Bahçeli Açiklamasi 'Biden'in Iftirasini Reddediyor, Tüm Gücümle Kiniyorum'

Nigde’de katildigi ’14 Mayis’ta Aziz Milletim Sira Sende’ temali Açik Hava Toplantisina katilan MHP Genel Baskani Devlet Bahçeli, burada vatandaslara seslendi. 19 gün sonra yapilacak 14 Mayis Cumhurbaskanligi ve 28’inci Dönem Milletvekilligi Genel Seçimleri’nin hayirli ve kalici sonuçlar getirmesini dileyen Bahçeli, "Bunun yaninda seçimlerin sagduyulu, sakin ve demokratik olgunlukla gerçeklesmesini diliyorum. Hatirlayiniz, Cumhurbaskanligi Hükümet Sistemi’nin kabul edildigi 16 Nisan 2017 halkoylamasi öncesinde iç ve dis ihanet cephesinin es zamanli provokasyonlari hiz ve yayginlik kazanmisti. Çünkü Türk milletinin tarihiyle, kimligiyle, sosyolojisiyle ve kültürüyle müzahir bir yönetim reformunun gündeme alinmasi yerli ve yabanci odaklari çilgina çevirmisti. Nitekim koro halinde saldiriya geçmislerdi. Cumhurbaskanligi Hükümet Sistemi Türkiye’nin dogrulus müjdesiydi. Bu nedenle ülkemizdeki siyasi muhalefet dis baglantili siparisle yeni hükümet sistemini karalamak için her çirkinlikten medet umdu. Devamli çamur attilar. Agizlarindan bir kez de olsa hayir çikmadi, milli ve isabetli bir degerlendirme duyulmadi. ’Tek adam rejimi’ dediler, hükümet sistemiyle rejimi birbirine karistirdilar. ’Sahsin rejimi’ dediler, bir yalana bin yalan kattilar. ’Diktatörlük var’ dediler, sayet böyle olsaydi nasil bu kadar pervasiz ve hayasiz olabileceklerini, ulu orta nasil bu kadar kolay hakaret edebileceklerini hiç hesaba katmadilar. Milletimizin iradesine kilit vurmayi denediler. 15 Temmuz FETÖ darbe girisiminin intikamini almak için kuyruga girdiler. Türkiye’nin, Cumhuriyet tarihinin üçüncü evresine kazasiz, kansiz ve sorunsuz geçmesine tahammül edemediler. Milletimizin tercihini reddetmeyi göze aldilar. Sonra dönüp yüzsüzce demokrasiden bahsettiler. Melez ve meçhul bir özgürlük yaygarasi kopardilar. Asil demokrasi kaçkini, gerçek demokrasi muhalifi olduklarini bir türlü idrak edemediler" dedi.



"Çözülmesi gereken sorun siyasi muhalefet sorunudur"

Muhalefete yüklenen Bahçeli, "Türkiye’nin öncelikli ve çözülmesi gereken sorunu siyasi muhalefet sorunudur. Bu muhalefet demokrasiye mesafelidir. Bu muhalefet milli ve yerli durusa karsidir. Bu muhalefet Türkiye’nin aleyhinedir. Iktidara degil ülkemize muhalefet etmenin, her gelismeyi karalamanin, her güzel hizmeti kötülemenin, üzerinde yasadigi vatani kundaklamaya tesebbüs etmenin adi demokrasi degil, bal gibi muhalefet despotlugudur. ’Zillet’ demek alçalma demektir. ’Zillet’ demek asagilanmak ve küçülmek demektir. Türkiye zillete müstahak degildir. Türk milleti tarihin hiçbir döneminde zillete düsmemistir. Nigde’yi zillete çekmeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Biz karsimizdaki muhalefet yapisina zillet demeyelim de ne diyelim? Bunlari daha nasil tarif edelim?" ifadelerini kullandi.

"HDP’nin yedek lastigi Yesil Sol Parti Kiliçdaroglu’yla ayni çizgidedir"

"Hangi felakete maruz kalirsak kalalim, muasir medeniyet iddiasindan geri dönmeyecegiz" diyen Devlet Bahçeli konusmasini söyle sürdürdü:

