141 Kilo Kokain Yakalanan Geminin Tutuklu 10 Mürettebati Hakim Karsisinda
Zonguldak’in Eregli ilçesinde geçen yil Kolombiya’dan kömür getiren ve polis ekiplerince yapilan operasyonda 141,5 kilogram kokain ele geçirilen geminin tutuklu 10 mürettebati hakim karsisina çikti. Saniklar, kokainden haberlerinin olmadigini söyleyerek beraatlerini istedi. Mahkeme heyeti ise tutukluluk hallerinin devamina karar verdi.
Kolombiya’dan gelen kömür yüklü kuru yük gemisine, Gümrük Muhafaza Kaçakçilik ve Istihbarat Müdürlügü Zonguldak Emniyet Müdürlügü Narkotik Suçlarla Mücadele Sube Müdürlügü ekipleri tarafindan gerçeklestirilen operasyonda; Izmit ilçesinden sevk edilen dalgiç polisler de katilarak deniz altindan arama yapti.
Aramalarda ve ambardaki kömürlerin Eregli’deki limana vinçlerle tahliyesi sirasinda paketler halinde hazirlanmis; piyasa degeri yaklasik 135 milyon lira olan 141,5 kilogram kokain ele geçirildi. Gemideki 10 kisilik mürettebat gözaltina alindi. Emniyetteki islemlerinin ardindan adliyeye sevk edilen ve aralarinda Hirvatistan, Filipin, Rusya uyruklularin da bulundugu 10 mürettebat tutuklandi.
Karadeniz Eregli Cumhuriyet Bassavciliginda hazirlanan iddianamede haklarinda “Uyusturucu veya uyarici maddeleri ruhsatsiz veya ruhsata aykiri olarak imal, ithal veya ihraç etmek” suçlamasiyla yirmi yildan otuz yila kadar hapis cezasi talep edilen 10 tutuklu sanik, Karadeniz Eregli 1. Agir Ceza Mahkemesi’nde hakim karsisina çikti.
Mahkemede saniklar tercüman araciligiyla savunmalarini yapti
Durusmada savunma yapan geminin kaptani M.D., Kolombiya’ya ulasmadan önce mürettebatin tamamiyla toplanti yaptigini, güvenlik açisindan deniz tarafinda çift gözlem istedigini anlatti. Geminin Türkiye’ye gidecegini kisa süre içerisinde ögrendigini anlatan M.D., “Özellikle deniz tarafinda çift gözlem istedim. Bütün mürettebat yeni, herkes yeni geldi. Sirketten özel güvenlik istedim. Eger gelseydi uyusturucu olmazdi. Suçlamalari kabul etmiyorum” dedi.
Geminin 2. Kaptani A.A. ise gemiye yük almadan önce ambarda temizlik yapildigini aktardi. A.A., ambarlarin kuru ve güvenli oldugunun kontrolünü yaptigini ifade ederek, “Kolombiya’da da bu kontrolü yapip ambarlarin temiz oldugu bilgisini kaptana ulastirmistim. Sonrasinda bu konuya iliskin formlari doldurdum. Gemiye kömür yüklemenin bittigi bilgisi bana diger görevlilerce bildirildi.
Ben de kapaklarin kapatilmasi talimatini verdim. Kolombiya’da uyusturucu madde aramasi yükleme bittikten sonra yapilir. Kömür yüklemesi yapildiktan sonra Kolombiya’da görevli ekipler ve sahil güvenlik arama yapti. Liman görevlileri Karadeniz Eregli’ye gelmeden önce yük tasimaya uygun olup olmama noktasinda kontrollerini yapmislardir. Kömür yükleme isi 6 gün kadar sürdü. Yükleme ise Kolombiya liman isçileri tarafindan yapildi. Bizim gemi çalisanlari olarak yüke dokunmamiz yasaktir. Bu kisiler gemiye geldiklerinde herhangi bir çanta ile girmeleri mümkün degildir. Suçlamalari kabul etmiyorum. Beraatimi istiyorum” ifadelerini kullandi.
Geminin denizde oldugu sirada yaglama ve temizlik islerini yapan V.F.O. ise yükleme yapildigi sirada baskaca bir görevinin olmadigini söyledi.
V.F.O., “Gemide bulunan uyusturucu ile ilgili bir bilgim yoktur. Bu suçta hiçbir sey yapmadim ve acisini çekiyorum. 8 ay boyunca ne sebeple cezaevinde tutuldugumu bilmiyorum. Beraatimi talep ediyorum” diye konustu.
“Uyusturucunun gemiye kömür yükleyen kisilerce konuldugunu düsünüyorum”
Gemide ikinci kaptanin emri altinda görev yaptigini anlatan C.K. ise “Geminin girisinde gözetmenlik görevi verildi.
Gece ve gündüz 4 saatte bir gözetleme yapiyorduk. Dört saatlik gözetmenlik süremde süpheli bir sey görmedim. Yükleme yapildiktan sonra ambar kapaklari kapatildi. Eregli’ye gelene kadar ambar kapaklari asla açilmadi. Uyusturucunun gemiye kömür yükleyen kisilerce konuldugunu düsünüyorum. Uyusturucuya iliskin bilgim yoktur” dedi.
