Otomobil Ve Hafif Ticari Araç Satislari Yüzde 9,3 Geriledi
Yilin ilk yarisinda Türkiye’de otomobil ve hafif ticari araç satislari 2021’in ayni dönemine göre yüzde 9,3 azalarak 357 bin 904 olarak gerçeklesti.
Bu artisla Haziran ayinda 80 bin 652 adet satilmis oldu. Bu rakam 10 yillik Haziran ayi ortalamasi rekoru kirildi.
Otomotiv Distribütörleri Dernegi (ODD) 2022 yilinin ilk alti ayina iliskin "Otomobil ve Hafif Ticari Araç Pazar Degerlendirme Raporu"nu yayinladi. Yayinlanan raporda satilan otomobillerin yüzde 77,8’inin otomatik sanzimanli, yüzde 22,2’sini manuel sanzimanli otomobiller oldugu görüldü.
Özel tüketim vergi dilimlerine ve motor tiplerine göre incelendiginde satislarin yüzde 83’ü benzin/dizel motor tipinde ve yüzde 80’lik vergi diliminde, yüzde 7,2’si benzin/dizel motor tipinde ve yüzde 70’lik vergi diliminde yer aldi.
“Otomobilin bir lüks degil, ihtiyaç oldugunu gördük”
2022 yilinin ilk alti ayi verilerine iliskin bilgilerin paylasildigi toplantida ODD Yönetim Kurulu Baskani Ali Haydar Bozkurt otomotiv sektörüyle ilgili degerlendirmelerde bulundu. Bozkurt, “Geçtigimiz yil yasanan sikintilarin devam etmesiyle birlikte enflasyonist bir ortamdan geçiyoruz ve kurlarin yani sira vergi kaynakli çarpan etkisiyle fiyat istikrarinda sikintilar sürüyor. Birkaç yil öncesine göre otomobil fiyatlari sasirtici boyuta gelmesine ragmen markadan markaya degisiklik olsa da, yüksek taleple birlikte otomobil alimlarinda bekleme süreleriyle karsi karsiyayiz. Bu da bize otomobilin, yani mobil olmanin gerçekten bir ihtiyaç oldugunu gösteriyor. Bazi markalarin bazi modellerinde aydan aya rahatlamalar olsa da, sektör genelinde sikintilar devam edecek gibi görünüyor çünkü herkesin mobil olma ihtiyaci var” dedi.
"Bin kisiye düsen otomobil adetlerinde AB rakamlarini yakalamayi hedefliyoruz"
ODD olarak araç bulunurlugunun yani sira sektörün gelisimine odaklandiklarini belirten Bozkurt, “Amacimiz sektörün geliserek 1000 kisiye düsen otomobil adetlerinde AB’deki rakamlari yakalayacak sekilde ilerlemek. Elbette araç bulunurlugun artmasi yönünde birçok çalisma yapiyoruz. Bununla birlikte otomotiv sektörü, istihdam, üretim, yan sanayi, dolayli ve direkt olusturdugu vergilerle ekonomiye birçok anlamda hizmet eden bir alan. Son 16 yila baktigimizda 70 milyar dolar civarinda bir cari fazlasi vermis durumda ve ihracat konusunda genel olarak ilk sirada yer alarak ekonomiye büyük katki sagladi” diye konustu.
"Otomobilde üretim üssü olmaya aday bir ülkeyiz"
Otomotiv sektörünün Türkiye ekonomisinde stratejik bir konumda bulundugunu belirten Bozkurt, "Otomotiv Türkiye’de kendisini kanitlamis bir sektör. Dünyada çagi yakalama konusunda dinamik ve sürekli olarak kendisini yeniliyor. Bugün Türkiye, dünyada 100’den fazla ülkeye otomotiv ihracati yapiyor. Su anda üretim adetleri açisindan Avrupa’da ilk siralarda yer aliyoruz ve bunu ilk dörde, ilk üçe nasil çikarabilecegimizin planlarini yapiyoruz. Bu konuda çalismalarimizi artiracagimiz bir sürece girdik ve Türkiye’nin sanayi hamlesi yapmak için önemli bir firsati var. Biz üretim üssü olmaya aday bir ülkeyiz. Bu açidan kisa vadeli degil, orta ve uzun vadeli adimlar atarak bunu basarabiliriz. Vergilendirmenin yani sira üretim tesvikleri ve finansman kaynaklarinin planlanmasi dahil olmak üzere önümüzdeki 10-20 yillik yol haritamizi ortaya koymaliyiz. Maliyet avantajimizin yani sira ön görülebilir bir iç piyasa ortaya koydugumuzda konumu, kaliteli is gücü, yan sanayisi ve deneyimiyle üretim konusunda bizden daha iyi aday olabilecek bir ülke yok. Otomotiv bir agir sanayi yatirimidir ve geri dönüs süreci uzun solukludur. Bu sebeple yüksek maliyetli ve uzun soluklu yatirim için cazip bir yatirim firsati sunmak gerekiyor" seklinde konustu.
Bozkurt sözlerini su sekilde tamamladi: "Burada üretilen bir ürünün en az yüzde 15’ini bu piyasada satilabilmesiyle kurulan fabrikanin mevcudiyetinin bir anlami olacaktir. Iste bu yüzden Türkiye’de iç pazari büyütmemiz önem tasiyor. Türkiye’deki nüfusa ve yas ortalamasina baktigimiz zaman gerçek potansiyelimizin çok gerisinde bir iç pazar konusuyoruz. Biz ODD olarak sektörle ve kamuyla bunlari paylasacagiz. Akademik insanlarla bir araya gelip bu yol haritasini olusturup takibini yapacagiz. Ekonomik olarak cari açigin kapanmasina milyar Euro’luk katkilar saglayan bir sektörden bahsediyoruz ve tek ihtiyacimiz olan sektörü stratejik bir yol haritasiyla ileriye tasimak."