Cumhurbaskani Yardimcisi Yilmaz Açiklamasi 'Temel Amacimiz Enflasyonu Düsürmek, Kalici Sosyal Refahi Saglamak'

Cumhurbaskani Yardimcisi Cevdet Yilmaz, Müstakil Sanayici ve Isadamlari Dernegi (MÜSIAD) tarafindan düzenlenen "Türkiye’nin Gücü Ödülleri" programina katildi.

Yilmaz, programda yaptigi konusmada Türkiye’nin ekonomik verileri ile enflasyonla mücadele gibi konularda açiklamalarda bulundu. Enflasyon ile mücadelenin öncelikleri oldugunu söyleyen Yilmaz, Mayis ayi itibariyle enflasyonda düsüsün görülecegini söyledi.

Yilmaz, "Ekonomide dengeli büyümeyi saglarken kalici sosyal refahi artirmayi hedefliyoruz" dedi.



Cevdet Yilmaz, konusmasina Israil’in Gazze saldirilarini hatirlatarak basladi.

Yilmaz, "Gazze’de kimin nerede durdugu tarihe kaydedilecektir. Uluslararasi sistemin çalismadigini gösteren en büyük örnektir Gazze’de yasananlar. Hangi dine mensup olursa olsun, hangi cografyada yasiyorsa yasasin bu zulme karsi duranlari kutluyorum" ifadelerini kullandi.

"Dünya ortalamasinin üzerinde ekonomik büyüme performansi gösterdik"

Küresel anlamda ekonomik olarak zor dönemlerden geçildigini ifade eden Yilmaz, "Küresel ortama baktigimizda ekonomik anlamda çok olumlu bir dönemden geçmedigimizi görüyoruz. Bölgemizde de jeopolitik gerginlikler, savaslar yasaniyor. Bunun üzerine geçtigimiz yil depremi yasadik. Dünyada talep daralmasina ragmen tüm olumsuzluklara ragmen Türkiye geçen yili yüzde 4,5 büyüme ile kapatti. Dünyanin ortalama büyümesi yüzde 3’tü. Dünya ortalamasinin üzerinde bir ekonomik performans gösterdik" dedi.



Milli gelir artisindan da bahseden Yilmaz, "Geçen yil ekonomimiz 1.1 trilyon dolari asti. Kisi basina düsen milli gelirimiz 13 bin dolari asti. Bu rakamlarla hacim olarak ekonomimiz dünyanin en büyük 17’inci ekonomisi olarak kayitlara geçti. Son 20 yilda sadece rakamlarimiz büyümedi. Niteliksel bir büyümeye de sahit olduk. Alt orta gelir gurubundan, üst orta gelir grubuna yükseldik. Simdi yüksek gelirli ülkeler ligi esigindeyiz. Yüksek gelirli ülkeler liginde Dünya Bankasi kriteri kisi basina düsen gelir 13 bin 845 dolar. Türkiye önümüzdeki dönemde bu esigi atlayarak yüksek gelirli ülkeler ligine dahil olacaktir" diye konustu.



"Kalici sosyal refahi artirmayi hedefliyoruz"

2024 yilinda iç dis talebin dengelendigi bir yil olmasinin öngörüldügünü belirten Yilmaz, "Ekonomide dengeli büyümeyi saglarken, kalici sosyal refahi artirmayi hedefliyoruz. Tüketimi dengelememiz lazim, ihtiyacimiz olmayan tüketimi azaltmaliyiz. Tüketimden elde ettigimiz tasarruflari üretken alanlara kanalize etmeliyiz. Kamuda ve özel sektörde daha fazla tasarruf yapmali ve bu tasarrufu verimli alanlara aktarmaliyiz. Bunu gerçeklestirme gayretindeyiz" dedi.



"Cari islemler açigi geriledi"

Cari islemler açigi ile ilgili de konusan Yilmaz, "Cari islemler açigimiz geçen yilin ortalarinda 60 milyar dolar seviyesine kadar yükseldi, yil sonu ise 45 milyar dolara geriledi. Bugün geldigimiz noktada Subat ayi verisine göre cari islemler açigimiz 31.8 milyar dolara kadar geriledi. Kalkinmakta olan bir ülkeyiz. Yatirimlari azaltarak degil, tasarruflarimizi artirarak dengeyi saglamaliyiz. OVP’de bu sene için yüzde 3 cari açik öngörüyorduk. Gidisata göre yüzde 2,5’lar civarinda bu yili kapatacagiz" dedi.



Yilmaz, ihracat rakamlarina iliskin de "Geçen yil 256 milyar dolari bulan bir ihracatimiz oldu. Özellikle Avrupa’daki daralmaya ragmen büyük bir ihracat yapildi. Bu yilda ihracatimiz iyi gidiyor. Nisan ayi itibariyle yilliklandirilmis ihracat rakamimiz 258 milyar dolar civarinda. Dis ticaret açigimiz geriliyor. Mal ticaretinde biraz açik veriyoruz. Hizmet ticaretinde daha iyiyiz. Geçen yil 100 milyar dolara varan hizmet ticaret hacmimiz oldu. Burada turizmin önemli rolü var. 54 milyar dolar geçen yil turizmde performansimiz oldu. Yilsonu itibariyle 60 milyon turist 60 milyar dolar turizm gelirine ulasacagiz" ifadelerini kullandi.

