SOSYAL MEDYA: TAPILMASI İSTENEN YENİ PUT

Erkan Tan

Erkan Tan

Sevgili dostlar…

Daha evvel yayınlanmış olan bu makalemi konunun önemine binaen sizlerle bir kez daha paylaşmak

istedim. Büyük bir tehlike ve sinsi bir oyun başarıyla sahneleniyor. Hepinizin dikkatini çekmek

istiyorum.

Lütfen dikkat!!!

Sosyal medya; eskiyen, gücünü yitiren medya kurumlarının yerine egemenlerin icat ettiği yeni

manipülasyon ve sömürü düzeninin adıdır. Yani sosyal medya, tapılması istenen yeni putun adıdır.

Bu laflar, size iddialı gelebilir;

“Vay be, amma komplo teorisi yumurtlamış” diye düşünebilirsiniz ama öyle olmadığını ilerleyen

satırlarda anlayacaksınız.

Teknolojik gelişmelerin, bilişim dünyasındaki devrimlerin sonucu olarak; televizyon, radyo ve yazılı

basının bilgisayarla ve internetle aynı anda kullanılabilmesi, bir anda tüm medya düzeninin

değiştiriverdi. Bir de buna yeni nesil, akıllı cep telefonları hadisesi eklenince eski yani “klasik medya”

neredeyse çöp oldu.

İnsanların hayatını yönlendiren, iç dünyalarına bile sızabilen, ne düşüneceğine, nasıl hissedeceğine,

hangi tepkiyi ve nerede vermesi gerektiğine bile kolaylıkla müdahale edebilen gazeteler, radyolar ve

televizyonlar, bir anda etkilerini yitiriverdiler.

Örneğin; gazetelerin okuyucuları alışkın oldukları günlük gazeteden haber okumayı artık büyük bir

merakla beklemiyorlardı. Çünkü internet haber siteleri neredeyse her an ve yeryüzünün her yerinden

haber ulaştırıyorlardı. Bir anda büyük güce ve öneme sahip gazeteler, eski güçlerini yitiriverdiler.

Radyolar, zaten uzun zaman önce güçlerini yitirmişlerdi. Çünkü televizyonlar onların yerini

almışlardı.

Televizyonlarda ise; ana haber bültenleri beklemek anlamsızlaşmıştı. Çünkü video paylaşım

sitelerinden ve sadece internetten yayın yapan haber mecralarından hem ses, hem görüntü olarak

hizmet alınabiliyordu.

Yani egemenler bu ana kadar sömürgeci emellerini dayatmak ve gerçekleştirmek için icat ettikleri

ve kullandıkları tüm mecraları kaybetmişlerdi.

Oysa yıllarca bütün dünyayı bu mecralara inandırmışlar ve adeta insanlığın bunlar olmadan nefes

bile alamayacağını düşünmesini sağlamışlardı. Öyle ya bunlar olmadan insan hakları yoktu, demokrasi

olamazdı, özgürlükler yaşanamazdı, medeniyet ortaya konamazdı, müzik yapılamaz, sanat

oluşturulamazdı. Yani; bunlara aslında neredeyse tapılmasını sağlamışlardı. Komik ama bunu

başarmışlardı. Öyle değil mi?

İşte sosyal medya tam bu esnada gözümüze sokuldu. Çünkü artık sömürgeci vahşi yamyamlar,

bireyleri ve onların iç dünyalarını televizyon, gazete ve radyolarla ele geçiremiyorlardı. İnsanların

bunlarla olan bağı çözülmüştü.

Yeni putlar ortaya çıkmaya başlamıştı. Twitter, facebook, instagram, linkeding, youtube,

whatsAapp, viber, skype v.b. unsurlarla yeni dönem görüş, haber ve algı dayatma ve yayma işi icat

oldu.

İnsanlar hiç şüphelenmediler… Neden bu hizmetler tamamen bedava veriliyordu?!... Bunların

sahibi kimlerdi?!... Bu hizmetleri vermek için dev yatırımlar yapmalarına rağmen niçin bizden para

talep etmiyorlardı?!... Bunları sormadık ya da sormayı istemedik.

Amaç, olayları istedikleri gibi aktarmak veya olmasını istediklerini oldurmaktı. Yani aslında eskiden

yaptıklarını devam ettiriyorlardı. Hangi haberler ve görüntülerin yayılmasını istiyorlarsa buralardan o

haberler, görüntüler ve bilgiler yayılıyor artık... Tabi, onların istediği biçimde…

Üstelik bu icatlar onların işini de kolaylaştırdı. Yayılmasını istedikleri görüş, bilgi, olay, her ne ise;

ayrı ayrı ülkelerde televizyonlar ve gazetelerle tek tek, günlerce ve hatta haftalarca uğraşmak yerine,

facebook ve youtuba bir görüntü koymakla işlerini çözüveriyorlar.

Tabi bunlara insanların inanmasını ve güvenmesini de sağlamaları gerekiyordu. O işi de güzelce

becerdiler. Kişisel kullanım kolaylıkları ve avantajları sağlamak suretiyle, inanç ve güveni oluşturdular.

Üstelik bunu bir de ücretsiz yaptılar. Yani insanlara bedava faydalı bir hizmet sağladılar.

Veee böylelikle, yeni dönemin putu için bütün şartlar oluşmuş oldu: İnanç, güven ve fayda…

Bir de işin bağımlılık, üşengeçliği arttırması, ilişkilerin tamamını orası zannetme gibi boyutları da

var. Ama bunu başka bir yazıda değerlendirmek nasip olur inşaAllah.

Tabii ki sosyal medyanın ve araçlarının hayatımıza kattığı olumlu ve faydalı birçok yönü var. Ama

sakın unutmayın!... Bunu icat edenlerin ve yeryüzüne taktim edenlerin en önemli amacı yukarıda

yazdıklarımdır.

Olumlu ve faydalı özelliklerini titizlikle kullanmalı lakin bahsi geçen amaçlara da etkili bir biçimde

hizmet ettiğini asla hatırımızdan çıkarmamalıyız.

Biz sosyal medyayı kullanmalıyız. Sosyal medyanın bizi kullanmasına izin vermemeliyiz.

Yani sosyal medyaya, puta tapar gibi muamele etmemeliyiz.