Çam Ve Sakura Sehir Hastanesi'nde Ayda 2 Milyona Yakin Test Sonuçlandiriliyor
Pnömatik sistemle çalisan Çam ve Sakura Sehir Hastanesi Tibbi Biyokimya Laboratuvari’nda ayda 2 milyon test sonuçlandiriliyor. Laboratuvarin Egitim ve Idari Sorumlusu Doç. Dr. Alper Gümüs, “Aylik olarak düsündügümüzde 2 milyona yakin testi raporluyoruz. Tüpler, ortalama 3 ya da 5 dakika içinde laboratuvarimiza ulasiyor. Gururla Türkiye’nin en büyük laboratuvari oldugumuzu söyleyebiliriz” dedi.
“Aylik olarak 2 milyona yakin testi raporladigimiz anlamina geliyor"
Laboratuvarda testlerin hizla sonuçlandirildigini anlatan Tibbi Biyokimya Laboratuvari Egitim Idari Sorumlusu Doç. Dr. Alper Gümüs, “Yaklasik 2 yil oldu laboratuvarimizin açilisindan bu yana. Böyle büyük bir komplekse laboratuvar hizmeti vermek oldukça özellesmis çalisma alanlarini gerektiriyor. Çünkü laboratuvar hizmeti genel olarak üç asamaya ayriliyor; ölçüm öncesi, ölçüm ve sonrasi. 125 tane kan alma birimimiz var. Poliklinik hizmeti veren noktalardan, onun disinda yatakli servislerimizden örnekler hizlica laboratuvara gelmeli ki bozulmadan biz bunlari çalisabilmeliyiz. Laboratuvarimiza günde yaklasik 15 bin tüp kabul ediyoruz. Bu, aylik olarak düsündügümüzde 2 milyona yakin testi raporladigimiz anlamina geliyor. Bu örnek tasinmasi isi hastanelerde genel bir sorun, biz bunu pnömatik sistem agiyla çözdük. 300’e yakin gönderim istasyonu var hastanemizin genelinde dagilan, buradan alinan kanlar kan alma kapsülleri içinde laboratuvarimiza yollaniyor. Ortalama 3 ya da 5 dakika içinde laboratuvarimiza ulasiyor. Biz bunlari hizlica aliyoruz, daha sonrasinda laboratuvarimizda toplam laboratuvar otomasyonu konsepti içinde hizlica el degmeden diyebilecegimiz bir biçimde çalisiyoruz. Laboratuvarimiza gelen örnekler öncelikle pnömatik modüllerle bir ön islemden geçiriliyor. Sonrasinda rutin testler olarak adlandirdigimiz biyokimya testleri hormon, kan sayim, hepatit ya da seroloji testlerinin çalisilacagi çalisma analizörlerine, modüllerine bilgisayar tarafindan yönlendiriyor. Çalisma islemi gerçeklestirildikten sonra bunlarin ön degerlendirmesi yapiliyor, çalisan teknisyen arkadaslarimizca sonrasinda onay destek sisteminden de yararlanilarak onaylayip raporluyoruz. Çalisma bitince örneklerin isi bitmis olmuyor. Örnekleri sakliyoruz ki belli durumlarda yeniden çalisilmalari gerekebiliyor" seklinde konustu.
"Türkiye’nin en büyük laboratuvari oldugumuzu söyleyebiliriz"
Pnömatik sistemle önemli kazanimlar saglandigina dikkat çeken Doç. Dr. Gümüs, “Toplam laboratuvar otomasyonu bize ne sagliyor, daha küçük hacimlerde daha az tüp sayilariyla örnek almamizi sagliyor. Hastalarimizdan daha az kan aliyoruz ki bu özellikle çocuk hastalar için önemli, kansizliga neden olacak fazla kan aliminin önüne geçmis oluyoruz. Onun ötesinde bizim saklama alanlarimiz küçüldügü, daha küçük hacimlerde saklama yaptigimiz için elektrik tüketimimiz düsüyor. Tibbi atik olarak ürettigimiz atiklarin miktari azalmis oluyor. Elden tasima yaptigimiz zaman bu örneklerin tasimasi ortalama yarim saati buluyor, bu sistemle özellikle acil hastalarimiza daha hizli sonuç vermis oluyoruz. Zaten bütün hastalarimiz büyük yorgunluk çekerek hastanemize ulasiyorlar. Bütün hastalarimiz için süreyi kisaltarak hizmetin kalitesini arttirmaya çalisiyoruz. Bu anlamda gururla söyleyebiliriz Türkiye’nin en büyük laboratuvari oldugumuzu söyleyebiliriz. Bütün islemler kullaniciyi araya sokmadan bilgisayarlar, otomasyon araciligiyla gerçeklestirildigi için neredeyse veri karisikligiyla hiç karsilasmiyoruz. Bu laboratuvarda çalisan kisi sayisi toplam 160’i buluyor. Laboratuvarimiz yalnizca hizmet laboratuvari degil, bir egitim arastirma laboratuvari çok yakin zamanda kalite denetiminden geçtik. 100 tam puan gibi bir degerle puanlandik" diye konustu.