Asiri Tuz Tüketimi Böbrekleri Yipratiyor
Asiri tuz tüketimi sebebiyle Türkiye’deki her iki kisiden birinin 50 yasindan itibaren tansiyon hastaligina yakalandigini belirten SEAH Böbrek Nakli Baskani Doç. Dr. Hamad Dheir, bu durumun genel saglik ve kronik böbrek hastaligi açisindan önemli bir halk sagligi sorunu oldugunu ifade etti.

"Bir çay kasigindan fazla tuz, böbreklerimiz için zararli"
Tüketilen tuz miktarinin önemli oldugunu söyleyen Dheir, "Günde 2 gram yani bir çay kasigi kadar tuzdan fazlasi böbreklerimiz için zararli. Ülkemizde maalesef tuz tüketimi günlük ortalama 15 gram civarinda. Böbreklerimiz fazla alinan tuzu vücuttan atmaya çalisiyor bu yüzden tuz tüketimini mümkün oldukça azaltmamiz gerekiyor. Ev salçalari, tursular, peynirler, yemeklere kattigimiz tuz miktari hepsi tuz tüketimini artiriyor. Asiri tuz kullanimi da çok ciddi tansiyon problemi olusturacak sekilde kan basincimizi yükseltiyor. Bu uzun vadede 50’li yaslarda her iki kisiden birinin tansiyon hastasi olmasi anlamina geliyor" dedi.
"Tibbi kaniti olmayan herhangi bir bitkisel ürün kullanilmamalidir"
Kalici böbrek yetmezliginin en önemli sebeplerinden birinin de diyabetten sonra hipertansiyon hastaligi oldugunu vurgulayan Dheir, "Bu iki hastalikta kronik böbrek yetmezliginin baslica sebepleri ve bunlar önlenebilir rahatsizliklardir. Yasam tarzi dedigimiz saglikli beslenme, hareket odakli yasam ve tuz tüketimini sinirladiginizda diyabet ve hipertansiyon riskini önemli ölçüde azaltarak böbreklerimizi koruyabiliriz. Diger bir konu ise gereksiz yere kullanilan ilaçlar. Agri kesiciler ve antibiyotiklerin gereksiz yere kullanilmasi, doktora danisilmadan gelisi güzel alinmasi, yakinlardan duyulan bitkisel kaynakli ne oldugu bilinmeyen sivilarin tüketilmesi de böbreklerimize zarar verir. Tibbi kaniti olmayan herhangi bir bitkisel ürün kullanilmamalidir. Bu çok önemli bir konu. Çünkü biz her ay bu tip vakalari görüyoruz ve hastalarimizin bazilari böbrek fonksiyonlarini neredeyse tamamen kaybetmis olabiliyor ve diyaliz asamasina geliyor. Tabi bunlarin disinda genetik hastaliklar, böbreklerde tas olusumlari kronik böbrek rahatsizliklarina sebep olabiliyor" diye konustu.
"Çok su tüketmek böbrek sagligi için önemli degildir"
Her iki böbrekte de meydana gelen ciddi hasarlarla kronik böbrek yetmezliginin basladigini ifade eden Dheir, "Ülkemizde yapilan çalismalarda yedi kisiden birinde kronik böbrek yetmezligi görülüyor. Bu çok ciddi bir sorun. Diyabet ve hipertansiyon ciddi bir halk sagligi sorunu oldugu halde insanimiz bunun yeterince farkinda degil. Maalesef birçok insan son noktaya gelinip hastalik kroniklesince hekime basvuruyor ve bunun neticesinde birkaç yil sonra da kronik böbrek yetmezligi yasanabiliyor. Asiri tuz tüketmeyen biri ile tuz tüketimi fazla olan birinin su tüketmesi de farklidir. Çok su tüketmek böbrek sagligi için önemli degildir. Susadikça su ihtiyacimizi karsilariz. Böbreklerde tas varsa tabi ki o zaman su tüketimi günlük 3-4 litreleri bile bulabilir. Tuzu, sekeri sinirlamis birinin su tüketimi ile sinirlamamis birinin su tüketimi farklidir. Genetik yatkinliklar ve hastaliklari saymazsak; saglikli beslenerek, su içerek, egzersiz yaparak, sigara ve alkol tüketmeyerek saglikli bir sekilde böbreklerimizi en iyi sekilde kullanabiliriz" seklinde konustu.
