Avrupa'nın En Büyük Doğal Yaşam Parkı 'Yarasa'larla Korunacak
Kocaeli'nin Kartepe ilçesindeki 4 bin dönümlük yeşil alana yayılan, Avrupa'nın en büyük doğal yaşam parkı Ormanya'da, böcekle mücadele çalışmaları kapsamında ağaçlara yarasa evleri asıldı Çankırı Karatekin Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Tarkan Yorulmaz: 'Biyolojik kontrol çalışmaları, kimyasal kontrolden daha etkindir ve daha tercih edilir. Burada da onu uygulamaya çalışıyoruz. Buradaki zararlı böcekleri azaltmak asıl amacımız' Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halim Aytekin Ergül: 'Türkiye genelinde yaşayan 39 yarasa türünün 22'si Kocaeli ili sınırları içerisinde yaşıyor. Bunu yaptığımız çalışmalarda gördük. Dolayısıyla bu biyolojik zenginliğin bir yandan biyolojik kontrol amaçlı kullanılmasının hem ülkemizin hem de yöremizin geleceği için çok yararlı olacağını düşünüyoruz'
ŞENGÜL OYMAK - Kocaeli'nin Kartepe ilçesindeki 4 bin dönümlük yeşil alana yayılan, Avrupa'nın en büyük doğal yaşam parkı Ormanya'da, böcekle mücadele çalışmaları kapsamında ağaçlara yarasa evleri konuldu.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Çankırı Karatekin Üniversitesi ile Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) iş birliğinde yürütülen proje sayesinde, bünyesinde 67 türde 802 hayvan barındıran Ormanya'da, böcekle mücadelede kimyasal ilaçlar yerine yarasaların kullanılması planlanıyor.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Tarkan Yorulmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kocaeli Büyükşehir Belediyesince açılan Ormanya Doğal Yaşam Parkı'nın doğallığı korunmuş bir saha olduğunu belirtti.
Yorulmaz, Ormanya'da doğanın korunmasına yönelik çeşitli faaliyetler yapıldığını, bu çalışmalarda hem yarasaların buradaki tür çeşitliliğini korumayı hem de yarasaların ekolojik hizmetlerinden faydalanmayı hedeflediklerini bildirdi.
Yarasaların doğaya sundukları hizmetlerden en önemlisinin, zararlı böceklerin popülasyonlarının engellenmesinin sağlamak olduğunu vurgulayan Yorulmaz, Türkiye'de 39 yarasa türünün yaşadığını, bunlardan bir tanesinin meyve üzerinden beslendiğini, 38 türün ise böceklerden beslendiğini kaydetti.
- "Yarasaların korunmasına da bir katkımız olacak"
Yorulmaz, 38 böcekle beslenen yarasa türünün, yaklaşık 27'sinin çeşitli sebeplerle ormanlarda aktivite gösterdiğine işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Bu sebeple orman içlerindeki yaşlı ağaç kovuklarında yuvalanabiliyorlar ya da başka yerde yuvalansa da beslenmek maksadıyla ormana geliyorlar. Bu bilgiden anlıyoruz ki ormanlar içerisindeki böcekler yarasaların önemli besin kaynaklarını oluşturuyorlar. Biz de burada 'zararlı böceklerle sivri sineklerle yarasaları nasıl kullanabiliriz' diye düşündük. Bu kapsamda, 3 farklı tipte 25 tane yarasa doğal yaşam yuvası yapıldı ve bunları doğal yaşam parkında değişik habitatlara yerleştiriyoruz. Birinci aşamada bunlara yarasaların yerleşmesini bekliyoruz. Kaç yarasa türü yerleşecek, onları anlamaya çalışacağız. Bunlar hangi türlerdir onları tespit edeceğiz. Daha sonra ise bunların dışkılarından hangi böcek türleriyle beslendiklerini anlamaya çalışacağız."
