Graves Hastaligi Aile Hikayenizde Varsa Risk Altinda Olabilirsiniz

Prof. Dr. Hakan Yabanoglu, Graves hastaliginda cerrahi tedavi uygun yapilirsa hastaligin tekrar etme ihtimalinin oldukça düsük iken; antitiroit ilaç ve radyoaktif iyot tedavisi ile tekrarlama oranlarinin yüzde 15-50 civarinda oldugunu söyledi.

Graves Hastaligi Aile Hikayenizde Varsa Risk Altinda Olabilirsiniz
Graves hastaliginin görülmesinde genetik yatkinligin önemini vurgulayan Baskent Üniversitesi Adana Turgut Noyan Uygulama ve Arastirma Merkezi Genel Cerrahi Anabilim Dali Ögretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yabanoglu, bu hastaligin genellikle 20 ile 40 yas araligindaki genç hastalarda ve birçok endokrin hastalikta oldugu gibi kadin hastalarda erkeklerden 5-7 daha fazla görülmekte oldugunu belirtti.



Asiri stres zehirli guatri tetikliyor

Stres ve üzüntünün, psikolojik travmalarin, sigara içilmesinin, iyot içeren besinlerin fazla tüketilmesinin, bazi ilaçlarin Graves hastaligina sebep olabilecegini ifade eden Prof. Dr. Hakan Yabanoglu, "Hastalarimizda en fazla görülen belirtiler terleme, ellerde titreme, istahin artmasina ragmen kilo kaybi, adet düzensizligi, saç dökülmesi, cildin terli ve nemli olmasi, ishal, göz kasinmasi ve sulanmasi, yorgunluk, uykusuzluktur. Ayrica çarpinti, terleme ve sicaga tahammülsüzlük gibi birçok hastalikta görülebilen belirtilerde, kisiler ilk olarak zehirli guatri düsünmezler. Bu durum hastalarin tani ve tedavilerinde geç kalinmasina neden olabilir" diye konustu.

Hastaligin teshisi için ilk asamanin klinik muayene oldugunu kaydeden Yabanoglu, "Tiroit bezi normalden büyük olarak hissedilir. Bununla birlikte vücutta isi artisi, terleme ve nabiz sayisinda yükseklik, gözlerde öne dogru büyüme, ciltte renk degisiklikleri, ayaklarda yaygin ödem görülebilmektedir. Hastanin öyküsü alindiktan ve klinik muayene gerçeklestirildikten sonra gerekli kan testi incelemelerinde, tiroit hormonlari (serbest T3 ve T4) yüksek ve TSH hormonu düsüktür. Ayrica hipertiroidiye bagli bazi otoantikorlarin yüksekligi, hemoglobin düsüklügü ve diger kan hücrelerinde sayisal ve yapisal bozukluklar görülebilir" dedi.



Tedavi yönteminde, hastalarin bireysel degerlendirilmesi önem tasiyor

Graves hastaliginin günümüzde üç farkli yöntem ile tedavi edildigini belirten Genel Cerrahi Anabilim Dali Ögretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yabanoglu, "Bu yöntemler antitiroit ilaçlar, radyoaktif iyot tedavisi ve cerrahidir. Tedavideki öncelik sirasi; hastanin yas, cinsiyeti, gebelik, emzirme, eslik eden diger tiroit hastaliklari, aile öyküsü, hasta uyumu, hastaligin siddeti, tiroit bezinin büyüklügü, göz bulgulari degerlendirilmesi sonucunda belirlenir. Graves hastaliginda genellikle tiroit bezi homojen olarak büyür, fakat bazi hastalarda tiroit bezinde nodüller de bulunabilmektedir. Bu hasta gruplarinda kanser görülme sikligi son dönem kilavuzda yüzde 2 iken, yapilan son çalismalarda ve bizim klinik deneyimlerimiz ile bu oranin arttigi görmekteyiz. Nodüllerin eslik ettigi, aile hikayesi olan hastalara biyopsi yapilmali ve sonuçlar tedavi seçiminde göz önünde bulundurulmalidir" seklinde konustu.

Prof. Dr. Hakan Yabanoglu, cerrahi tedavinin hastalarin genellikle antitiroit ilaç ve radyoaktif iyot tedavisi alamiyorsa büyük guatr, kanitlanmis ya da süpheli kanser, ciddi göz bulgulari gibi durumlarda tercih edilmekte oldugunu belirterek, "Cerrahi tedavi uygun yapilirsa, hastaligin tekrar etme olasiligi oldukça düsük iken; antitiroit ilaç ve radyoaktif iyot tedavisi ile tekrarlama oranlari yüzde 15 - 50 civarindadir. Graves hastaligi, tiroit kanseri gibi cerrahisi zor ve komplikasyon oranlari yüksek vakalarin tecrübeli endokrin cerrahlari tarafindan ameliyat edilmeleri son derece önemlidir. Endokrin cerrahi tanimi yilda 100’den fazla sayida bu tür ameliyatlari yapan genel cerrahlar için kullanilmaktadir" diye konustu.

Kaynak: İHA