Istihdam oranlari

Istihdamda olumlu gelismeler olduguna da dikkat çeken Yilmaz, "Geçen yil sonu itibariyle 31.6 milyon kisi istihdam yapilmis. Bu 20 yil önce 19 milyonlar civarindaydi. Subat ayinda istihdam rakamimiz 32.4 milyon kisiye ulasilmis. OVP’de 10.1 issizlik orani öngörüyorduk. Geçen yili 9,4 ile kapattik. Subat ayinda istihdam oranimiz daha da iyileserek, yüzde 8,7’ye kadar geriledi" diye konustu.



Önceligin enflasyonla mücadele oldugunu da dile getiren Yilmaz, "Reel tarafta iyiyiz, büyümemiz iyi, istihdamimiz iyi, bütçe dengemiz iyi, ihracatimiz iyi, turizmimiz iyi. Esas sorunumuz enflasyon. En temel önceligimiz enflasyonla mücadele. Para politikasiyla, mali politikalarla ve yapisal reformlarla enflasyon sorununu çözme irademizi ortaya koyduk" dedi.



"Temel amacimiz enflasyonu düsürmek, kalici sosyal refahi saglamak"

Mayis ayi itibariyle enflasyonda düsüsün görülecegini söyleyen Yilmaz, "Temel amacimiz enflasyonu düsürmek, kalici sosyal refahi saglamaktir. Enflasyon adaletsiz bir yapi ortaya koyuyor. Enflasyon sabit gelirlileri daha fazla olumsuz etkiliyor. Enflasyonu düsürmeye odaklandik. Birçok denge içinde enflasyonu düsürme durumundayiz. Büyüme, istihdam gibi alanlari düsünmezsek daha hizli enflasyon düser. Bu çok büyük maliyetler dogurur. Biz asama asama ne yaptigimizi bilerek bu süreci yönetiyoruz. Merkez Bankamiz açikladi, yil sonu itibariyle enflasyonun yüzde 38’e düsmesi öngörülüyor" dedi.



"Yeniden tek haneli enflasyona 2026’da dönecek sekilde programimizi uyguluyoruz"

Yilmaz, "Gelecek yil enflasyonun yüzde 20’nin altina düsmesini öngörüyoruz. Yeniden tek haneli enflasyona 2026’da dönecek sekilde programimizi uyguluyoruz. Yapisal reformlarla, para politikalariyla, mali politikalarla bunu adim adim gerçeklestirecegiz. Yillik bazda etki göremedik ama aylik bazda etkileri görüyoruz. Yillik etkiyi Mayis itibariyle görecegiz" ifadelerini kullandi.

"Baz etkisi ile enflasyon düsüyor diyorlar, esas olan program etkisi"

OVP programinin etkisiyle enflasyonun düstügünü ifade eden Yilmaz, "Baz etkisi ile enflasyon düsüyor diyorlar, esas olan program etkisi. Program yok ise enflasyonu düsürmezseniz baz etkisi diye bir sey de kalmaz. Baz etkisini ortaya çikaran programimizin enflasyonu düsürücü etkisidir. Baz etkisi var ama esas etkiyi yapan programdir. Siyasi ve sosyal sahiplenme ile yürüyen programimiz var. Bunun etkisini önümüzdeki dönemlerde daha hizli görecegiz" dedi.



Yilmaz, konusmasini söyle sürdürdü: "Kredi risk primimiz CDS ciddi anlamda geriledi. Geçen yil ortalarinda 700 baz puan civarindaydi. Bugün CDS 300 baz puanin altina indi. Yurt disindan finansman temini artik çok daha elverisli sartlarda. Döviz sorunundan artik bahsetmiyoruz. Seçimlerden önce halki döviz almaya yönlendirenler oldu. Herkesin yatirim tercihine saygiliyiz. Bunu sistematik olarak yapanlara karsi da sesimizi yükseltmemiz lazim. Spekülatif çabalar tam tersine döndü. Seçim sonrasi dövizin geldigi yer ortada. Merkez Bankasi rezervlerinde toparlanma saglandi. Kur oynakligi azaldi. Uluslararasi finans kosullarina erisim iyilesmis durumda."

Yilmaz, "Geçen yil Mayis ayinda Merkez Bankasi rezervlerimiz 98,5 milyar dolardi. Su an 3 Mayis itibariyle 127 milyar dolari buldu. KKM’i üçte bir oraninda azalttik. Finansal istikrarimizi güçlendirirken, reel ekonomiyi ihmal etmiyoruz. Seçici kredi programlariyla ihracati, üretimi, istihdami koruma gayretindeyiz. Reeskont kredilerinde uygun kosullu kredileri ihracatçilarimiza kullandiriyoruz. Yatirimlarda yatirim taahhütlü avans kredisini hayata geçiriyoruz. Burada da proje teklifleri toplaniyor. Teknolojik seviyemizi yükseltecek, katma degeri artiracak projelere uzun vadeli elverisli krediler sagliyoruz" dedi.