Dünyaca ünlü profesör ülkesi ABD'yi topa tuttu Türkiye'nin liderliğine dikkat çekti: 'Erdoğan'da bunu gördüm'

Dünyaca ünlü ABD'li ekonomist ve Kolombiya Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Jeffrey Sachs, Avrupa ve Asya'yı ekonomik iş birliği içerisinde bir araya getiren Türkiye'nin, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın liderliğinde sıfır atık-mavi ekonomi yolunda attığı adımların önemine dikkat çekti. Sachs, Türkiye'nin 2053 vizyonu doğrultusunda karbondan arındırma planının son derece önemli olduğunun altını çizerken, ABD'yi topa tuttu. Ünlü profesör, ABD-Çin ticaret savaşı, Covid-19 salgını ve Rusya Ukrayna Savaşı özelinde yaptığı açıklamalar çok konuşulacak.

Dünyaca ünlü profesör ülkesi ABD'yi topa tuttu Türkiye'nin liderliğine dikkat çekti: 'Erdoğan'da bunu gördüm'
Dünyaca ünlü profesör ülkesi ABD'yi topa tuttu Türkiye'nin liderliğine dikkat çekti: 'Erdoğan'da bunu gördüm'
Kolombiya Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Jeffrey Sachs, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı destekleriyle Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi Konferans Salonu'nda düzenlenen 'Sürdürülebilir Kalkınma Ekseninde Döngüsel Ekonomi ve Sıfır Atık Mavi' programında konuştu. Sachs, Türkiye'nin sıfır atık-mavi ekonomi konusunda üstlendiği olağanüstü rolüne vurgu yaparken, ülkesi ABD için ise sert ifadeler kullandı.



Dünyaca ünlü ekonomist Sachs, 'Sürdürülebilir Kalkınma Ekseninde Döngüsel Ekonomi ve Sıfır Atık Mavi' programında, ABD'nin Çin ve diğer ülkelere getirdiği ticari engeller ile tarifelerin neden olduğu ticaret gerilimleri, Covid-19 salgını ve Rusya Ukrayna Savaşı üzerine dikkat çeken ifadeler kullandı.


'SIFIR ATIK-MAVİ EKONOMİ İÇİN EMİNE ERDOĞAN ÖNEMLİ BİR ROL ÜSTLENİYOR'

Sachs, sıfır atık mavi ekonomisinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın liderliğinde sürdürülebilir kalkınma konusunda Türkiye'nin attığı adımların küresel ekonomi için ilham kaynağı olduğunu ifade etti.

Ünlü ekonomist Sachs, Türkiye'nin sürdürebilir ekonomi ve toplum için 2053 vizyonunun dünya için önemli olduğunun altını çizerken, '2053'de Türkiye için planınız, sürdürülebilir ekonomi ve toplum için bir plan veya 2053'e kadar tüm bu cesur hedeflere ulaşmak için karbondan arındırma planı.

'İSTANBUL GEZEGENDEKİ EN ÜNLÜ YERLERDEN BİRİSİ'

Bu önemli ve bütün bunlarda derin bir neden bulmamın sebepleri var. Bunun normal sebebi, dünya olarak bu gezegenin geleceği için çocuklarımız ve torunlarımız için gerekli değişiklikleri yapabileceksek, her yerde tüm uluslarımızın yüzyılın ortasına kadar net bir yol haritasına ihtiyaç duymasıdır. Çok zaman kaybettik, bu yüzden bu yol haritalarına ihtiyacımız var. İlham almamın normal nedeni bu. 2053 vizyonundan ilham almamın asıl nedeni, elbette 2053'ün, Türkiye'nin bu olağanüstü şehrin vekilharcı olarak 600. yıl dönümü olması. Bu oldukça büyük bir başarı, oldukça büyük bir başarı ve aynı zamanda oldukça büyük bir sorumluluk. Burası gezegendeki en ünlü yerlerden biri. Dünyada bunun gibi pek fazla yer yok.

Bugün İstanbul, bildiğiniz gibi, Avrupa'nın en büyük şehri ve tüm gezegendeki en önemli yerlerden biri olmaya devam ediyor ve bu hem özel bir sorumluluk getiriyor, ama aynı zamanda özel bir ruh da yarattığını düşünüyorum' dedi.