"Depremin izlerini silip, yeni yüzyilda, yeni hayati, yeni Türkiye’de hep birlikte kuracagiz. Bizim gidecek baska bir yurdumuz yoktur. Türk milleti son sözünü Malazgirt’te söylemis, ayak bastigi topraklarin ruhuna vatan sedasini can pahasina üflemistir. O günden bugüne vatan tektir, adi Türk’tür. Binlerce yildir millet tektir, adi Türk’tür. Bunun disinda her arayis, her yoklayis, her zorlayis maceradir, mefluçtur. Dün müstevliler, manda ve himaye mübasirleri, isbirlikçi müflisler, ihanet mültezimleri vardi, bugün ise emperyalizmin piyonlari, zillet içinde kivranan acizler, küresel güçlerin kiralik katilleri olan terör örgütleri vardir. Dün isgalciler denize süpürülmüstü, bugün ise teröristler bulunduklari, görüldükleri her yerde gömülmektedir. Türk’e kefen biçmeye cüret edenlerin sonu tarihin her döneminde hüsrandir, maglubiyettir. Cumhurbaskani adayi Kemal Kiliçdaroglu’nun PKK’yla ayni yolu yürümesine Nigde nasil tahammül edecektir? Teröristlerin pes pese destek açiklamalarini Kiliçdaroglu’nun veya partisinden bir yöneticinin çikip da itiraz ettigini duydunuz mu? CHP ve IYI Parti Türk askerinin Irak ve Suriye’deki varligina karsidir. Mavi vatandaki egemenlik mücadelemize karsidir. Rusya ile Ukrayna arasindaki çatismaya baktiklari yer baskent Ankara degil Washington, Brüksel, Londra’dir. Zillet ittifaki Türkiye’yi ABD’nin sinir bekçisi, NATO’nun da ileri karakolu yapmayi amaçlamaktadir. CHP ile IYI Parti yönetimleri ortagi olduklari diger partilerle beraber emperyalizmin tutsagidir. CHP’ye oy veren vatandaslarim bu zillete hayir demelidir. IYI Parti’ye ve digerlerine oy veren vatandaslarim sahte milletseverlik pozlarina aldanmamalidir. Muhalefetin terör sevdasi zillettir. Muhalefetin yabanci hayranligi rezalettir. CHP ile IYI Parti Diyanet Isleri Baskanligini kaldiracaklarini vaat eden köksüz ve kimliksiz çiyanlarla el eledir, kol koladir, yanak yanagidir. HDP’nin yedek lastigi Yesil Sol Parti Kiliçdaroglu’yla ayni çizgidedir. PKK/YPG ile ayni kundaga sarilan, Irak’in Süleymaniye kentinde fitne atesine odun atan Bafel Talabani Kiliçdaroglu’ya umut baglamistir."

"HDP’ye ne vaat ettin?"

"Kiliçdaroglu’na Nigde’den soruyorum, biraz haysiyeti, biraz izani, biraz da ahlaki varsa cevap vermesini bekliyorum" ifadelerini kullanan Bahçeli, "HDP’ye ne vaat ettin, hangi güvenceleri paylastin? PKK’ya üzeri emperyalist mihraklarca ciro edilmis hangi açik çekleri verdin? FETÖ’nün gönlünü nasil aldin? Pensilvanya’yi nasil ikna ettin? ’Imrali canisini serbest birakacagiz’ dedin mi, demedin mi? ’Özerk yönetimlere onay verecegiz’ dedin mi, demedin mi? ’Güney sinirlarimiz boyunca planlanan terör devletine tamam’ dedin mi, demedin mi? Terörist Murat Karayilan da su sözleri ifade etmis; ’MHP’ye ve AK Parti’ye verilen her oy PKK’ya sikilan mermidir’. Dogrudur, Cumhur Ittifaki’na verilen her oy haine, düsmana, teröristlere dogrultulmus namlu, hedefine sikilmis mermidir. Bunlarin alayi Kiliçdaroglu’nun arkasindadir. Terörist Duran Kalkan, ’CHP’ye ve IYI Parti’ye her destegi verecegiz’ diyor. Verseniz ne yazar, vermeseniz ne çikar, hepinizin hesap verecegi günler yakindir. CHP ve IYI Parti’nin ittifak ortagi Yesil Sol Parti’nin Agri milletvekili adayi Sirri Sakik aynen sunlari ileri sürmüstür; ’Biz üç-bes bakanlik pazarligi pesinde degiliz. Biz bu sistemi degistirecegiz. Bizim küçük hesaplarimiz yok, 100 yillik Cumhuriyet’i degistirecegiz’. Biz 100 yillik Cumhuriyeti, Türk ve Türkiye Yüzyilina tasiyalim diyoruz, bunlar degistirecegiz, kurcalayacagiz ve kurutacagiz diyor. Bu rezil cürete Kiliçdaroglu’ndan en küçük sitem gelmedi. Hiçbir CHP’li veya IYI Partili yöneticiden kinama mesaji gündeme yansimadi. Zira bunlarin hepsi ayni tornanin mamulüdür. Bunlarin hepsi zehirlidir, zillettir, ziyan içindedir. Türkiye’ye silah çekenler, pusu kuranlar, sinir güvenligimizi ihlal edenler, mücavir bölgelerde nifak üretenler, insanimiza ve topraklarimiza musallat olanlar dogduklarina bin pisman edileceklerdir. Milli Mücadele zaferle taçlanarak vatan düsmandan temizlenmis ve 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilmisti. Sözümüz söz olsun, ezan susmayacak, bayrak inmeyecek, vatan bölünmeyecektir. Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti kiyamete kadar baki kalacaktir. Kim hangi oyunu oynarsa oynasin, kim hangi tuzagi kurarsa kursun, ayrilmayacagiz, ayrismayacagiz, aramizda ayrik otu barindirmayacagiz, bihakkin saflarimizi siki tutacagiz, hep birlikte Kizilelma’ya dogru kosacagiz. 14 Mayis’ta cumhurun muhtesem zaferine hep birlikte omuz verecegiz" dedi.