“Güvenlik zafiyeti nedeniyle uyusturucu maddenin gemiye yerlestirildigi kanaatindeyim”
Geminin üçüncü kaptani P.G. de geminin içinde iki Kolombiyali görevlinin oldugunu hatirlatarak, “Kolombiya limaninda ambarlarin denetimi vardi. Liman görevlisi denetmen giris yapti yükleme için. Bu su demek. Bunlar tamamen açik ve bostu. Bu denetmenler gerekli dokümanlari aldi. Yükleme operasyonu günde 24 saat devam etti. Bütün bu isler Kolombiyalilar tarafindan yapildi. Iki vinç kullaniyorlardi. Iki yada üç gözetmen liman tarafindan görevlendirilmis üç kisi gözlem yapiyordu. Bizim gemimiz tamamen güvensizdi. Yirmi tane giris var. Kapilar tamamen güvensiz. Açmak için metal halkalar var. Bütün bunlarin kapali olmasi gerekirdi. Hiçbiri kapali degildi. Güvenlik kameralari her sey kaptan tarafindan emrediliyordu. Sirketten güvenlik zafiyeti sebebiyle kaptana istekte bulunuldu ancak yerine getirilmedi. Güvenlik zafiyeti nedeniyle uyusturucu maddenin gemiye yerlestirildigi kanaatindeyim. Suçsuzum beraatimi talep ediyorum” dedi.
Gemide ekipmanlari ve can kurtaranlari kontrol etme görevi bulunan 31 yasindaki dördüncü kaptan A.A. da 180 metre uzunlugundaki gemide ondan fazla asma kilitsiz giris, 20’den fazla ambara girisin bulundugunu anlatti.
Kolombiya’daki yükleme sirasinda saat 17.00 ila 19.00 arasinda liman isçilerinin gemiye geldigini ve en az üç ambarda sürekli olarak kömür yüklemesi oldugunu anlatan A.A., “Kargo operasyonlarinda güvenlik ekipmanlari yoktu. Denizcilik kanuna göre görevler belirlenmistir. Ama bu gemide bu görevler kesin bir sekilde ayrilmamisti. Güvenlik ile yükleme arasindaki görevler net degildi. Gemideki görevli sayisi her gemi için farkli. Bu yüzden her sirket yönetmelik yayinlamalidir. Isleri, yetkiyi, sorumlulugu ayirmasi gerekiyor. Geminin genel güvenligi, seyir. Yük Gemiye katildigimdan beri ikinci kaptanin islerine karismadim. Gözetmenligim sirasinda bir tek usta denizcim vardi. Bu her zaman giriste yer aliyordu. Bana yöneltilen suçlamalari kabul etmiyorum. Bulunan uyusturucuyla ilgili bir bilgim yok. Sadece ailem için çalisip onlarin ihtiyaçlarini karsilamaya çalisiyorum. 12 yildir denizdeyim. 4. Kaptan olmak sekiz yilimi aldi. Ailemi böyle geçindirebilirim” seklinde konustu.
“Bütün uyusturuculara karsiyim”
Geminin basmühendisi L.P. ise makine bölümünden sorumlu oldugunu ve makinelerin teknik bölümleriyle ilgilendigini anlatti. Kendisine yöneltilen suçlamalarin temeli olmadigini, 30 yildir bu isi yaptigini söyledi.
Uyusturucuya karsi oldugunu söyleyen L.P., “Bana yöneltilen suçlamalarin temeli yok. Dürüst ve deneyimli bir mühendisim. Islerimi görevim çerçevesinde yapiyorum. 30 yildir bu isi yapiyorum. Bütün asamalari geçtim. 13 yildir basmühendisim. Hayatim boyunca hiç uyusturucu almadim. Kullanmadim. Bütün uyusturuculara karsiyim. Türk hükumetini savunuyorum uyusturucuya karsi savasta. Ama bütün bunlar kanunlara uygun yapilmali. Bütün suçlamalar kanita dayali olmali. Bu olaydan önce Kolombiya’da hiç bulunmadim. Kaptan Kolombiya’da bu olaylarin oldugunu biliyordu. Maalesef gerekli önlemleri almadi. Görevinde ihmali var. O da bu olaya neden oldu. Üçüncü kaptanin bahsettigi gibi Kolombiyalilarin gemide kalmasina izin verdi. Kalabiliyorlar da gemide, özgürce gezebiliyordular. Rahatça gemideydiler. Çok garip. Bu iki kisi her yere rahatça girip çikabiliyordu. Hiç kimse onlari kontrol etmedigi için her yere rahatça girebilirler böyle bir fikrim var. Kolombiya’daki limandayken gemiyi koruma isi yapilmadi. Güvenlik toplantisi yapilmadi. Gözetim de siradandi. Kaptanin yeterli önlemi almadigini düsünüyorum” ifadelerine yer verdi.
Tutuklu 10 sanigin savunmalarinin ardindan taraf avukatlarinca mahkeme heyetine sunulan flas bellekteki görüntülerde söz konusu kömürün disaridan vinç ile yüklendigi izletildi. Bahse konu vinçlerde kömür tasinirken yasakli maddenin de ambara tasinabilecegi öne sürüldü.
Sanik avukatlari, saniklarin hangi suçu islediklerinin tam olarak belirlenmedigi, uyusturucu maddenin ithaline iliskin uygulama alaninin bulunmadigini, uyusturucunun tonlarca kömür arasindan ele geçirildigine dikkat çekti. Avukatlar; savunmalarinda, yapilan tüm arastirmalara ragmen uyusturucu maddeyi kömürlerin arasina birakan failin tespit edilemedigini; parmak izi incelemesinin ise saniklar aleyhine sonuç dogurmadigini söyledi.
Cumhuriyet Savcisi durusmada, saniklarin tutukluluk halinin devamini talep etti.
Mahkeme heyeti; savunmalarin ardindan taniklari dinledi. Durusma; dinlenmeyen tanigin dinlenmesi ve dosyadaki eksik hususlarin giderilmesi için durusmayi 18 Temmuz tarihine ertelendi.
Durusmayi Hirvatistan’in Ankara Büyükelçisi Hrvoje Cvitanovic’in yani sira diger ülkelerin konsolosluk görevlileri de yakindan takip etti.