Dr. Mithat Atabay Açiklamasi 'Çanakkale Bogazi Önlerinde, Bogazda Ve Marmara Denizi'nde Toplam 255 Gemi Batirildi'
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Insani ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Dr. Mithat Atabay, Çanakkale Savaslari sirasinda Çanakkale Bogazi önlerinde, bogazda ve Marmara Denizi’nde toplam 255 geminin batirildigini belirterek, “Çanakkale Bogazi hem topragin üzerinde hem de denizin altinda pek çok hazineler ve savasa ait hatiralar saklamaktadir” dedi.

Çanakkale Savaslari’nin hem denizde hem de karada meydana geldigini belirten ÇOMÜ Insani ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Dr. Mithat Atabay, “Hem denizde büyük kayiplar oldu hem de karada büyük insan zayiatlarina sebebiyet verdi. Çanakkale Savaslari daha baslamadan 14 Eylül tarihinde bogazlarin ticari gemilere kapatilmasi sonrasinda Karadeniz’e büyük bir ticari donanma mahsur kaldi ve bu Avrupa’da özellikle ekonomik açidan büyük sikinti olusturdu. Ve tabii özellikle batililar bu bogazi açmak ve Istanbul’a ulasmak için bir filo hazirladilar. Denizden saldirilar basladi.
Denizden saldirilar baslamadan önce bogazi yokladiklari görülmektedir. Türk gemilerinin ilk etapta Mesudiye basta olmak üzere batirildigi görülmektedir. Ama denizden geçerek özellikle Istanbul’a geçmek istemeleri hem deniz yüzeyinden hem de deniz altindan olmustur. O nedenle de denizaltilar da Çanakkale Savaslari sirasinda gemilerin batirilmasinda önemli etken olmustur. Itilaf Devletleri hem kendi denizaltilarini burada kaybederken, ayni zamanda bogazi geçen denizaltilar da Osmanli ticaret gemilerini ve askeri gemilerini bombaladilar” dedi.
Çanakkale Bogazi’nin hem topragin üzerinde hem de denizin altinda pek çok hazineler ve savasa ait hatiralar sakladigini hatirlatan Dr. Mithat Atabay, konusmasini söyle sürdürdü:
“Çanakkale Bogazi’nin önlerinde, bogazda ve Marmara Denizi’nde toplam olarak 255 tane geminin batirildigini görüyoruz. Bu gemilerin önemli bir kismi Osmanli ticaret gemileri olmakla beraber savas gemileri de bunun içerisinde bulunuyordu. Bunlarin en büyüklerinden bir tanesi Barbaros Hayrettin gemisi olmustur. Tabii Osmanli Imparatorlugu’ndan savas sirasinda bir donanma ile karsi koyma mümkün degildi. O yüzden de Itilaf Devletleri’nin donanmasina karsi kara topçulari ve mayinlar yoluyla bunlara engel olunmaya çalisildi. 7 tane büyük savas gemisi Osmanli topçulari ve mayinlar vasitasiyla batirildi. Bunlarin 3 tanesi 18 Mart tarihinde olmustur. Ve toplam tonajlari 40 bin 400 ton idi. Mayis ayinda ise yine 3 büyük savas gemisi batirildi. Ve batirilan savas gemilerinin toplam tonajlari ise 44 bin tondur. Osmanli Imparatorlugu hem Itilaf Devletleri’nin savas gemilerini burada batirirken, hem de kendi ticaretini ve askeri özellikle sevk etme konusunda kullanilan gemilerin güvenligini saglamak istemistir. Bunlara karsi olarak Itilaf Devleti denizaltilar vasitasiyla saldirlar düzenleyerek bunlari özellikle deniz yoluyla yapilmasina engel oldu. O yüzden de Uzun Köprü’ye kadar demiryoluyla, buradan da karayoluyla askerlerin ve yiyeceklerin sevk edildigi bir döneme girilmistir.”
Bugün Çanakkale Bogazi’nda çok sayida batik bulundugunu kaydeden Atabay, sunlari söyledi:
“Bu batiklar adeta Çanakkale Bogazi’nin ve Gelibolu Yarimadasi’nin kolyeleri gibi dizilmistir. Ege Denizi’nde Saroz Körfezi’nden baslayarak, asagiya dogru geldigimizde bogazin Ege kiyilarinda pek çok gemi bulunuyor. Hemen bogazin önünde 7 denizaltisi bulunuyor. Bogazdan içeriye girdigimiz zaman 18 Mart’ta batirilan 3 tane büyük gemi, yine 3 tane denizalti bulunuyor. Ve Marmara Denizi’ne girdigimiz zaman özellikle Türk batiklarina rastliyoruz. Bir de Karabiga açiklarinda AE-2 Denizaltisi bulunmaktadir. Deniz savaslari ve kara savaslari diye ikiye ayiriyorsak da, aslinda denizden önce saldirilar baslamis, bunda basarili olunamayinca deniz kuvvetleri destekli kara harekatinin yapildigi görülmektedir. O yüzden Çanakkale Bogazi hem topragin üzerinde hem de denizin altindan pek çok hazineler ve savasa ait hatiralar saklamaktadir.”