'ERDOĞAN'IN ÜLKESİNE BAĞLILIĞINI GÖRDÜM'

ABD'nin 225 yaşında daha olgunlaşmamış yeni bir ülkede olduğunu belirten Sachs, 'Bu uzun bir medeniyet değil, çok kısa bir zaman dilimi. Avrupalı sömürgecilerin gelişinden önce köklü toplumlar vardı, ama ne yazık ki onlar, çoğu zaman Avrupalı yerleşimciler tarafından yok edildiler. Yani derin kökleri olmayan bir toplumuz. Derin yapılarımız yok. 20 yıl düşündüm, 40 yıl, 30 yıl yaşadım, üzgünüm çünkü Harvard Üniversitesi 1636'da yapıldı. İstanbul, Konstantinopolis ondan yaklaşık bin yıl önceydi. Bizde öyle bir miras, bakış açısı ve bununla birlikte gelen kültürel sermaye yok. O yüzden Başkan Erdoğan'ı, Emine Erdoğan'ı ve Bakan Kurum'un Türkiye'ye olan bağlılığını ve o çok güzel videoda izerken de gördüm. Türkiye'nin üstlendiği küresel rol, benim bakış açıma göre öyle basit bir şey değil, çok derin bir kültürel ve çok derin bir tarihsel farkındalığın yansımasıdır' diye konuştu.

'TÜRKİYE'NİN KÜLTÜREL LİDERLİĞİNİ YANIMIZDA İSTİYORUZ'

BM Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı Başkanı Jeffrey Sachs, programda izletilen Sürdürülebilir Kalkınma başlıklı videoda yer alan Başkan Erdoğan'ın 'Sadece kıtaların ve kültürlerin değil, aynı zamanda iklimlerin de kavşak noktasıyız. Tarihi mesuliyetimiz yok denecek kadar az olmasına rağmen iklim değişikliğiyle mücadelede de en ön saflarda yer alıyoruz.' sözleri üzerine şu değerlendirmelerde bulundu:



'Öyle rastgele söylenmiş laflar değildi Sayın Cumhurbaşkanı'nın sözleri. Bunlar gerçekten çok derin bir kültürden, tarihi bilinçten gelen sözlerdi. Buna çok daha fazla ihtiyacımız var artık. Bu devamlılık hissine ihtiyacımız var. Çünkü biz sadece içerisinde yaşadığımız kısa zaman dilimleriyle düşünürsek ki ABD'de böyle düşünülüyor, bizde bu kökler yok. Problemlerin üstesinden gelebilmek için ihtiyaç duyduğumuz bu kültürel ruhu bulamayacağız. Türkiye'ye bu nedenle sadece teknik liderliği açısından değil, iş dünyası, üniversiteler olarak liderlik etmesi için değil, aynı zamanda kültürel olarak da liderlik etmesi için çağrıda bulunuyorum. Siz dünya medeniyetinin, dünya kültür ve toplumunun liderleri arasındasınız. Sizde öyle bir köklü hissiyat var ki çok geçmiş zamanlara uzanıyor. Dünyanın ihtiyaç duyduğu bir mefhum bu. Dünyaya bunu sunuyorsunuz ve bu eşsiz bir perspektif.'


'İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNDE EN BÜYÜK SORUMLU ABD'

Jeffrey Sachs, dünya devletlerinin 1992'de 'BM İklim Değişikliği Çerçeve Anlaşması', 'Biyolojik Çeşitlilik Konvansiyonu' ve 'Çölleşmeyle Mücadele Konvansiyonu' başlıklarında üç anlaşma imzaladıklarına işaret ederek, şunları kaydetti:

'ABD'de senato iklim değişikliği anlaşmasına 1992 Kasım'da taraf oldu. Fakat bundan sonra tek bir mevzuat parçası dahi senatodan geçmedi 30 yıl boyunca. Çünkü Birleşik Devletler siyaset sistemi yozlaşmış. Büyük petrol, kömür ve madencilik şirketleri siyasi kampanyaların parasını ödüyor ve senato enerji komisyonu başkanı iki kömür şirketinin sahibi. Eğer durum böyleyse tabii ki mevzuat çıkmaz yasama organından. Havanız kirlenir, çok fazla da emisyon olur. Bundan kim sorumlu? Tarihsel sorumluluğu en fazla olan tüm dünyadaki ülke hangisi? Birleşik Devletler. Dünyanın sadece yüzde 4'ünü oluşturmamıza rağmen nüfus açısından kendi nüfusumuzun 6 katı fazla emisyon üretiyoruz. Amerikalıların bundan haberi dahi yok. Çünkü bizim yozlaşmış siyasetçilerimiz bunu söylemiyor. Hiçbir federal mevzuat geçmemiş bu konuda yasama organından.'