Yarasaların, yaban hayatının gizemli türleri olduğunu vurgulayan Yorulmaz, "Çok bilinen türleri değildir. Bir de insanlar yarasaların vampiri çağrıştırmasından dolayı çekinirler. Burada onların doğal hizmetlerini de gösterip, yarasaların daha sevimli hale gelmesini sağlayacağız. Yarasaların korunmasına da bir katkımız olacak." dedi.
- "Biyolojik kontrol çalışmaları, kimyasal kontrolden daha etkindir"
Muğla'nın Köyceğiz ilçesinde de sığla ve kızılçam ormanlarında böcekle mücadele amacıyla ağaçlara yarasa evleri yerleştirdiklerini aktaran Yorulmaz, aynı zamanda Orman Genel Müdürlüğünün destekleriyle bin tane yarasa yuvasının, Türkiye'nin değişik yerlerine konulacağını bildirdi.
Yorulmaz, Muğla'da hayata geçirdikleri projede, 6 ayda verileri aldıklarını, 6 ayda yarasaların yuvalara yerleştiğini bildirdi.
Ormanya'da çalışmalarına başladıkları projeden, ağustos, eylül ayında güzel sonuçlar beklediklerini vurgulayan Yorulmaz, "Biyolojik kontrol çalışmaları, kimyasal kontrolden daha etkindir ve daha tercih edilir. Burada da onu uygulamaya çalışıyoruz. Buradaki zararlı böcekleri azaltmak asıl amacımız." diye konuştu.
- "39 yarasa türünün 22'si Kocaeli ili sınırları içerisinde yaşıyor"
KOÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Halim Aytekin Ergül de, Ormanya'nın, sanayi şehri olan Kocaeli için nefes alma yerlerinden biri olduğunu belirtti.
Ergül, projenin biyolojik çeşitlilikle ilgili veri sağlanmasının yanı sıra biyolojik kontrolle zararlı böceklerin azaltılması ve zararların engellenmesi açısından önemli olduğunu ifade etti.
Projeden olumlu sonuçlar beklediklerine işaret eden Ergül, şunları kaydetti:
"Bu çalışma, bir yandan biyolojik çeşitliliğin belirlenmesine katkı sağlayacak, öte yandan biyolojik kontrole katkı sağlayacak. O bakımdan da önemli olduğunu düşünüyoruz. Kocaeli, bulunduğu coğrafi konum itibarıyla biyolojik çeşitliliğin fevkalade zengin olduğu bir yer. Türkiye genelinde yaşayan 39 yarasa türünün 22'si Kocaeli ili sınırları içerisinde yaşıyor. Bunu yaptığımız çalışmalarda gördük. Dolayısıyla bu biyolojik zenginliğin bir yandan biyolojik kontrol amaçlı kullanılmasının hem ülkemizin hem de yöremizin geleceği için çok yararlı olacağını düşünüyoruz."
Kaynak: AA
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Çankırı Karatekin Üniversitesi ile Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) iş birliğinde yürütülen proje sayesinde, bünyesinde 67 türde 802 hayvan barındıran Ormanya'da, böcekle mücadelede kimyasal ilaçlar yerine yarasaların kullanılması planlanıyor.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Tarkan Yorulmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kocaeli Büyükşehir Belediyesince açılan Ormanya Doğal Yaşam Parkı'nın doğallığı korunmuş bir saha olduğunu belirtti.
Yorulmaz, Ormanya'da doğanın korunmasına yönelik çeşitli faaliyetler yapıldığını, bu çalışmalarda hem yarasaların buradaki tür çeşitliliğini korumayı hem de yarasaların ekolojik hizmetlerinden faydalanmayı hedeflediklerini bildirdi.
Yarasaların doğaya sundukları hizmetlerden en önemlisinin, zararlı böceklerin popülasyonlarının engellenmesinin sağlamak olduğunu vurgulayan Yorulmaz, Türkiye'de 39 yarasa türünün yaşadığını, bunlardan bir tanesinin meyve üzerinden beslendiğini, 38 türün ise böceklerden beslendiğini kaydetti.