"Biden’in iftirasini tüm gücümle kiniyorum"

"ABD Baskani Biden 1915 olaylari münasebetiyle bir kez daha milletimizi suçlamaya, tarihimizi kötülemeye kalkismistir" ifadelerini kullanan Bahçeli, sunlari kaydetti:

"Kiliçdaroglu’nun sirtini yaslayip agzinin içine baktigi ABD Baskani Biden 1915 olaylari münasebetiyle bir kez daha milletimizi suçlamaya, tarihimizi kötülemeye kalkismistir. Biden’in iftirasini reddediyor, tüm gücümle kiniyorum. ABD Baskani lobilerin oyuncagi, diasporanin esiridir. Bizim sorunumuz ABD halkiyla degil, Beyaz Saray’a çöreklenmis zulüm bekçileriyledir. Türk milletine sözde soykirim gölgesi düsürmek, mazisi toplu cinayetlerle, katliamlarla ve neden oldugu insani felaketlerle dolu bir ülkenin harci degildir, haddi degildir, hakki degildir. Biden’in tarihi gerçeklere aykiri beyani Türk milleti nezdinde hükümsüzdür, yazili açiklamasi yalnizca kagit parçasindan ibarettir. Çünkü tarihimizin hiçbir döneminde mahcup olacagimiz, hesabini vermekten kaçinacagimiz, yüzümüzün kizaracagi, basimizi öne egecek bir suça, bir trajediye, bir barbarliga imza atmadik, böylesi bir yanlisin tarafi ve faili asla olmadik. Maalesef dünyada hukukun gücü degil, güçlünün hukuku hâkimdir. Küresel vicdan enkazdadir. Küresel adalet çignenmistir. Bize soykirim çamuru atan Biden ve zihniyeti; Vietnam’da, Kamboçya’da, Laos’ta, Hirosima’da, Nagazaki’de soykirim tüneline soktuklari milyonlarca masumun öncelikle hesabini vermeli, sonra yüzü olursa konusmalidir. Irak’ta bir milyon Müslüman’a, Afganistan’da 1,5 milyon mazluma kast ettiklerini, ucu bucagi görülmeyen ölüm tarlalari açtiklarini, kadinlara tecavüz edip küçücük çocuklari mezara soktuklarini kabul edecek ve bunun da bedelini ödeyecekleri günler bir gün gelecektir. Küresel emperyalizmin hesabi varsa Allah’in da bir hesabi vardir ve bu hesap insallah görülecektir. Tarih yapraklari 24 Nisan’i isaret ettiginde, ABD Baskanlarinin 1915 olaylari hakkinda ne söyleyecekleri, nasil yaklasacaklari, büyük felaket mi yoksa soykirim mi diyecekleri artik merak konusu olmaktan çikmistir. Yillardir Türkiye üzerinde baski ve dayatma aracina dönüstürülen 24 Nisan tarihi bizim için 23 Nisan’in bir gün sonrasidir ve siradan bir gündür. Ne biliyorlarsa açiklasinlar. Ellerinden ne geliyorsa yapsinlar. Biz yolumuzdan dönmeyecegiz. Istikametimizden sasmayacagiz. Tarihimizle ters düsmeyecegiz. 27 Mayis 1915 tarihinde karar altina alinip 1 Haziran 1915’de uygulamaya koyulan Sevk ve Iskân Kanunu’yla her zaman gurur duyacagiz. Dönemin milli kahramanlarina, bu millete sehadetleriyle hizmet eden aziz sehitlerimize tarih huzurunda sükran ve minnet duygularimizi her firsatta gösterecegiz. Nigde’den diyorum ki, 108 yil önce alinan tehcir karari dogru bir karardir, ayni sartlar bugün zuhur etse Milliyetçi Hareket Partisi dün ne yapildiysa onu yapar, yaptigini da seve seve sahiplenirdi."