Konya Ovasinda Yer Alti Su Kaynaklarinda Kuraklik Alarmi
Türkiye’nin tahil ambari olarak bilinen Konya Ovasi, yer alti su kaynaklarinda kuraklik ile karsi karsiya. Bölgedeki havza genelinde yeralti suyu 50 metre azalirken, bazi bölgelerde ise 400 metreye kadar açilan kuyulardan su çikmadigi raporlandi. Kayitli 40 bin kuyunun 3 kati fazlasi kayit disi su kuyusu oldugunu belirten uzmanlar, yeralti suyuna dayali tarimsal sulamanin çok sürdürülebilir olmadiginin uyarisini yapti.

“Yer alti seviyesinin düsümü giderek artan bir seyir izliyor”
Konya’da 1960’li yillardan itibaren yeralti su kaynaklarinin kullanilmaya baslandigini belirten Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Arastirma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arik, “1960’li yillardan sonra yer alti su kaynaklarindan yararlanma, özellikle ilk Çumra havzasinda baslayan sulama daha sonra havzanin birçok yerinde yayginlasmistir. Bu bölge içerisinde yüzey sulamalarinin disinda çok yogun bir sekilde yerel suyundan yararlaniyorlar. Devlet Su Islerimizin ya da vatandaslarin belgeli bir sekilde açmis oldugu kuyu var. Bu kuyu sayisi su anda havzada yaklasik 40 bin. 1960’li yillarda yüzeye yakin sular giderek düsmeye devam etti. Ilk yillarda santimetrelerle ölçülen yeralti suyu degisimleri daha sonraki yillarda yarim ile 1 metre seviyesinde özellikle 1980’li yillardan sonra hissedilir derecede artmaya basladi.
Yeralti seviyesindeki düsümler, 2 binli yillardan sonra bu metrelerle ifade edilmeye baslandi. 2015’ten sonra da birkaç metre olarak söylüyor. Yani yer alti seviyesinin düsümü giderek artan bir seyir izliyor” dedi.
“1960 yilindan günümüze 50 metreden fazla bir yer alti su seviyesinde düsüm gerçeklesti”
Bahar döneminde yagislarin ani yasanmasi nedeniyle yer alti su kaynaklarina etkisi olmadigini belirten Prof. Dr. Arik, “Son birkaç yil içerisinde özellikle 2020, 2021, 2022 kis dönemi yagislarinin oldukça az oldugu bahar döneminde de ani yagislarin fazla oldugu bir dönem yasadik. Bu süreç içerisinde yer alti sularindaki düsüm giderek artti. Bölgedeki yapmis oldugumuz ve Devlet Su Islerimizin yapmis oldugu ölçümlerde bazi kuyularda su seviyesi düsümlerinin dramatik bir sekilde 20 metrelerin üzerine çiktigini gördük. Havza genelinde degerlendirme yaptigimiz zaman da bu ortalama 2 buçuk metreden fazla bir düsüs. 1960 yilindan günümüze 50 metreden fazla bir yer alti su seviyesinde düsüm gerçeklesti. 1960’li yillarda yüzeyde bulunan su bugün havza genelinde 50 metre derinde ancak lokal olarak bazi noktalara baktigimiz zaman yeralti seviyesi çok daha derinlerde. Havza’nin özellikle kuzey bölgelerinde Yunak, Çeltik, Kulu ve Altinekin gibi bölgelerde bazi açilan kuyularin derinlikleri artik 400 metreleri bulmus vaziyette. 400 metre kuyu açilmis olsa da suya rastlanamiyor. Bu da havza kenarindan itibaren bütün havzanin suyunun artik çekilmeye basladigini net bir sekilde göstergesi. Bu nedenle bu bölge içerisinde yeralti suyuna dayali tarimsal sulamanin çok sürdürülebilir oldugunu öngöremiyoruz" seklinde konustu.
“Havza’nin birçok bölgesinde maalesef kaçak su kuyulari açilmaya devam ediyor”
Yilda 4 buçuk milyar metreküp suyun Konya Havzasi’nda kullanildigini belirten Prof. Dr. Arik, “Havzada çok su tüketen bitkilerin üretimi giderek yayginlasiyor. Bu alanlarin yayginlasmasi da var. Özellikle seker pancari, misir, ayçiçegi, yemlik bitkiler, yonca ve silajlik misir gibi bitkilerin bütün sezon boyunca sulanma zorunlulugu var. Yer alti suyuna ise talep giderek arttiriyor. Bölgedeki iste 40 bin civarindaki belgeli, ruhsatli kuyunun yani sira bunun 3 kati kadar da kaçak kuyu varligi söz konusu. Özellikle izin almadan açilan kuyularda ne kadar su tüketildigi ile ilgili kat’i veriler de yok. Havza içerisine baktigimiz zaman yillik ortalama 4 buçuk milyar metreküp bir su kullanimi var. Bu suyun 2 milyar metreküpü yüzey suyundan karsilaniyor. Bir o kadari da yeralti suyundan karsilaniyor. Ülkemizde en fazla yer alti suyundan yararlanan havza Konya Kapali Havzasi. Bu havza içerisine baktigimiz zaman genel tüketimden yola çiktigimizda Devlet Su Isleri’nin kayitlara aldigi kuyularin disinda çok ciddi bir su tüketimi oldugunu görebiliyoruz. Halen su anda bile Havza’nin birçok bölgesinde maalesef kaçak kuyulari açilmaya devam ediyor. Kaçak kuyularin açilmasi su kullanim kontrolü zorlastirdigi gibi ayni zamanda niteliksiz su seviyelerinin, nitelikli su seviyelerine karismasi gibi bir tehlike de arz ediyor” ifadelerini kullandi.
“Ürünleri tamamen kaldiralim gibi bir radikal bir çözüm önermemiz mümkün degil”
Sulama alaninda kullanilan malzemelerin teknolojiye uygun hale getirmenin su tasarrufunda fayda saglayacagini aktaran Arik, “Bu havza içerisinde bu ürünleri tamamen kaldiralim gibi bir radikal bir çözüm önermemiz mümkün degil. Ancak burada sunu söylemek gerekiyor. Havza içerisindeki bizim en önemli varligimiz, yeralti suyumuz olduguna göre yeralti suyumuzu da dengeli tasarruflu kullanmak adina hem sulama sistemlerinin modern hale getirilmesi hem de tarimsal üretimde daha az su tüketen bitkilere dogru adim adim dönüstürülmesi çok daha uygun olacaktir” diye konustu.
