2.5 Yilda, 6 Milyon Liralik 4 Tesbih Tasarladi

Muratpasa ilçesinde yasayan evli ve bir çocuk babasi 50 yasindaki Ermeni asilli kuyumcu ustasi Senol Vayvalako, filografi sanatinin yaninda son dönemde alisilmisin disinda bir tesbih tasarlamaya karar verdi. Vayvalako, 9 metrekarelik is yerinde 2.5 yilda el emegi göz nuru döküp, altin, zümrüt, yakut, safir, pirlanta ve gümüsü kullanarak, birbirinden degerli 4 tesbih tasarladi. Vayvalako, tasarim tesbihlerinin bir müzede sergilenmesini isterken, birini ise Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’a hediye etmek istiyor.

2.5 yilda tamamladi, degerli taslar kullandi"

Vayvalako, normalde tesbih isi ile ugrasmadigini ve filografi yöntemiyle birbirinden degerli tablolar yaptigini hatirlatarak, “Televizyonda bir tesbih programini ve kolleksiyonerleri seyrettim. Daha sonra bende yapabilir miyim diye arastirmalar yaptim. Arastirmalarim sonucu bütün tesbihlerin yuvarlak yada kesme yapilip birakildigini gördüm. Yani bir sanat eseri olmasi için islenmesi gerektigine kanaat getirdim. O yüzden orada bir bosluk yani tasarim eksikligi oldugunu gördüm. Alman katalini, Osmanli sikma kehribar, Osmanli Necef, gergedan boynuzundan olmak üzere 4 tesbihi 2, 2.5 senede tamamladim. Üzerlerinde pirlanta, yakut, zümrüt, safir, altin ve gümüs olmak üzere süsledim. Bu bir tasarimdir. Yani kültür mirasi olarak yapildi. Bundan sonra büyük bir ihtimalle bundan bir daha yapilmayacak, yada yapmak için büyük emek harcanmasi gerekecek. Üstündeki bütün islemeleri tek tek elimle yaptim” dedi.



"200 bin dolarin üstünde"

4 tesbihin degerinin 200 bin dolarin üzerinde oldugunun altini çizen Voyvalako, “Ama maddi degerinden ziyade manevi degeri çok önemli. Bunlar artik ülkemizin bir kültür mirasidir. Daha önce hiç yapilmamis. Kültür mirasi olarak yaptik. Istiyoruz ki ülkemizde kalsin. Bu bir tasarim, yüzlerce yildir tesbih çekilmis ama böyle bir sey yapismamis. Tesbihler dünya genelinde hep standarttir. Oyulmus, yuvarlak yapilmis, birakilmis. Ama biz, tesbihin üstüne altini, gümüsü, pirlantayi getirip birebir yerlestirip mihlama yaptik. Yani bunlari buradan sökmek mümkün degil artik. Biz bunu tasarladik. Aslinda kehribarla altini birbirine geçirdik, yapistirdik, öpüstürdük. Tamamen bir bütün bir obje haline getirdik" diye konustu.



Hikayesi olan tasarimlar

Tesbihlerin tasariminda bir hikaye olduguna dikkati çeken Vayvalako, " Truva Savasi’ndaki Hektor ve Asil, Hazreti Süleyman’in kaski ve konustugu baykusu ve ordusunu tasvir ettik. Faberge yumurtasina da yer verdik. Imamelerde görülen bütün halkalar döner. Metali buraya koyup, kaynatmak ve bu kadar tasi mihlamak çok zor bir sanattir. Bence bunlarin 4’ünün dgeri milyon dolara yakindir. Bunun çok iyi bir kolleksiyonerin almasi lazim. Yerini bulmasi gerekir. Devlet büyüklerimizin bunun alip bunu bir envantere atmasi lazim. Bunlar yapilmis bir tasarim artik. Bir,bir prototip yaptik ve ilk bu. Ilk olmasi nedeniylen bunun degeri anlatilmazi, bu sanati yapmak kolay degil. Müzelik bir ürün" dedi.



Cumhurbaskanina hediye etmek istiyor

Tüm eserleri tek tek elinde yaptigini ve üzerind ebinlerce degeri tas yer aldigini isaret eden Vayvalako, " Her birine kalem attim, isledim. Hektor’un kalkanindan kaskina migferine kadar inanilmaz bir zaman ve emek harcadim. Hepsinin özel kutulari var. Tek tek koyuyoruz, sakliyoruz. Gönlümden geçen bir tanesini Cumhurbaskanimiz Recep Tayyip Erdogan’a vermektir" ifadelerine yer verdi.