe’de bir söz vardır, tam da böyle durumlar için söylenmiştir” dedi.
Yeniçeri, ABD’yi deniz, Başbakan Erdoğan’ı balık ve PKK’yı karınca olarak nitelendirerek, "Sular yükseldiğinde balıklar karıncaları yiyor. Sular çekildiğinde de karıncalar balıkları yiyor. Bu durumda kimin kimi yiyeceğine, balıklar ve karıncalar değil sular karar veriyor. Dahası var. Yalnız kimin kimi yiyeceğine değil, kimin silah bırakacağına da ABD karar veriyor ya da vermiyor” diye konuştu.
Yeniçeri, basın toplantısında soruları da yanıtladı. İmralı süreci yaşanırken AK Parti tarafından cezaevlerinden jandarmanın çekilmesini içeren kanun teklifi verilmesini nasıl değerlendirdiğine ilişkin soru üzerine Yeniçeri, bunu “gaflet ötesi“ olarak nitelendirdi. Türkiye’nin İmralı ve Çankaya olmak üzere iki başlı olduğunu savunan Yeniçeri, “Kimse kişiye özel bir düzenleme yapamaz. Katillere katil muamelesi yapılmalı, katillere havari muamelesi yaparsanız ülkeyi kaotik ortama sürüklersiniz. Bu Türkiye Cumhuriyeti hukukunu maymuna çevirmektir” dedi