454 Gram Dogan Melek Mucize Bebek, Hayata Dört Elle Sarildi

Gebeligin 25’inci haftasinda 454 gram agirliginda dünyaya gelen bebek, Ankara Etlik Sehir Hastanesi Yeni Dogan Yogun Bakim Ünitesi’nde geçirdigi 118 günlük tedavinin ardindan ailesine kavustu.

454 Gram Dogan Melek Mucize Bebek, Hayata Dört Elle Sarildi
Bartin’da yasayan Nur ve Taskin öz çiftinin bebekleri Melek Mucize Öz, gebeligin 25. haftasinda 454 gram agirliginda dünyaya geldi. Erken dogum nedeniyle solunum sikintisi ve beslenme problemi yasayan bebek, Ankara Etlik Sehir Hastanesi Yeni Dogan Yogun Bakim Ünitesi’nde yogun bakima alinan bebek, 118 günlük yogun tedavinin ardindan sagligina kavustu. Öz çifti ise 118 günlük tedavi sirasinda ise her hafta bebeklerini görebilmek için 600 kilometrelik mesafeyi kat etti. Yogun tedavinin sonucunun ardindan da Öz çifti, bebeklerini kucaklarina saglikli bir sekilde alabilmenin mutlulugunu yasadi. 454 gram olarak dogan Melek Mucize ise yapilan tedavilerin ardindan 2 kilogrami geçti.

“Su anda 2 bin 100 gram agirliginda”

Bebegin 25’inci gebelik haftasinda 454 gram agirliginda dünyaya geldigini dile getiren Ankara Etlik Sehir Hastanesi Yenidogan Uzmani Dr. Aysen Sumru Kavurt, “25 haftalik gebelik oldukça düsük bir gebelik haftasi ve dogum agirliginin da gebelik haftasina göre düsük olmasi bebegimizi daha da riskli hale getirmisti. Erken dogan bebekler özellikle Yeni Dogan dogum Bakim Ünitelerinin ilk günlerinde solunum sikintisi problemiyle karsilasmaktadir. Bebegimizde de ciddi bir solunum sikintisi vardi. Bu yüzden solunum destek ünitesine baglanmasi gerekmisti. Daha sonraki günlerde beslenme ile ilgili problemler yasadi. Daha sonraki günlerde beslenme ile ilgili problemler yasadi. Zorlu bir yogun bakim süreci geçirdi. Melek Mucize su anda 118 günlük oldu ve 2 bin 100 gram agirliginda. Emerek beslenebiliyor. En önemli problemlerden ve yogun bakim izleminden sonra bizim takip etmemiz gereken ilerideki gelisme problemi olacak ama su için kafa iç kanamasinin olmamasi, tedavi gerektirecek bir göz probleminin olmamasi daha iyi olacagini gösteren bulgular” diye konustu.

“Ülkemizde her 10 bebekten biri prematüre olarak dünyaya gelmekte”

Prematüre dogumun oldukça önemli bir saglik sorunu oldugunu vurgulayan Kavurt, “Ülkemizde her 10 bebekten biri prematüre olarak dünyaya gelmekte. Gebelik haftasinin düsük olmasi bebeklerin yasayacagi riskleri daha da önemli hale getiriyor. Bu bebeklerin Yeni Dogan Yogun Bakim Ünitesinden taburcu olduktan sonra da izlenmeleri çok önem içermekte çünkü yasama yüksek riskle basliyorlar. Taburcu sonrasinda da izlem önemli. Bu izlem programlarinin olusturulmasinda aile ile isbirliginin olmasi, güven ortaminin olusturulmasi oldukça önemli. Taburcu durumunda öncelikle bebegin tibbi durumunun uygun olmasi ön plandayken, ailenin de egitiminin, sosyal ve duygusal olarak da taburcu durumunda bizim için önemli” açiklamasinda bulundu.

“Bebegim karnimdayken bile ümidimiz yoktu”

Anne Nur Öz ise sürecin tahmin edilemeyecek kadar zor oldugunu ifade ederek, “Bir insanin ancak bilebilecegi kötü bir duygu ama sonucu gerçekten kizimin ismi gibi bir mucize oldu. Çok mutluyuz. Uzakta yasadigimiz için haftada 1 ya da 2 gün gelebildik. Yorulduk. Aralik’tan beri hastaneye gel git yapiyoruz. Bu süreç bizi hem psikolojik olarak hem de maddi olarak etkiledi. Sonuç çok güzel oldugu için her seye degdi diyorum. Babasi çok heyecanliydi. Bebegim karnimdayken bile ümidimiz yoktu. Durumu o derece kötüydü. Iyi gittikçe biz de mutluk ve bir mucize gerçeklesiyordu. Biz de ismini Mucize koymak istedik” ifadelerini kullandi.

“Allah hepsinden razi olsun”

Bütün saglik personellerinin kendisiyle ve bebegiyle çok iyi ilgilendigini kaydeden Öz, “Onlara tesekkür etmek biraz az kaliyor. Ne diyecegimizi bilemiyoruz. Allah hepsinden razi olsun. Bize en basindan beri güler yüzlü davrandilar, her sekilde bizim yanimizda olduklarini gösterdiler. Bu bizim için çok önemliydi” dedi.

Kaynak: İHA