Sosyolog Palabiyik Açiklamasi 'FETÖ Ve PKK Birbirini Besleyen Iki Terör Örgütüdür'
Sosyolog Doç. Dr. Adem Palabiyik, 15 Temmuz hain darbe girisimi sürecinde, özellikle birlikte hareket eden FETÖ ve PKK’nin çikarlarinin ortak oldugunu belirterek, “15 Temmuz darbe girisimi basarili olsaydi güney sinirimizda PKK terör devleti kurulacakti” dedi.

Palabiyik, “FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’da gerçeklestirmeye çalistigi hain darbe girisimi tek ortak üzerinden planlanmamisti. Aksine bu hain darbe girisiminin birden fazla ortagi vardi ve bunlardan biri de PKK’ydi. Neticede ikisi de terör örgütüydü ve FETÖ, güney sinirlari PKK’ya teslim edecekti. Bunun birden fazla isareti söz konusuydu. Mesela Van il merkezinde bir süre egitim veren FETÖ yurdu bir gece PKK destekçileri tarafindan molotof saldirisina ugradi. Ilk önceleri bunun sebebini FETÖ yine dini kullanarak açikladi ama yillar sonra o saldiriyi yapanlarin FETÖ ile anlasmali isimler oldugu ve saldiri emrini FETÖ üyelerinden birinin verdigi ortaya çikti. FETÖ ve PKK birbirini besleyen iki terör örgütüdür. Birbirlerine olan yakinliklari karsitlik gibi gösterilir çünkü birbirlerine muhtaçtirlar. Biri kendi varligini mesru göstermek için digerine ihtiyaç duyar. Aslinda terörün sosyolojisi de böyledir. Bütün terör örgütleri, birbirlerinin varligi ile ayakta kalabilirler. Özellikle Suriye’deki olaylar ve bölünmeler en önemli örnekler olarak kabul edilebilir. PYD kendi varligini DEAS üzerinden insa etmisken, DEAS da kendi varligini PYD üzerinden insa etti. Aslinda DEAS, Kürtleri Islam’dan uzaklastirmak için kurulan bir tuzakti ve PYD’de de buna ortak oldu ama her iki örgüt, isbirligi sürecinde birbirlerini göstermelik olarak yok etme çabasina giristiler. 15 Temmuz sürecinde de yine iki terör örgütünün karsilikli dayanismasini gördük. Çünkü PYD, saldiri için sinirda bekliyordu ve sehirlerde iç karisikliklar çikartilacakti. Eger 15 Temmuz hain darbe girisimi basarili olsaydi, ülkemizin güneyinde ve dogusunda ikili terör devleti kurulacakti” dedi.
“Diyarbakir veya Van, baskent ilan edilecekti”
“Diyarbakir veya Van baskent ilan edilecekti” diyen Sosyolog Palabiyik, “15 Temmuz hain darbe girisiminin basarili olmasindan sonra Diyarbakir veya Van’in baskent ilan edilmesi söz konusuydu. Elbette bununla da kalinmayacakti çünkü özerk yönetimlerin kurulmasi da planlanmisti. Bu süreç oldukça kanli bir sekilde gerçeklesecekti. PKK, bütün muhalifleri ortadan kaldiracak ve özerk yönetimler için üst düzey yöneticiler ülke sinirlarina giris yapacakti. Cemil Bayik, Duran Kalkan gibi teröristler, üst yönetici konumunda bulunacak ve kurulacak özerk meclislerde söz sahibi olacaklardi. PKK’nin istedigi, Çin, Kamboçya, Vietnam gibi ülkelerde bir dönem uygulanan komünist yönetim sistemini uygulamakti. PKK, ancak bu sekilde halki kontrol edebilirdi. Dogu bölgesi yönetimi için Van, güney bölgesi yönetimi için ise Diyarbakir baskent yapilacakti. YPG gibi örgütlerle yapilan ittifaklar, Iran’i da kapsayacakti. 15 Temmuz hain darbe girisiminin basarili olmasi geçmisten beri PKK’nin dile getirdigi dört parçali sözde Kürdistan’in baslangici olacakti. Böylelikle ABD’nin en basindan beri destekledigi sözde Kürdistan hayali gerçeklesecekti. PKK, özellikle Avrupa’daki tüm yöneticilerini buralara yerlestirecekti ve PKK’nin Avrupa yapilanmasi her iki bölgede söz sahibi olacakti. Bölgedeki medreseler kapatilacak, medrese alimleri öldürülecek veya topraklarini terk etmeye zorlanacakti. Böylece en basindan beri mücadele verdikleri Islam dinine karsi ciddi tahribatlar olusturulacakti. Yani 15 Temmuz süreci, bu milletin sadece FETÖ’ye degil PKK’ya da meydan okudugu derin bir anlama sahipti ve Kürt halki; devletine, dinine ve liderine sahip çikarak bütün süreci bertaraf etti" diye konustu.
