Tolga Daskiran'a Verilen 5 Yil Hapis Cezasina Itiraz Edildi

Odunpazari Ilçesi Emek Mahallesi’nde 5 Subat 2022’de meydana gelen olayda, esini ve kizini biçaklayan Afganistan uyruklu Abdulkadir Ahmadi’ye, o esnada yakinlardan geçen Tolga Daskiran ve arkadasi Hüseyin Sahin müdahale etti. Çikan arbedede Abdulkadir Ahmadi, Tolga Daskiran tarafindan biçaklanarak yaralandi. Olayin ardindan baslatilan sorusturma sonucu Tolga Daskiran ilk önce adli kontrol sartiyla serbest birakildi. Devam eden yargilama sürecinin sonunda ise hakkinda beraat karari istenen Tolga Daskiran’a ‘Kasten öldürmeye tesebbüs’ suçundan haksiz tahrik ve iyi hal indirimiyle 5 yil hapis cezasi verildi.



“Tolga Daskiran’in üzerine atili sucu ‘Mesru savunma’ çerçevesinde isledigi anlasilmaktadir”

Eskisehir 4. Agir Ceza Mahkemesi tarafindan verilen karar hakkinda Tolga Daskiran’in avukati ve Cumhuriyet Savcisi tarafindan Ankara Bölge Adliye Mahkesi’ne itiraz dilekçesi verildi.

Cumhuriyet Savcisi, Tolga Daskiran’a verilen 5 yil hapis cezasina iliski hazirladigi itiraz dilekçesinde, “Olayin gerçeklestigi yerden tesadüfen geçmekte olan ve taraflari tanimayan sanik Tolga Daskiran’in olayi görmesi üzerine kosarak sanik Abdulkadir Ahmadi’ye dogru gittigi, sanik Abdulkadir’a tekme attigi, katilan sanik Abdulkadir’in elindeki biçakla Tolga Daskiran’in arkadasina saldirdigi ve bacagindan yaraladigi, olaya sonradan dahil olan saniklarin ise tehlikeyi önlemek maksadiyla sanik Abdulkadir’e vurduklari belirlendi. Abdulkadir’ in almis oldugu darbeler neticesinde eylemine son vererek kaçmaya basladigi ve bilgi sahibi beyanlari ve görüntü içerigine göre markete girdikten kisa bir süre sonra yere yigildigi, market içerisi ve kaçis güzergahinda saniklarin biçakla yaralama eylemine iliskin görüntü tespit edilememesi karsisinda, Tolga Daskiran ve arkadasinin üzerine atili suçlari ‘Mesru savunma’ çerçevesinde isledikleri anlasilmaktadir. Usul ve esas yönünden kanuna aykiri bulundugundan kararin Tolga Daskiran lehine istinafen kaldirilmasi arz olunur” ifadelerine yer verdi.

“Olayda Tolga Daskiran’in yaralanmamasi mesru müdafaanin sartlarini ortadan kaldirmaz”

Tolga Daskiran’in avukati Muhammed Serkan Ileli’nin hazirladigi itiraz dilekçesinde ise su ifadelere yer verildi:

“Müvekkilim Tolga, arkadaslari ile bulustugu siralarda arkasindan kadin çiglik sesi duymalari üzerine sesin geldigi tarafa dogru gittigi bu sirada erkek bir sahsin kadin bir sahsi yere yatirip biçakladigi bunun üzerine müvekkilimde kadini kurtarmak amaciyla adamin biçagini almaya çalistigi bunun neticesinde de bahse konu dosyada müvekkilim ‘Kasten adam öldürmeye tesebbüs’ suçundan 5 yil hapis cezasi ile cezalandirilmistir. Avrupa Insan Haklari Sözlesmesi’ne (AIHS) göre, haksiz bir saldiriya karsi insanin kendini savunmasi, eger savunmada zorunluluk varsa, saldirgani öldürme hakkini da vermektedir. Avrupa Insan Haklari Sözlesmesi’nde mesru müdafaadan bahsedilmistir. Müvekkilim kendisine karsi olmayan olayda gerçeklesen bir saldiriyi ayirmaya çalismis bu sebeple saldiriyi def etmek amaciyla kendini savunmak zorunda kalmistir. Somut olayda saldiri var saldiriya karsi ‘Orantili’ sekilde savunma var neticesinde ise mesru müdafaa söz konusudur. Ancak mahkemece olay mesru müdafaa olarak degerlendirilmemistir. Kasten öldürme suçu için olayin öncesi sonrasi fail ve magdurun bir husumetinin olup olmamasi vb. detaylica incelenmesi gerektigini belirtmis lakin olayda mesru müdafaaya iliskin detaylandirma yapilmamistir. Olayda müvekkilin yaralanmamasi mesru müdafaanin sartlarini ortadan kaldirmaz. Müvekkile karsi gerçeklesen ya da gerçeklesebilecek eyleme iliskin yapilan savunma da yaralanma kasti aranmaz. Burada müvekkilin yaralanmamis olmasi bahsettigimiz gibi mesru müdafaayi etkilemez. Tanik beyaninda da anlasilacagi üzere müvekkilin sanik Ahmadi’nin pesinden gitmesi öldürme ya da yaralama kasti gütmeden daha fazla zarar vermesi ve kaçmasini engellemek amaciyla gerçeklestirilmistir. Iddia makami da mütalaasinda olayin mesru müdafaa kapsaminda degerlendirilmesi gerektiginden bahsetmis bu sebeple müvekkil hakkinda beraat hükümlerinin uygulanmasi gerektiginden bahsetmistir. Yapilan yargilama neticesinde kanaatimizce olayin olus sekli, taraflarin mevcut fiziki ve ruhsal durumlari, orantililik ilkesi gibi hususlar dikkatlice degerlendirilmemis olup bu sebeple müvekkil hakkinda kasten adam öldürmeye tesebbüs suçundan yargilama yapilmis ve müvekkil cezalandirilmistir. Olayin mesru müdafaa kapsaminda oldugu açikça ortadadir. Söz konusu olayda orantililik ilkesinin dikkate alinmadigi bu sebeple müvekkile verilen cezanin hakkaniyete aykiri oldu düsüncesindeyiz. Yüksek Mahkemece saptanacak sair sebeplerle usule, yasaya ve hukuka aykiri olan Eskisehir 4. Agir Ceza Mahkemesi’nin kararinin yüksek mahkemece incelenerek ortadan kaldirilmasini, müvekkil hakkinda beraat karari aksi takdirde lehe hükümlerin uygulanmasina karar verilmesini, talep ederim.”