Senatonun biyoçeşitlilik konvansiyonuna hala taraf dahi olmadığını çünkü siyasetçilerinin, 'Özel arazilerin mülkiyetleri bize aittir. Canımız ne isterse onu yaparız. Kimse gelip bize ne yapacağımızı söyleyemez. Kimse bize başka türleri koruma sorumluluğunu yükleyemez. Bu benim çiftliğim canımın istediğini yaparım.' dediklerini aktaran Sachs, 1 milyon türün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu dile getirdi.



TÜRKİYE'NİN 'RUSYA-UKRAYNA SAVAŞINDA ARABULUCU ROLÜ ÜSTLENMESİNE' ÖVGÜ

Jeffrey Sachs, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın, Birleşik Devletleri Paris İklim Anlaşması'ndan geri çektiğini, salgın başlar başlamaz Dünya Sağlık Örgütü'nden (DSÖ) çıkardığını, Çin'le ticari bir savaş başlattığını, bu nedenle dünyanın çok daha fazla istikrarını kaybetmiş hale büründüğünü belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Eğer kalkınma hedefleri, Paris Anlaşması'nın hedeflerine riayet etseydik ki benim hükümetimin, diğer hükümetlerin dikkatleri dağılmıştı. Sonra pandemi geldi. Hala nereden geldiğini merak ediyoruz. Belki Birleşik Devletler biyoteknolojisi de olabilir bu pandeminin sebebi. İki yıl boyunca Lancet tıp dergisinin editöryal kurulunda çalıştım. Çok dikkatli araştırmalar var. Hakikaten bunun Birleşik Devletler araştırma laboratuvarından çıkma ihtimali yadsınamayacak derecede. Emin değiliz ama oldukça muhtemel.' değerlendirmesinde bulundu.

Rusya-Ukrayna savaşına da değinerek Türkiye'ye özel olarak teşekkür etmek istediğini söyleyen Sachs, 'Burada arabulucu rolünü üstlendiği için Türkiye'ye tekrar teşekkür ediyorum. Hayati öneme haiz bir tavır bu. Oynamayı üstlendiğiniz rolü gerçekten görüyoruz, takdir ediyoruz. Her iki tarafla konuşmalı ve barış için bir yol bulmalıyız.' dedi.

SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA İÇİN ÜLKELERİN 'İŞ BİRLİĞİ' YAPMASI TALEBİ

Sürdürülebilir Kalkınma için iş birliği yapılması talebinde bulunan Sachs, şöyle devam etti:

'Pratik olarak her ülkenin yol haritasına ihtiyacı vardır. Çağrıda bulunuyorum. Türkiye'nin ortaya koyduğu, buradaki hükümetin ortaya koyduğu yol haritası çok önemli. Biz de akademisyenler olarak -ki Türkiye büyük üniversitelerin, hocaların, bilim insanlarının, mühendislerin ülkesi- hükümetleriyle birlikte çalışsınlar. Yol haritasını 2053 için beraber hazırlasınlar. Bu çok büyük önem taşımaktadır. Oldukça detaylı olmak zorunda çünkü görünmez el diye bir şey yok. Karbonsuzlaştırma, oraya buraya vergi koymak, bir şeylerin fiyatını artırmak, yeni sözleşmeler yapmakla düzelmeyecek. Yeni vizyon, yeni kamu yatırımı, yeni altyapı ve Karadeniz bölgesindeki sürekli tabii tehditlere maruz kalan insanlarla birlikte çalışmayla ancak gelecek. O nedenle bu yol haritası ortaya konulmalı. Bu nedenle Birleşik Devletler'in bu işte bu kadar kötü olmasının sebebi de bu. ABD'de ideoloji, piyasa her şeyi çözer diye düşünüyor. Ama burada bir plana ihtiyacımız var. Sadece 5-10 yıllık bir plan değil sözünü ettiğim. 100 yıllık planlardan bahsediyorum.'