- "Yarasaların korunmasına da bir katkımız olacak"
Yorulmaz, 38 böcekle beslenen yarasa türünün, yaklaşık 27'sinin çeşitli sebeplerle ormanlarda aktivite gösterdiğine işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Bu sebeple orman içlerindeki yaşlı ağaç kovuklarında yuvalanabiliyorlar ya da başka yerde yuvalansa da beslenmek maksadıyla ormana geliyorlar. Bu bilgiden anlıyoruz ki ormanlar içerisindeki böcekler yarasaların önemli besin kaynaklarını oluşturuyorlar. Biz de burada 'zararlı böceklerle sivri sineklerle yarasaları nasıl kullanabiliriz' diye düşündük. Bu kapsamda, 3 farklı tipte 25 tane yarasa doğal yaşam yuvası yapıldı ve bunları doğal yaşam parkında değişik habitatlara yerleştiriyoruz. Birinci aşamada bunlara yarasaların yerleşmesini bekliyoruz. Kaç yarasa türü yerleşecek, onları anlamaya çalışacağız. Bunlar hangi türlerdir onları tespit edeceğiz. Daha sonra ise bunların dışkılarından hangi böcek türleriyle beslendiklerini anlamaya çalışacağız."
Yarasaların, yaban hayatının gizemli türleri olduğunu vurgulayan Yorulmaz, "Çok bilinen türleri değildir. Bir de insanlar yarasaların vampiri çağrıştırmasından dolayı çekinirler. Burada onların doğal hizmetlerini de gösterip, yarasaların daha sevimli hale gelmesini sağlayacağız. Yarasaların korunmasına da bir katkımız olacak." dedi.
- "Biyolojik kontrol çalışmaları, kimyasal kontrolden daha etkindir"
Muğla'nın Köyceğiz ilçesinde de sığla ve kızılçam ormanlarında böcekle mücadele amacıyla ağaçlara yarasa evleri yerleştirdiklerini aktaran Yorulmaz, aynı zamanda Orman Genel Müdürlüğünün destekleriyle bin tane yarasa yuvasının, Türkiye'nin değişik yerlerine konulacağını bildirdi.
Yorulmaz, Muğla'da hayata geçirdikleri projede, 6 ayda verileri aldıklarını, 6 ayda yarasaların yuvalara yerleştiğini bildirdi.
Ormanya'da çalışmalarına başladıkları projeden, ağustos, eylül ayında güzel sonuçlar beklediklerini vurgulayan Yorulmaz, "Biyolojik kontrol çalışmaları, kimyasal kontrolden daha etkindir ve daha tercih edilir. Burada da onu uygulamaya çalışıyoruz. Buradaki zararlı böcekleri azaltmak asıl amacımız." diye konuştu.
- "39 yarasa türünün 22'si Kocaeli ili sınırları içerisinde yaşıyor"
KOÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Halim Aytekin Ergül de, Ormanya'nın, sanayi şehri olan Kocaeli için nefes alma yerlerinden biri olduğunu belirtti.
Ergül, projenin biyolojik çeşitlilikle ilgili veri sağlanmasının yanı sıra biyolojik kontrolle zararlı böceklerin azaltılması ve zararların engellenmesi açısından önemli olduğunu ifade etti.
Projeden olumlu sonuçlar beklediklerine işaret eden Ergül, şunları kaydetti:
"Bu çalışma, bir yandan biyolojik çeşitliliğin belirlenmesine katkı sağlayacak, öte yandan biyolojik kontrole katkı sağlayacak. O bakımdan da önemli olduğunu düşünüyoruz. Kocaeli, bulunduğu coğrafi konum itibarıyla biyolojik çeşitliliğin fevkalade zengin olduğu bir yer. Türkiye genelinde yaşayan 39 yarasa türünün 22'si Kocaeli ili sınırları içerisinde yaşıyor. Bunu yaptığımız çalışmalarda gördük. Dolayısıyla bu biyolojik zenginliğin bir yandan biyolojik kontrol amaçlı kullanılmasının hem ülkemizin hem de yöremizin geleceği için çok yararlı olacağını düşünüyoruz."